Siyaset trafiği 15 Aralık öncesi fena karıştı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, 31 Mart yerel seçimleri yolunda bazı belediyelerin aday isimlerini açıklayacağını söylediği 15 Aralık öncesinde, 12 Aralık’ta Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan ve 13 Aralık’ta Hüda-Par lideri Zekeriya Yapıcıoğlu ile görüşmeleri önem taşıyor.
Görüşmelerin hemen ardından siyaset kulisinde Erdoğan’ın iki siyasi İslamcı partiden de Ankara, İstanbul ve İzmir için destek istediği, muhataplarının da bunun karşılığında AK Parti’nin bazı belediyelerde kendi adaylarını desteklemesini istediği iddiaları yayıldı. NTV Erbakan’ın en az 1 büyükşehirde aday gösterme talebinde bulunduğunu öne sürdü. Hatta Erbakan’ın Bursa ya da Malatya büyükşehir belediye başkanlıklarından birinde gözü olduğu konuşuldu. İstanbul’da ve Diyarbakır, Batman gibi Güneydoğu illerinde bazı ilçe belediyeleri de keza destek beklenen partilerin pazarlık listesinde.
Erdoğan’ın Yeniden Refah ve Hüda Par aday talepleri üzerine kararını sadece AK Parti kurullarıyla değil MHP lideri Devlet Bahçeli ile de görüştükten sonra vermesi bekleniyor.
MHP-AK Parti
Erdoğan’ın seçim stratejisinin “kazanacak aday” olduğu biliniyor. /Bunun bir anlamı Ankara, İstanbul, İzmir gibi metropollerde merkeze hitap edecek adaylarsa, bir anlamı da şehir ve belde temelinde kim CHP’ye veya DEM Parti’ye oy kaptırmadan Cumhur İttifakına kazandıracaksa onu aday göstermek.
Ancak iş ittifak dengelerine geldikçe daha karmaşık hale geliyor.
AK Parti ve MHP arasında kurulan hangi illerde işbirliğine gidileceğini ya da ortak aday gösterileceğini belirleme komitesi tam sonuca henüz ulaşamadı. AK Partili Efkan Ala ve MHP’li Feti Yıldız eş-başkanlığındaki komite son kararı liderlerine bıraktı.
Siyaset kulisinde MHP’nin zaten elinde olan Manisa dışında büyükşehir olarak Adana ve Mersin’de de ortak aday belirleme yetkisi istediği biliniyor. Bunun yanı sıra 2019’da ayrı aday göstererek AK Parti’dan aldığı Amasya, Bayburt, Çankırı, Erzincan, Karaman, Kastamonu ve Kütahya belediyelerinin yanı sıra, öncesinde de elinde olan Bartın Karabük ve Osmaniye belediyeleri var.
Erdoğan’ın Yeniden Refah ve Hüda-Par taleplerini MHP’ye iletmesi halinde Bahçeli’nin pazarlık gücü yükselebilir.
Üç büyük şehirde aday belirleme
Erdoğan’ın 13 Aralık’ta Ankara ve İzmir örgütleriyle toplantısında Ankara’nın Akyurt, Elmadağ ve Kalecik ilçelerinde MHP adayının destekleneceğini söylemesi pazarlığın ilçeler temelinde de sürdüğünü gösteriyor. Bu toplantıda Ankara ve İzmir örgütlerinden hem büyükşehir hem de ilçeler için üçer aday adayı ismi istemiş. İstanbul belli ki ayrı bir işlemi hak ediyor; Erdoğan’ın “Yeniden İstanbul” hedefi bunu gösteriyor zaten.
İzmir’de AK Parti aday adayı olarak şu anda öne çıkan isimler arasında 2011 seçimlerinden bu yana İzmir milletvekili seçilen 43 yaşındaki Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ bulunuyor.
Hem AK Parti hem CHP İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener’in nabzını yoklamış ancak Özgener siyaset dışı kalmak istemişti.
