Ekrem İmamoğlu CHP’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı için başvurusunu yaptı. Mansur Yavaş’ın katılmayacağı bu seçim zaten baştan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan karşısında adaylığını ilan ederek İmamoğlu’nun her gün bir yenisi açılan soruşturma ve davalara karşı koruma sağlamayı da amaçlıyor. Oysa son gelişmeler bu adaylığın AK Parti iktidarı ve yargı açısından pek bir caydırıcılığı olmayacağını gösteriyor. Dünyada ve Türkiye’de
Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi için yapılacak ön seçim hazırlıkları hızlanırken, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti kanadından gelen eleştirilerle siyasi atmosfer ısınıyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 9 Şubat’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, ana muhalefet partisinde cumhurbaşkanlığı adayı belirleme sürecinin başlatılması ile ilgili tartışma ve eleştirilere sert tepki gösterdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın el ele fotoğrafını kürsüde gösteren Özel, “ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganını hedef alan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Kasım 2025’te ya da 2026’nın baharında seçimleri yenilemeyi önermiş. “Meclis 360 milletvekili ile seçimleri yenilerse Erdoğan’ın son bir kez aday olma hakkı var” demiş. Ayrıca “Parlamenter sisteme döneceğiz” diyerek, yerine getirilmesi imkânsız bir söz söylemiş. Erdoğan dördüncü kez aday olamaz Mayıs 2023 seçimleri öncesindeki yazımda anayasanın 101’inci
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Gençlik Vakfı’nın bir etkinliğinde yaptığı konuşmada 31 Mart yerel seçimlerinin “bir final” olduğunu söyledi, “bu seçim benim son seçimim,” dedi. 8 Mart’ta düzenlenen Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Gençlik Buluşması’nda konuşma yapan Erdoğan, 31 Mart’ta yapılacak genel seçimlerin “bir dönüm noktası” olduğunu söyledi. Erdoğan, “Benim için bu bir final. Yasanın verdiği
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 12 Şubat’ta başlayan ve 13 Şubat’a kadar devam eden Merkez Yönetim Kurulu ve Parti Meclisi maratonunun ardından İstanbul ve Ankara başta olmak üzere kritik ilçeler için adaylarını belirledi, aday sürecinin sonrasında da tartışmalar dinmedi. CHP MYK ve Parti Meclisi 12 Şubat’ta bir araya gelerek belediye başkanlığı için henüz belirlenmemiş isimler üzerinde
Başak Demirtaş, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile görüştüklerini, ortak alınan karar ile 31 Mart seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olmayacağını açıkladı. Yazılı bir açıklama yayınlayan Demirtaş, “Gelinen aşamada benim İstanbul Büyükşehir Belediyesi adaylık beyanımın bir başvuruya dönüşmemesi konusunda da Partimizle ortak görüş birliğine varmış bulunmaktayız,” dedi. Tutuklu siyasetçi ve HDP’nin
Murat Yetkin’in CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yaptığı röportaj şu cümlelerle sona eriyordu: “Kadın adayları seçilebilecek noktalarda göstermek gibi bir vaadi vardı Özel’in. Elinde anket sonuçlarını göstererek izah ediyor. Kadın ve erkek adayların seçilme imkanı aynı görünüyorsa, tercihlerini kadın adaydan yana koyduklarını söylüyor. Yaşayıp göreceğiz.” Aslında temsilde eşitliğin yerel seçimler için de gerçekleşmeyeceğine dair
“Kazanacak aday” ölçütü siyaset lisanımıza İYİ Partili Koray Aydın sayesinde girdi; sonradan Meral Akşener tarafından da benimsendi. İYİ Partililer “Kemal Kılıçdaroğlu aday olmasın” dememek için, Kılıçdaroğlu’nun kazanamayacağı tespitlerinden hareketle -artık dağılmış olan- Millet İttifakının “kazanacak aday” çıkarması gerektiğini söylüyorlardı. O zaman Akşener’in -en azından söylem düzeyinde- Cumhurbaşkanı adayı tercihi, şimdi belediye başkanlığına dahi ehil görmediği