6 Şubat depremlerinin birinci yıldönümü ardından siyaset arenasında yerel seçim muhalefet cephesindeki aday tartışmalarıyla gündemdeki yerini aldı. Hali hazırda adaylığı tartışma konusu olan CHP Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın deprem anmasında karşılaştığı protestonun ardından adaylığının gözden geçirilebileceği ihtimali gündeme gelmişti. Savaş adaylığı ile ilgili soru işaretlerini giderdi, ancak hakkındaki eleştirilere nokta koyamadı. DEM Parti’de ise
Başak Demirtaş, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile görüştüklerini, ortak alınan karar ile 31 Mart seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olmayacağını açıkladı. Yazılı bir açıklama yayınlayan Demirtaş, “Gelinen aşamada benim İstanbul Büyükşehir Belediyesi adaylık beyanımın bir başvuruya dönüşmemesi konusunda da Partimizle ortak görüş birliğine varmış bulunmaktayız,” dedi. Tutuklu siyasetçi ve HDP’nin
Şimdi başka kimseye ihtiyaç yok, CHP’deki iç çekişmeler zaten CHP’ye yeterince kaybettiriyor diyeceksiniz. Siz de haklısınız ama dünyada eşi benzeri görülmemiş bir durum yaşanıyor. CHP-dışı muhalefet partilerinin hemen hemen tamamının ilk hedefi iktidardaki AK Parti değil CHP gibi görünüyor. Bu kervana hafta sonu Saadet Partisi de katıldı. Saadet Partisi’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Birol
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu 24 Ocak’ta Saadet Partisi ortak grup toplantısında bir gün önce MHP lideri Devlet Bahçeli’nin kendisine “Serok Ahmet” diye hitabına Kürtçe karşılık verdi: “ser sera, ser çava”. Türkçe “Başım, gözüm üstüne” demek. Bahçeli, “Başkan” sıfatını özellikle Kürtçe kullanıyor, PKK’lıların Abdullah Öcalan’a “serok” demelerine gönderme yapıyor. Davutoğlu’nun TBMM tutanakları için “yabancı dil