Arada kaynamasın, yazının devamında değineceğim iki konuyu şimdiden söyleyeyim. Birincisi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçimi kazanması halinde Hüda-Par’a bakanlık verip vermeyeceği. Diğeri de “Hizbullahız” dedikten sonra “Kılıçdaroğlu’nun, Akşener’in kellesini keseriz” tahdidini savuran saldırgana dava açılıp açılmayacağı. Ama önce siyasetteki son gelişme: dün sürpriz bir şekilde 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’le görüşen 13. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun
Önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Anayasa Mahkemesi üzerine 15 Ekim’de yaptığı çıkış yalnızca tartışmayı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AK Parti’nin çekmeye çalıştığı zeminden çıkarmakla kalmıyor. Aynı zamanda Cumhurbaşkanlığından ayrılmasından bu yana yaptığı en siyasi çıkış.“Yüksek yargı mensuplarının veya herhangi bir hâkimin siyasi görüşlerini, polemikli görüşlerini sosyal medya vasıtasıyla paylaşmasını çok yanlış bulurum. Devletin yüksek kademelerinde görevli
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 7 Aralık’ta İstanbul’da yaptığı konuşmada, yol arkadaşları Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’a “Halkbank’ı dolandırmaya çalışmaya” varana dek sert sözlerle yüklenmesi ve Davutoğlu’nun “mal varlıklarımızı karşılaştıralım” resti, siyasetin gündemini değiştirdi. Erdoğan sonunda “CHP eriyor, İYİ Parti ile Millet İttifakı dağılıyor” söyleminden, Davutoğlu ve Babacan etkisinin AK Parti tabanındaki çözülmeyi kabul ederek karşı-atak söylemine