İsrail’de hükümet, Gazze ve Lübnan operasyonları nedeniyle sert eleştiriler yayınlayan merkez-sol eğilimli Haaretz gazetesine ambargo ilan etti.
Haaretz gazetesindeki habere göre, 24 Kasım’da toplanan Binyamin Netanyahu kabinesi İletişim Bakanı Shlomo Karhi’nin önerisini kabul ederek bundan böyle hükümet kaynaklarının gazeteyle irtibata geçmesini, kamu çalışanlarının gazeteye abone olmasını ve hükümet bağlantılı kurum ve şirketlerin reklam, ilan vermesini yasakladı.
Kararı “X” hesabında “Netanyahu’nun İsrail demokrasisini parçalamak için yeni bir adımı” olarak kınayan Haaretz, “Putin, Erdoğan, Orban gibi, Netahyahu da eleştirel, bağımsız bir gazeteyi susturmak istiyor. Boyun eğmeyeceğiz” dedi.
Haaretz neden hedefte?
Haaretz gazetesi, Hamas’ın 7 Ekim 2023’te İsrail’e saldırması ardından İsrail ordusunun başlattığı operasyonları, İsrail’in kendini koruma hakkının ötesine geçip Filistin halkını toptan ezme operasyonuna dönüşmesini sert eleştiriyor.
Önceki başbakanlardan Ehud Barak ve Ehud Olmert’in “Netanyahu çetesinin bölgesel savaş peşinde” olduğu yolundaki yazı ve söyleşilerine yer veren gazete, son olarak Genel Yönetmeni Amos Schocken’in Londra’da bir konuşmadaki sözleri nedeniyle hedef olmuştu.
Schocken bu konuşmasında Netanyahu hükümetini Filistinlilere “apartheid”, ırk ayrımcılığı uygulamakla eleştirmiş, İsrail’e yaptırımlar uygulanabileceğini söylemiş, Filistin’de “özgürlük savaşçılarından” söz etmiş, hükümet ve sağ-Siyonist medyadan eleştiriler üzerine, bununla özel olarak Hamas’ı kast etmediğini yazmıştı.
İsrail hükümetinin Haaretz gazetesine ambargo kararı, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Netahyahu ve önceki Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkinda tutuklama kararı vermesiyle uluslararası planda biraz daha yalnızlaştığı bir dönemde alınmasının yanı sıra, artık ülke içinde sol-Siyonist ve liberal çevrelere de tahammülün kalmadığını gösteriyor.