

CHP lideri Özel, Avrupa yönetimlerini Erdoğan’dan çıkar gözeterek Türkiye’de demokrasinin tehdit altında bulunmasına sessiz kalmakla suçladı, Erdoğan “Şikâyet etme” deyince ona da “Sen yapınca değildi, biz yapınca şikâyet oldu. Devam edeceğiz” yanıtı verdi. (Foto: CHP)
CHP lideri Özgür Özel bugünlerde belki de en zor işini üstlenmiş bulunuyor. Yıllardır AB’den dışladıkları Türkiye üzerinde pek az yaptırım gücü kalmış ve şu anda da Türkiye ile silah, enerji, madenler ve bölgesel ulaştırma, inşaat anlaşmaları fırsatı kollayan Avrupa hükümetlerinden, Ekrem İmamoğlu için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a baskı kurmalarını istemek hiç de kolay değil.
“Dost Bildiklerimiz”
Özel de bunun farkında ki dün, 12 Ekim’de Brüksel mitinginde Avrupa’daki Türklere konuşurken şunları söyledi:
• “Diğer yandan Erdoğan ile bir al-ver ilişkisi içinde oldukları için, Türkiye’deki demokrasiye karşı, kurulan kumpasa karşı susanlar var, sessiz kalanlar var. ‘Türkiye sığınmacılara baksın, ileri karakolumuz olsun’ diyenler var. Bir takım çıkar hesaplarıyla suspus olanları da tarih önünde kaydediyoruz.”
İktidara gelirsek unutmayacağız demeye getiriyor Özel. Avrupa ülkelerinden hiçbiri o kadar uzun vadeli düşünecek durumda değil şu aralar. ABD Başkanı Donald Trump herkesin ezberini dağıttı. Fransa’da son hükümet görevde 14 saat kaldı. Almanya’nın Türkiye’nin Avrupa güvenlik mimarisi SAFE üyeliğini engellememesi için Yunanistan’a baskı yaptığı haberleri var.
Aynı zamanda Sosyalist Enternasyonal Dönem Başkanı olan İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Türkiye’ye gelişinde “Free İmamoğlu-İmamoğlu’na Özgürlük” kartonu tuttu diye Erdoğan’dan “Dost bildiklerimiz” sitemi yedi, malum.
Özel de “dost bildiklerimiz” diyor bir yerde.
Erdoğan Şikâyet Kozunu Oynuyor
Erdoğan ise “Güya yurtdışına gidince Türkiye partisi olacaklardı” diye “Türkiye’yi Batılılara şikâyet” kozunu oynuyor; 12 Ekim’de Trabzon’da şunları söyledi:
• “Ülke içinde ne yaparlarsa yapsınlar, yurt dışına çıkınca Türkiye partisi gibi hareket etmeleri gerektiğini bu beyefendilere bir türlü anlatamadık. (…) Bir ara ülkemize gelen Batılı basın kuruluşlarına Türkiye’yi şikâyet ediyor, ‘Sizin çıkarlarınızı en iyi biz koruruz’ diyorlardı. Şimdi işi biraz daha ileri götürdüler. Artık onların gelmesini beklemiyorlar, ayaklarına bizzat kendileri gidiyorlar. Avrupa’ya, Türkiye’yi şikâyet turları düzenliyorlar.”
Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a karşı ‘şikâyet etmiyoruz’ söylemi geliştirirdi. Özel ise, tıpkı İmamoğlu’nun gözaltıyla birlikte “Sokağa” demesi gibi, “Şikâyet ediyoruz, var mı diyeceğin?” gibi bir söylem geliştiriyor.
Özel: Susmayacağım Anlatacağım
• “Erdoğan’a sevap olan başkasına neden günah olsun? Türkiye’de öğrencilerin başörtüsü sorunu vardı. AİHM’de geldiniz, davayı açtınız. O günlerde bir hak mücadelesiydi, ben de karşınızda olmadım. Ama o gün gelip Türkiye hakkında dava açarken bu şikâyet değil.
• “AK Parti’ye kapatma davası açılmış. Dört kişilik heyet yapmış, dünya başkentlerini geziyor. Bu şikâyet değil. 15 Temmuz darbesi olmuş, kapımızı çalıyor. ‘Avrupa sizi tanır, dünya bizden iyi bilir. Birlikte anlatalım bu darbeyi, dünyaya şikayet edelim’ diyor.
• “Darbeye uğrayan kendisi olunca dünyadan dayanışma bekliyor. Darbeyi kendi yapınca ‘Bunu dünyaya anlatmayın’ diyor. Vallahi da anlatacağım, billahi de anlatacağım. Bir adım geri durmayacağım. Haksızlığı yapan kendisi olunca ‘Susun’ diyor. Susmayacağız ve konuşacağız.”
Almanya’nın Eurofighter satışına engelini İmamoğlu’nun Silivri Cezaevinden yazdığı “Türkiye sadece Erdoğan değil” diyen mektubu sayesinde aştığını da söyleyen Özel, Erdoğan’ın dışarıda meşruiyet arayışıyla Türkiye’nin çıkarlarını Trump ile pazarlık konusu yaptığını da öne sürdü.
Bu tartışma devam edeceğe benziyor ama Özel’in işinin zorluğunu azaltmıyor.

