Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 17 Kasım’daki Kabine toplantısı ardından duyurduğu ek tedbirlerin Covid-19 virüs salgınının artan bulaşma hızını kesmekte yeterli olup olmadığından önce dünyadaki tablonun Türkiye’yi nasıl etkilediğine kısaca değinelim. Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü 16 Kasım tarihli basın toplantısında kuzey yarımkürede salgın sarmalındaki -Türkiye dahil- bütün ülkelere çok net bir mesaj verdi: “Rehavet zamanı değil.
Hafta sonu yeniden sokağa çıkma yasağı ilan edilip sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla kaldırılması yeniden kafaları karıştırsa da Türkiye’nin Covid-19 ile üç aylık mücadelesinde korkulanın başa gelmediği, görece bir başarı sağlandığını söylemek mümkün. Çok kısıtlayıcı tedbirlere gidilmemesine rağmen, yaklaşık bir aylık bir sürede vaka sayısında zirveye ulaşılması, bu görece başarının altına yatan sebepleri araştırma ihtiyacını
Hayatımızın COVID-19 ile geçen iki ayının sonunda bir değerlendirme yapalım:Türkiye, ilk vaka görüldüğü anda kısmi karantinaya başlayıp zaman içerisinde tedbirlerin artırıldığı karma bir uygulama benimsedi. Mart ortasından itibaren uzaktan eğitime geçilirken işyerleri de mümkün mertebe uzaktan üretime teşvik edildi. Nüfusun yüzde 40’ını oluşturan 65 yaş üstü ve 20 yaş altı nüfus için tam karantina uygulandı.
Koronavirüs Covid-19 ile mücadele yöntemleri çerçevesinde hafta sonu sokağa çıkma yasağı uygulaması devam ediyor. Bu yöntemin etkili olup olmadığını tartışmak gerekiyor. Bulaşıcı hastalıkların kontrolü için kullanılan birkaç mekanizma vardır. Birincisi bulaşıcı hastalığın görülmeye başlandığı ilk anlarda, sayılar henüz küçükken enfeksiyon sınırlanmaya çalışılır. Koronavirüs salgınında bunu ancak, 2002’deki SARS salgını nedeniyle salgın kontrolü konusunda önemli bir
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’a 2 Mayıs’ta çıktığı televizyon programında soruldu: 65 yaş üzeri ve 20 yaş altı vatandaşlar için sokağa çıkma yasağında bir gevşeme olabilir mi? Kalın “Pazartesi günü” dedi, “Cumhurbaşkanımızın bu konuda bazı güzel açıklamaları olabilir”. Bir soru daha geldi: “Ramazan Bayramı’nda (24-26 Mayıs) sokağa çıkma yasağı” olacak mıydı? Kalın buna da “İhtimal dahilinde”
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop’un geçtiğimiz günlerde Meclis’in 100’üncü Kuruluş Yıldönümü olan 23 Nisan 2020’deki özel oturumuna Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın katılmayacağını açıklaması, Covid-19 salgınının yayılmaması bakımından siyasi parti liderlerine de katılmama çağrısı yapması yankılara neden oldu. Şentop’un Habertürk’te Muharrem Sarıkaya’ya söyledikleri üzerine hem yorumcular, hem siyasilerden tepkiler geldi. Meclis’in koronavirüs Covid-19 salgını devam
Almanya Sağlık Bakanlığı 17 Nisan’da koronavirüsün yayılmasını kontrol altına aldıklarını açıkladı. Ancak durum hâlâ kırılgan. Şansöyle Angela Merkel, önlemlerde en küçük bir açığın durumun yeniden kontrol dışına çıkmasına yol açabileceğini halkıyla paylaştı.Türkiye’de de benzeri açıklamalar var. Örneğin aynı gün Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Yamanel, “Tedbirler konusunda herhangi bir gevşeme olmazsa biz bunu
Covid-19 salgınıyla mücadele tedbirleri kapsamında geçtiğimiz hafta sonu, 11-12 Nisan’da sokağa çıkma yasağı uygulandı. Kamuoyu bu aralıklı sokağa çıkma yasağından çok, yasağın ilanıyla başlaması arasındaki iki saat arasında yaşanan panik, bu paniğin etkisiyle açık bulunan alışveriş mekanlarında gözlenen kabul edilemez kalabalıklara odaklandı ve onunla sınırlı kaldı. Yasağın etkisi konusunda bir yoruma ben denk gelmedim.Oysa Cumhurbaşkanı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 10 Nisan saat 24.00’te koronavirüs salgınının yayılmasını yavaşlatma gerekçesiyle başlayan sokağa çıkma yasağının 12 Nisan saat 24.00’da biteceğini ilan ettikten dakikalar sonra, 12 Nisan saat 22.00 sularında görevinden istifa ettiğini Twitter hesabından duyurdu.Soylu’nun yazılı istifa açıklamasında AK Parti iktidarlarında alışılmadık ölçüde özeleştiri yaptığı ve Cuma gecesi sokağa çıkma yasağı ardından yaşanan
Türkiye nüfusunun büyük kısmı koronavirüs salgını nedeniyle sokağa çıkma yasağı altında. Evdeyiz. Okumak için daha çok zaman ayırabiliriz. Okuyalım bari. YetkinReport’u daha çok siyaset ve ekonomi okumak için ziyaret ediyor olabilirsiniz ama, farkındasınız, son zamanlarda değerli kalemlerden daha geniş bir yelpazede dosyaları, yorumları da paylaşıyoruz sizinle. Günlük telaş içinde gördükleriniz ve göremediklerinizden son bir haftada
- 1
- 2