İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisine dava açan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davanın 11 Nisanda yapılan duruşmasında seçim bildirgesi niteliğinde bir savunma yaptı. İBB’deki yolsuzluk iddiaları nedeniyle tutuklanıp hükümetçe görevden alınan İmamoğlu’nun, Silivri’de, daha önce siyasi nitelikli Ergenekon-Balyoz serisi “kumpas” davalarından hafızalarda yer etmiş Silivri Cezaevi 2 No’lu duruşma
Ekrem İmamoğlu, AK Parti döneminin yargı operasyonlarının simgesi haline gelen Silivri Cezaevinden “Korkma!” diye bir mesaj yayınladı; “Gaflet, dalalet içinde olanlardan korkma!” “Korkma” İstiklal Marşının ilk sözcüğü. “Gaflet ve dalalet, Mustafa kemal Atatürk’ün gençliğe hitabından alınma. Üç yüz küsur genç, çoğu üniversiteli, İmamoğlu protestolarına katıldığı için cezaevinde. Gözaltına alınmaları esnasında maruz kaldıkları işkence iddiaları soruşturulmayı
18 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptaliyle başlayan siyasi kriz ciddi bir kırılma yarattı. Bu süreci başta demokratik gerileme, yargının siyasallaşması ve toplumsal hareketler olmak üzere pek çok başlık altında hiç şüphe yok ki uzun süre inceleyeceğiz, tartışacağız ve anlamaya çalışacağız. Bunu hakkınca yapabilmek için belki henüz erken, çünkü sarsıntı çok taze
Başlık günümüze dair çok şey çağrıştırıyor. Yargının adalet dağıtmamasından tutun da milyarlarca liralık vergi borçları bir kalemde silinirken asgari ücretten sağlıkta katkı payı alınmasına kadar. Diyanet İşleri Başkanlığının bir yandan halka ucuz sebze için akşam pazarını ve itaatkâr olmayı öğütlerken debdebe ve israfın yaşayan örneği olmasına kadar. Sonra, yasadışı Fethullah Gülen örgütlenmesinin 2003-2013 arasında devletin