Gazeteci
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, aldığı siyasi kararlarda keskin değişiklikler yapma konusunda benzersiz cesarete sahip bir siyasetçi. Bazıları gerçek bir ideolojisi olmadan sadece siyasi olarak uygun bulduğu adımları attığını söylese de Erdoğan, öne çıkan dış politika konularında gittikçe daha isabetli pozisyon almaya başladı. Çünkü ne kadar eleştirirse eleştirsin, ister kendi çıkarına uygun düştüğü, isterse ülkenin geleceği
Doğa boşluk kaldırmaz. Amerika’nın hataları yüzünden bir alternatif arayanlar aradıklarını Rusya ve Çin’de bulmaya başlamış olabilirler. Onlar da avcılar gibi çok da iyi fırsat kolluyorlar. 2008 yılından beri Rusya Federasyonu’nun Güvenlik Konseyi Sekreteri olan Nikolai Patrushev, küresel karışıklık ve güvenlik sorunlarının çözümünün Rusya olduğuna sizi ikna edebilir. Geçen hafta katıldığı Şanghay İşbirliği Örgütü Organizasyonu’nda, “Mevcut
Demokratik standartlar açısından zor bir dönemde yaşıyoruz. Dünya genelinde 87 ülke ya seçimle gelmiş ya da kapalı otokrasiler ile yönetiliyor ki bu ülkelerde yaşayan insan sayısı dünya nüfusunun yaklaşık yüzde altmış sekizine denk geliyor. Buna karşın, dünyadaki liberal demokrasilerin sayısı son on yılda 41’den 32’ye geriledi. Bu şaşırtıcı rakamlar, dünyada demokrasiyi ölçmek için çaba gösteren
Geçtiğimiz Cuma, 7 Mayıs günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Mayıs ayı rotasyon başkanı olan Çin Halk Cumhuriyeti, daimi ve geçici üyeleri özel gündemle topladı. Konu, BM merkezli uluslararası sistemin ve çok taraflılığın nasıl sürdürülebilir olduğunu irdelemekti. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin başkanlık ettiği toplantıda ABD yönetimine net bir başkaldırı vardı.Wang Yi, “Ülkeler, birbirlerine karşı zorbalık