Gazeteci İbrahim Gündüz’ün derlediği bilgilere göre, geçtiğimiz yıl Türkiye’deki altın madenciliği faaliyetlerinde 42 bin ton siyanür kullanıldı. Gümüş ve bakır madenciliği faaliyetleri de dahil edildiğinde toprak üzerinde kullanılan siyanür miktarı 50 bin tona çıkıyor.
Medyaport sitesinde çıkan habere göre altın şirketleri 2020 yılındaki 2 milyar 400 milyon dolarlık gelirleri karşılığında 60 milyon dolar devlet payı ödeyecek.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in soru önergesine verdiği yanıta göre ise altın madenleri 2019 yılında 2 milyar 242 milyon dolarlık kazançlarının yüzde 30’unu, yani 660 milyon doları devlete ödedi. Gazeteport, bu toplam rakama orman kesme, mazot, dinamit, asit ve siyanür masraflarının dahil olduğunu yazdı.
Bu hesaba göre, altın şirketlerinin geçen yılki karı 1 milyar 680 milyon dolar olurken, devlet de 720 milyon dolar kazandı.
TEMA Vakfı raporlarına göre Kaz Dağları ve yöresinin yüzde 79’u, Muğla’nın %59’u, Artvin’in ise %71’i maden ruhsatlı. Gazeteci Serpil Kurtay’ın sorularını yanıtlayan TEMA Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Çanakkale, ülkemizin, tarımsal üretimi ve doğal varlıklarıyla öne çıkan; aynı zamanda iklim değişikliğinin etkileri sebebiyle kuraklık çeken bir ilidir. Tüm bunlara rağmen, bugün Çanakkale’de neredeyse birbiriyle yan yana birden fazla altın madeni projesi mevcuttur ve bu sayı artacaktır” dedi.
Gazete Duvar’da yayınlanan röportaja ulaşmak için tıklayabilirsiniz.