Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez 29 Temmuz akşamı İskenderun’da ailesiyle yemek yerken polis tarafından gözaltına alındı. Gerekçe kendisine kimlik soran polisi, mesleğini, sıfatını, protokoldeki yerini de belirtmeden, sade bir vatandaş olarak kanuna uygun davranmaya davet etmesiydi. Polisin “Ben devletim” söylemiyle Dönmez’i derdest etmesi, sürecin videosunun sosyal medyaya yansıması özgürlüklerimizin polisin ihtiyarında ve iki dudağı arasında
Kamuoyunda “çoklu baro sistemi” olarak bilinen yeni avukatlık yasasının yol açtığı tepkiler biliniyor. Son olarak Ankara Valiliğinin Koronavirüs salgınının yeniden arttığını söyleyerek 3 Temmuz için ilan edilen Avukatlar yürüyüşünü yasaklaması tepkileri artırdı.Tepkilerin odağındaki isimlerden olan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nun da yasada bir ilde birden fazla baro kurulması maddesine karşı olduğunu söylemesi, yasanın
Şu anda Türkiye’nin gündeminde bir sorun ve kriz enflasyonu yaşanıyor. Son konu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak’a yapılan terbiyesiz saldırıyı gerekçe göstererek sosyal medyanın tamamen yasaklanmasını istemesi. Bu ortamda Meclis’teki avukatlık yasasından işçilerin kıdem tazminatlarına el koyma girişimine, diğer taraftan seçimlere de el koyabilmek amacıyla kapalı kapılar ardında yürütülen yeni siyasi partiler ve seçim
AK Partinin Avukatlık Kanunu’nda yapmayı düşündüğü değişikliklere bütün barolar tepki gösterdi. Onlarca baro başkanı 19 Haziran’da bulundukları illerden Ankara’ya doğru yürüyüşe geçtiler.Baroların karşı çıkmasına karşın AK Partinin ısrarcı göründüğü değişikliğin zahirdeki amacı karşıt görüşlü olanların da yönetimlerde temsilini sağlayarak baroları ve Türkiye Barolar Birliğini (TBB) demokratikleştirmek. AK Partinin sır gibi sakladığı taslağından sızan “çoklu baro”
Yukarıdaki fotoğrafa dikkatle bakmak lazım. 27 Mayıs’ta Yassıada’daki “Demokrasi ve Özgürlükler” külliyesinin açılış töreninden. Demokrasi, özgürlükler ve hukuk konusuna geleceğim ama önce virüs. Bir salon dolusu davetli var. Hepsi maskelerini takmış durumda. Tıpkı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın herkese öğütlediği, takmayanları alenen azarladığı gibi. Ama o koca salon içinde bir tek takmayan kendisi. Üstelik kendisi de 65
COVID-19’un ekonomiyi kötü etkilediği bugünlerde kısıtlı toplumun bütün kesimlerine adil olarak paylaştırarak toplumsal dayanışma ve adalet inancını güçlendirmek, en başta çalışanların işlerinin korunması ve üretimin sürdürülmesi için gerekli tedbirleri acil olarak hayata geçirmek, sosyal ve ekonomik alanlarda özgün çözümler geliştirerek pandemi sonrasında oluşacak yeni dünya düzeninde daha iyi bir yer edinmek için ülkeyi hazırlamak gerekirken