CHP lideri Özgür Özel de İzmir’de yaptıracakları memnuniyet yoklamasında Tunç Soyer önde çıkarsa kendisiyle devam edebileceklerini söyledi. Aksi halde CHP “kazanacak aday” arayışına girecek. CHP Ankara’da Mansur Yavaş, İstanbul’da Ekrem İmamoğlu ile yola devam ediyor. İstanbul’da Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu halihazırda AK Partinin önde görünen ismi.
CHP, İYİP: tabanda işbirliği
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın Ankara veya İstanbul’dan AK Parti adayı gösterilmesi, kendi inisiyatifinden çok Erdoğan’ın görevlendirmesiyle olacak gibi, eğer olursa.
İstanbul’da AK Partili Göksu aynı zamanda İBB Meclisinde partisinin sözcüsü. Oradan yola çıkarak İBB Meclisinde, Türk siyasetinde dahi nadir rastlanan gelişmelerden birini duyuralım.
İBB Meclisinde İYİ Parti sözcüsü İbrahim Özkan CHP ile seçim işbirliğini sabunmuş; Meral Akşener de istifasını istemiş ve almıştı. Ancak yapılan oylamada diğer İYİ Partililer Özkan’ı yeniden seçince Akşener hepsinin ihracını istedi. Özel’in bahsettiği tabanda işbirliğinin ilk işareti bu olsa gerek.
CHP, DEM ve eş-başkanlık
Özel ve CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Erdoğan’ın Hüda-Par lideriyle görüştüğü 13 Aralık günü HEDEP adını da değiştirmek zorunda kalan DEM Parti’yi ziyaret ettiler. Özel aynı gün şehit cenazesinde Selahattin Demirtaş’a gönderdiği selam nedeniyle tepki görmüştü. Ziyaretten en çok akılda kalan, eş başkan Tuncer Bakırhan’la birlikte ev sahipliği yapan Tülay Hatimoğlları’nın Özel’e “eş-başkan diyesim var” sözü oldu; belki de Sayek Böke ile birlikte verdikleri görüntü nedeniyle.
Aslında Avrupa’da çoğu sol, sosyal demokrat ve yeşil partide eş başkanlık sistemi yayılıyor artık; kadının eşit temsili için önemli. Özel ve Sayek Böke’nin kongresine katıldığı Alman Sosyaldemokrat Parti de öyle. CHP’ye yakışabilir de eş-başkanlık sitemi; kalıplarla düşünmemek
Ve CHP içindeki gizli yarış
CHP içinde bir gizli yarış var, pek dikkat çekmiyor.
Çankaya (İstanbul Esenyurt’un ardından) Türkiye’nin en büyük ilçesi; 940 bin nüfusuyla bazı büyükşehirlerden büyük. (Bu arada Gaziantep’in Şahinbey’i üçüncü, Ankara’nın Keçiören’i fördüncü; bu da büyükşehir aday belirleme yarışındaki ağırlıklarını açıklıyor. Beşinci de Bursa, Osmangazi.)
Çankaya siyasetin kalbi: TBMM, çoğu bakanlık, parti genel merkezleri ve büyükelçiliklere de ev sahipliği yapıyor.
Oy dağılımı bakımından Çankaya CHP’nin kalesi gibi; 2023 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu’na sadece CHP değil, Millet İttifakının toplam oy potansiyelinin de üzerinde yüzde 75 oy çıktı. Bunda Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen’in payı önemliydi.
Ama bu durum aynı zamanda Çankaya’ya rağbeti artırdı; nasıl olsa değil Taşdelen, CHP’den kim aday olsa Çankaya’yı alabilirdi. CHP aday adayları Çankaya’yı çantada keklik görüyorlardı. Öğrendiğim kadarıyla Çankaya için CHP’den 20 aday başvurmuş. Bakalım kim kazanacak?