Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 13 Ekim’de Kazakistan’ın başkenti Astana’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapacağı görüşmeden önce yaptığı açıklamada Türkiye’nin Avrupaya gaz tedariki için “en güvenilir yol” olduğunu, bu yöntem ile enerji fiyatlarındaki yükselmenin de kontrol altına alınabileceğini belirtti. Putin, “Türkiye Avrupa’dan daha güvenli bir rotadır. Sizin tutumunuz sebebiyle bu rotayı daha yoğun kullanmayı planlıyoruz,” dedi.
1 Eylül 2022 sabahına, doğalgaz fiyatlarına yapılan zam ile uyandık. Ankara Başkentgaz abonesi bir sitenin yöneticisi olarak, Mayıs ayındaki genel kurulda metreküpü 4 TL olarak öngörülen doğalgaz fiyatının 5,7 TL’ye çıkması sonrası aidatlara zam yapma gerekliliği kara kara düşündürdü beni de. Ya ülkenin çoğunluğunu oluşturan işsiz, dar gelirli veya asgari ücretle yaşamak zorunda olan vatandaşlarımız
Türkiye sonbahara enerji zamlarıyla girdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) elektrik fiyatlarına 1 Eylül’den geçerli olmak üzere yüzde 50’ye varan zam yaptı. Buna göre konutlarda kullanılan elektriğe yüzde 20, kamu ve hizmetler sektöründe kullanılan elektriğe yüzde 30, sanayide kullanılana ise yüzde 50 zam geldi. Buna göre 100 kilovatsaat (kWh) elektrik tüketen bir konutun aylık ödemesi
Avrupa’da enerji krizi derinleşiyor. Kıta aynı zamanda bir taraftan aşırı sıcak hava dalgasıyla kavrulurken, orman yangınları İspanya, Fransa ve İtalya’yı sarmışken, aşırı sıcaklardan can kaybı yaşanıyor. Enerji krizi, iklim krizi ve gıda kriziyle aynı zamanda mücadele etmek durumunda kalan Avrupalı yöneticiler için ciddi bir sınama söz konusu. Rus enerji devi Gazprom’un son hamlesi bu sınavı
Rusya-Ukrayna krizinin Türkiye ekonomisine çeşitli kanallardan olası maliyeti olacak. Petrol kanalı, tarım ve ithalat kanalı, turizm kanalı ve elbette kurda son yaşanan gelişmelerde kur korumalı mevduatın Hazine’ye çıkması olası maliyeti. Tüm bunlarda basit bir hesap yaparsak ilk aşamada ülke ekonomimize yaklaşık 30-35 milyar dolar arasında ek maliyet gelebilir. Ülkemize gelen turistlerin yaklaşık yüzde 20’si Rus,
Zorlu kış şartlarının etkisiyle tüketim miktarı da artmış olan doğalgaz faturaları gelmeye başladı. Zamlı faturalar tüm gelir gruplarını olumsuz etkiledi. Bireysel kombi kullanıcıları daha az ısınmayı seçmek zorunda kalırken, merkezi sistemle ısıtılan toplu yapılarda ilave aidatlar istenmeye, bu da huzursuzların doğmasına neden oldu. Bazı bankaların, acil kredi adı altında elektrik, doğalgaz kredisi vermeyi teklif ettiğini
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu ve AFAD Başkanı Yunus Sezer’i Ankara’dan taşıyan uçak 25 Ocak’ta trafiğe kapalı tutulan İstanbul Atatürk Havalimanına indi. Çünkü yapımı üç buçuk yıl önce tamamlanıp hizmete açılan İstanbul Havalimanı pisti zamanında ve ekili biçimde temizlenmediği için uçuşlara kapalıydı. Havaalanının işletmesinden AK Parti döneminin gözde
Türkiye 2022 yılına benzeri görülmemiş bir zam yağmuru ile girdi. Enflasyonu, zamları, alım gücünün düşmesiyle artan yoksulluğu tartışmaya başladık ancak bu tartışmalara bir madde daha eklemek gerekiyor: enerji yoksulluğu. Aslında 10 yılı aşkın bir süredir Türkiye’nin gündeminde olan “enerji yoksulluğu” son yapılan elektrik ve doğalgaz zamlarından sonra daha da derinleşen bir sorun olarak karşımızda duruyor.
Zam yağmuru sonunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hükümetinin ekonomi dünyasındaki en büyük destekçisi sayılan TOBB başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu bile isyan ettirdi. Sanayide kullanılan doğalgaza 1 kasımda %48,8 zam yapılmasının “üretim maliyetlerini ve enflasyonu artıracağını” söyledi. Bu kadarını söylemesi dahi zor olmuştur ve muhtemelen Erdoğan’ı kızdırmıştır ama Odalar Birliği tabanında yükselen basıncı gösteriyor. Nitekim bu konularda daha
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türkiye ve Mısır arasındaki diplomatik temasların başladığını açıklamasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan da yakınlaşma sürecinin “devam ettiğini” açıkladı. İstanbul’da cuma namazı çıkışında konuşan Erdoğan, “Mısırla istihbari, diplomatik ve ekonomik olarak işbirliği sürecimiz devam ediyor. Sıkıntı söz konusu değil. Bunu en üst düzeyde değil de bir tık altında devam ediyor. Gönlümüz ister ki