İş dünyası, enflasyonun altında ezilen kesimlerle birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ömürlerini ona adayacak kadar koşulsuz destekçileri bile ekonominin derin sorunlarından kurtulma umutlarını Mehmet Şimşek ile Hafize Gaye Erkan’a bağlamış durumda. Merkez Bankasının 27 ay aradan sonra faiz artırımına gitmesi ve politika faizini yüzde 8,5’tan yüzde 15’e çıkarmasının bu kesimleri ne kadar memnun ettiği hafta
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) 22 Haziran’da 27 ay süren düşük faiz politikalarının ardından ilk kez politika faizinde artışa gitti. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın başkanlığındaki ilk toplantısını yapan PPK, yüzde 8,5 seviyesindeki politika faizini yüzde 15’e yükselterek parasal sıkılaşma politikasına geçti. PPK üyeleri hafta başından bu yana Ankara’da veriler
Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan 1 Temmuz’dan itibaren geçerli yeni asgari ücreti 11 bin 402 lira olarak 20 Haziran’da ilan etti. İlan ederken de hem Türk-İş Başkanı Ergün Atalay hem de TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol’a asgari ücretin belirlenmesindeki “anlayış ve samimiyetleri” için teşekkür etti. Asgari ücret çok değil daha 6 ay önce 8506 liraya yükseltilmişti;
Ekonominin gidişi açısından kritik hafta çünkü hem işveren ve yatırımcılar hem de çalışanlar ve küçük işletmelerin gözü aynı tarihte: 22 Haziran. İki önemli gelişme gözleniyor. Biri asgari ücret komisyonunun bugün, 19 Haziran’da yapacağı toplantı sonrası, önümüzdeki hafta başlayacak Kurban Bayramı ve birleştirilen tatil öncesinde açıklaması beklenen karar. Diğeri de 22 Haziran Merkez Bankası Para Politikası
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Mehmet Şimşek’in Hazine Bakanı olmasının faiz politikalarında ciddi değişikliğe gidileceği anlamına gelmediğini söyledi. Azerbaycan’dan dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Şimşek ile “atacağı adımları Merkez Bankası ile atmasını kabullendik” dedi. Erdoğan şunları söyledi: • “Bizim bankalar noktasında sıkıntımız yok. Bizim bankacılık sektörümüz zaten güçlüdür. Fakat bütün mesele şimdi finans yönetimini daha güçlü
Döviz kuru aldı başını gidiyor. 7 Haziran akşamı bir dolar 23,22 düzeyine fırlamıştı. Seçimden önceki son işgünü 20 liranın milim altında kapatmıştı oysa: 19,97 idi bankalararası döviz piyasasında belirlenen gösterge kur. Sekiz günde yüzde 16,3 oranında değer kaybetti Türk lirası. Ne oluyor? Ne olduğuna geleceğim ama önce uzunca bir girizgâh yapmalıyım. 2 Haziran günü yayınlanan
Uzun bir süredir uygulanmakta olan ekonomik programın sürdürülebilir olmadığı ortada. Bu savın bariz kanıtlarından biri, seçim öncesinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB’nin) döviz rezervlerinin erimesi pahasına tam saha baskıyla kontrol edilmeye çalışılan döviz kurunun, seçimden sonra naçar dik bir yokuşu çıkmaya başlaması. Olanaklar izin verdiğince bu yokuş yukarıya tırmanışın kontrollü olmasına çalışılıyor; ancak olanaklar da
Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasının en önemli mitinglerinden birini 6 Mayıs’ta ortaklarıyla birlikte İstanbul, Maltepe’de yaptı. Aslında Kılıçdaroğlu da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gibi 7 Mayıs’ta yapmak istiyordu İstanbul mitingini, ama Kılıçdaroğlu bir gün öne çekti. Erdoğan da 7 Mayıs’ta Atatürk Havalimanından çevirdiği Millet Bahçesinde benzeri bir gövde gösterisiyle Kılıçdaroğlu’na yanıt verdi. Tahmin edildiği gibi İstanbul
Dün akşam önemli bir bankanın üst yöneticisi aradı. Sohbete doğrudan “Çevreniz geniştir. Döviz bürosu işleten tanıdığınız var mı?” sorusuyla girdi. Yoktu ama soruyu garipsedim. Uluslararası deneyimi de olan bu etkili bankacı neden benden tanıdık döviz bürosu sorardı? “Kendim için” dedi; “Artık bankacı olmanın anlamı kalmadı, hiç değilse döviz bürosunda işe gireyim dedim”. Şaka yapıyordu ama
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bilge Yılmaz, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı seçilmesi halinde mevcut bürokraside yer alıp yeni hükümette de çalışmak isteyecekleri isimleri belirlediklerini söyledi. Yılmaz, buna karşın özellikle Merkez Bankası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunda çalışan bazı bürokratların yargılanma korkusuyla “yurt dışına kaçacağını düşünüyorum” dedi. 25 Nisan’da Ankara’da bir grup gazeteciyle sohbetinde