Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (IPI) yayınladığı Dijital Medya Raporu: Türkiye raporuna göre, izlerkitle rakamları açısından duraklama dönemini yaşayan ana akım medya, dijital erişim rakamları hızla yükselen bağımsız medyanın nefesini ensesinde hissediyor.
Rapora göre, “Türkiye’de bağımsız medyanın dijital erişimi (33,5 milyon aylık kullanıcı), iktidar yanlısı medyanınki (47,8 milyon kullanıcı) ile kıyaslanabilir bir hacme ulaştı. İktidar yanlısı medyanın erişimi son dönemde yerinde sayarken bağımsız yayıncılar erişimlerini hızla artırmayı sürdürüyor.”
Türkiye Ulusal Komitesi Başkan Yardımcısı Emre Kızılkaya’nın gazeteci Burak Ütücü ile birlikte hazırladığı raporun hayati bulgularından biri ise Google’ın kullanıcılarını ağırlıklı olarak üç adet iktidar yanlısı haber kuruluşuna, Hürriyet, Sabah ve Milliyet’e yönlendiriyor olması.
Türkiye’nin önde gelen haber kuruluşlarının genel dijital erişimlerini, pazara hâkim arama motoru olan Google ve sosyal platformlar üzerindeki etkilerini inceleyen rapor, “En yüksek arama hacmine sahip olan haberlerle ilgili aramalarda Google, kullanıcıların yüzde 90,6’sını üç adet iktidar yanlısı haber kuruluşuna yönlendiriyor. Arama motorundan farklı bir algoritmaya sahip olan Google Haberler ise iktidar medyasına yüzde 73,8, bağımsız medyaya ise yüzde 26,2 oranında yer veriyor. Özetle Google; yaygın dijital erişimleri, yoğun sosyal medya etkileşimleri ve kullanıcı tarafında artan talebe rağmen bağımsız medyaya, iktidar medyasına kıyasla çok daha az dijital trafik ve reklam geliri sağlıyor” diyor.
Rapor, hükümetin uluslararası internet şirketleri üzerinde Türkiye’ye temsilci atamaları yolundaki baskıyı artırdıkları bir dönemde yayınlandı. Facebook ve sahibi Alphabet Inc’s Google’a ait olan Youtube yeni sosyal medya yasasının bu gerekliliğini yerine getireceğini açıkladı.
Twitter ise yasaya uymaması halinde bant genişliğinin yüzde 90’a kadar daraltılması, dolayısıyla Türkiye erişimini fiilen kaybetme tehdidiyle yüz yüze. Sosyal medyada sansür tartışmalarını alevlendiren yasaya uyan şirketler arasında Dailymotion, VK ve TikTok da var. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, şirketlerin atama kararlarını “güzel haber” diye tanımlıyor.
Bağımsız medyanın sorunarı
Bağımsız medyanın sorunları arasında, parçalı bir yapıya sahip olması da sıralanmış. İktidar medyası ise çok daha merkezi ve yoğun. “Ayrıca bağımsız medyanın dijital erişimi, kadınlar ve gençler gibi belirli demografik gruplarda, iktidar medyasına kıyasla daha düşük.”
Elbette bağımsız medyanın sorunları bunlarla kısıtlı değil. Türkiye’de habercilik hiçbir zaman dikensiz gül bahçesi olmadı. Rapor da gazetecilerin gördüğü güncel yargı baskılarına da değinmiş. 2 Mart’ta, yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İnsan Hakları Eylem Planı’nı açıkladığı gün yayınlanan IPI raporuna göre “Türkiye’de onlarca gazeteci 2021’e de hapiste girdi. Yüzlercesi, temelsiz iddianamelerde ağır hapis ve para cezası talep edilerek yargılanıyor. Binlercesi işsiz veya ancak otosansür yaparak çalışabiliyor. Yetkililer, eleştirel yayınları nedeniyle gazeteleri ve televizyonları milyonlarca lira cezaya çarptırıyor, reklam gelirlerini kesiyor. Onlarca medya kuruluşu ya gözü korkan sahipleri tarafından kapatılmış durumda yahut doğrudan iktidarın emriyle…”
Nitekim, 4 Mart günü, 12 ayrı davada yargılanan toplam 66 gazetecinin duruşması vardı.
“Google, Türkiye’de ABD’den farklı işliyor”
Rapor, Google’ın iktidar medyasının, demokratik toplumu hedefleyen nefret söylemi ve dezenformasyon içeriklerinin sesini artırmayı sürdürdüğü tespitinde de bulunmuş: “Şirketin Türkiye’deki algoritmik tercihleri, diğer ülkelerdeki standartlarından farklı işliyor. Google örneğin ABD’de, Türkiye’ye kıyasla kullanıcılara haber kaynakları konusunda çok daha geniş ve güvenilir bir menü sunuyor. Yüksek hacimli aramalarda Google, Türkiye’deki yerel medyaya da, ABD’dekine kıyasla daha az yer veriyor.”
Üç kategori
Rapor, kıyaslamalarını dijital medyayı kategorilendirerek yapmış. A grubunda “bağımsız”diye tanımlanan 14 kuruluş var: Sözcü, Cumhuriyet, BirGün, Evrensel, Yeniçağ, Karar, OdaTV, Gazete Duvar, T24, Diken, Halk TV, Tele1, Medyascope ve Teyit.
B grubunda ise geçmişin büyük “ana akım” medya şirketlerinden bazılarına yer verilmiş. Türkiye’nin her bölgesinden örneklem alabilmek amacıyla yedi yerel medya kuruluşu da C grubunda toplanmış.
IPI raporunda YetkinReport
Raporda YetkinReport’a da özel bir bölüm ayrılmış. Bu bölümde 2018 yılında Hürriyet Daily News’un genel yayın yönetmenliğinden ayrılarak YetkinReport’u kuran Murat Yetkin’in geçtiğimiz kasım ayında Hazine ve Maliyet Bakanı Berat Albayrak’ın istifasının ana akım tarafından istifasını haberleştiremediğini çünkü yayın için Ankara’dan bekledikleri yeşil ışığın bir türlü gelmediğini hatırlatan sözlerine yer verilmiş:
Duvar English Genel Yayın Yönetmeni Cansu Çamlıbel, YetkinReport için “Siyasi yelpazenin farklı kesimlerinden haber kaynakları ve yine çeşitlilik arz eden izlerkitlesiyle geçmişin ana akım medyasının özelliklerini sergiliyor” ifadesini kullanıyor.
“Otonomi paha biçilemez”
Raporun öne çıkardığı yeni medya girişimlerinden biri de gazeteci Özgür Mumcu ve Eray Özer’in “Yeni Haller” adlı podcast’i.
Mumcu, bu bölümde “Kayıttan, montaja; yayından, duyuruya, reklam anlaşmalarından cihaz seçimine birçok konuya kafa yormak gerekiyor. Ama bunun verdiği otonomiye de paha biçilmez” diyor.
Raporun sonuç kısmında işe şu değerlendirmeye yer veriliyor: “Türkiye’nin bağımsız medya kuruluşlarının mali sürdürülebilirlik ve demokratik yetkinlikle ‘yeni ana akım’ olma yolunda desteğe ihtiyacı var. Bu kapsamda, donörler başta olmak üzere tüm paydaşlara önerilerimizi, IPI 2021 Eylem Planı’ndaki üç maddeye atıfta bulunarak özetledik: Gazetecilikte birlik ve beraberliği sağlayalım. Kritik sorunları anlayıp onların üstünden gelelim. Gazeteciliğin teşviki için ve dezenformasyona mücadele edelim.”