Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, son günlerde gündemde üst sıralara yerleşen “CHP içinde cumhurbaşkanlığı rekabeti” tartışmalarına tepki göstererek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile karşılaştırılmasından “çok rahatsız” olduğunu söyledi. Sözcü yazarı Aytunç Erkin’e konuşan Yavaş, “televizyonda konuşulacak konu halkın yaşadığı mağduriyetler. Bunların önüne geçmeye bizim hakkımız yok,” dedi. Cumhurbaşkanlığı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, merakla beklenen tüzük kurultayına günler kala partinin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile Ankara’da görüştü. 1 Eylül’de Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Mogan Tesisi’nde yapılan toplantıya Ankara İl Başkanı Ümit Erkol da katıldı. Cumhuriyet gazetesinin haberine göre yemekli toplantıda “son dönemdeki cumhurbaşkanı adaylığı tartışması dahil
Şimdi başlığı gören kimileri, Mansur Yavaş eleştiriliyor diye sevinecek; kimisi de bana kızacak. Ama amacım kimi doğrular hakkında konuşma ve eylem başlatabilmek. 31 Mart seçimlerinin üzerinden hayli zaman geçti. Seçim ortamının gerilimleri hem görevde olan hem yeni adayların programları, iddialı niyet ve açılım ifadeleri geride kaldı. 31 Mart 2019’da yüzde 51’e yakın bir oyla başkan
Tarihimizdeki en adaletsiz, en eşitsiz seçimlerden birine gidiyoruz 31 Mart’ta. Özellikle İstanbul’da. İstanbul’un CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yeniden seçilmemesi için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bütün devleti seferber etmiş görünüyor. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’tan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a, sandık güvenliğinden sorumlu İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seçim güvenliğinden sorumlu Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a dek büyün yönetim
AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı ve mevcut Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’un mal varlığı tartışma yarattı. CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın mal varlığını açıklamasının ardından gözler Altınok’a çevrilmişti. Bir süre sessizliğini koruyan ve konu ile ilgili sorulan soruya “Mal bizim değil Allah’ın, hepsi Allah’ın, biz emanetçisiyiz” sözleriyle karşılık vererek tartışmalara sebep
Seçimleri kaybederek dağılan 6’lı Masada katıldığı kararları eleştiren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener; Kılıçdaroğlu’nun adaylığını önleyemediğini, Ekrem İmamoğlu’nu veya Mansur Yavaş’ı cumhurbaşkanı adaylığına ikna edemediğini söyleyerek özür diliyor. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu; “Mitinglerde 6 liderin de konuşması hataydı” diyor. Seçimden kârlı çıkan diğer 6’lı masa liderlerinin özeleştiri yapmalarına gerek yok. Cumhurbaşkanı olma
Anayasa’nın 106. Maddesinin 1. Fıkrasında açık bir şekilde “Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir” demektedir. Bu açık hüküm gereğince Cumhurbaşkanı seçildiği takdirde Sayın Kemal Kılıçdaroğlu; 6’lı Masadaki diğer siyasi parti liderlerini ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ı cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atamaya
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu nihayet muhalefetin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın karşısına çıkaracağı ortak aday ilan edildi. Üç gün önce masadan kalkmasıyla muhalif kesimlerde hayal kırıklığına yol açan İYİ Parti Lideri Meral Akşener masaya dönmeseydi de açıklanacaktı, ama döndü. Bu da muhalif seçmene kazanma umudu ve moral verdi. Diğer beş lider ve iki büyükşehir belediye başkanı Kılıçdaroğlu
Altılı Masayı oluşturan altı siyasi partinin liderleri ortak bir açıklamayla duyurdu: Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayı CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu olacak. Altılı Masadaki diğer liderler cumhurbaşkanı yardımcısı olacak. Ankara’da yoğun siyasi trafik ve krizlerle geçen üç günün ardından altı lider 6 Mart’ta Saadet Partisi Genel Merkezinde gerçekleştirdikleri toplantının ardından cumhurbaşkanlığı adayını açıkladı. Adayı Saadet Partisi
Muhalif kesimde cumhurbaşkanı adaylığı konusu zihinleri son derece meşgul etmekle birlikte bu konularla ilgili yazıp çizen, fikir bildiren kesimler üzerinde ciddi bir mahalle baskısı da oluşmuş durumda. Pek çok konunun aksine bu konu sağlıklı biçimde konuşulamıyor, süreç deliberasyondan oldukça uzak işliyor. Bu durum, muhalefete büyük zarar veriyor, gereksiz gerginliklere, kırgınlıklara ve heyecan kaybına yol açıyor.
- 1
- 2