2022 başladığında iktidardan muhalefete hemen herkesin ortak kanısı ne olursa olsun siyasette yeni bir dönemin başladığı yönündeydi. İktidar bloğunun oyları bir düşme seyrine girerken muhalefet bloğunun oyları yükseliyordu. Muhalefet bloğu 2022 Şubat ayında kendisinden bekleneni yapmış ve Türkiye siyasi yelpazesinin pek çok farklı kanadını temsil eden siyasi partilerin tek bir şemsiye altında ve aynı masa
Geçtiğimiz pazar günü 2. turu gerçekleşen ve sosyalist eski başkan Luiz Inácio Lula da Silva’nın mevcut popülist başkan Jair Bolsonaro’yu burun farkıyla geçerek kazandığı Brezilya seçimleri dünyanın pek çok ülkesinde yakından takip edildi. Bu şaşırtıcı değil elbette, çünkü Brezilya ekonomik ve siyasi anlamda dünyanın önde gelen aktörlerinden. Güney Amerika’nın en güçlü ülkesi olduğu gibi dünya
Yöneylem araştırma şirketinin yayınladığı son anket sonuçları da MetroPoll araştırma şirketinin geçenlerde yayınladığı sonuçlarla uyum içinde. Sizi rakamlara boğmayacağım. Ama manzara az çok ortaya çıkıyor. HDP’nin kendi adayını çıkarması, ya da iki ittifaktan birine destek vermemesi durumunda ne Cumhur İttifakının ne de Millet İttifakının Cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda alması mümkün görünüyor. Her iki ittifakın da
Seçimler, ülkelerin kaderini değiştirir. Seçimler, gelecek nesillerin dünyaya açılan kapısını etkiler. O nedenle siyasilerin en büyük yükümlülüğü, gençlere sunacakları vaatlerde gizlidir. Yıllardır bu üç cümleyi arka arkaya sıralayıp tek bir soru soruyorum “Siyasetin derdi seçim kurtarmak mı? Nesil kurtarmak mı?” Eğitim vaatleri önümüzdeki seçim sonuçlarında etkili olacak mı? Türkiye, hızla yeni seçim sürecine yaklaşırken, meydanlardaki,
Neredeyse bütün anketler iktidar partilerinin AK Parti ve MHP’nin oy kaybettiğini gösteriyor. Aslında Cumhur İttifakına BBP de dahil gibi… Ama MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Tayip Erdoğan’ın sık sık iltifatına mahzar olan BBP lideri Mustafa Destici ile bir araya gelmek, onunla aynı fotoğraf karesinde görünmek istemiyor. Bu yüzden uzun süre altı
2022 Macaristan seçimlerinin yankıları yalnız Macaristan’da değil, Türkiye’de de sürüyor. Macaristan ve Türkiye ekonomik, kültürel ve tarihsel olarak birbirilerinden oldukça farklı iki ülke olsalar da özellikle son on yılda maruz kaldıkları popülist yönetimler ve demokratik gerileme süreçleri açısından benzetiliyor ve yeniden demokratikleşme girişimleri açısından kıyaslanıyorlar. Bu sebepten, 2019 seçimlerinde Türkiye muhalefetinin elde ettiği seçim başarısı
3 Nisan 2022 günü sandığa gitmeden önce Macaristan muhalefet ittifakı (United for Hungary) başbakan adayı Marki-Zay’in son sözleri, Başbakan Orban’ın Macaristan için bir utanç kaynağı olduğuydu. Orban ise yeniden seçilmek niyetiyle sandığa giderken, “bu savaş ve barış arasında bir seçim olacak” diyordu. Sandık günü, kararsız oyların önemli bir kısmının Orban’ın Fidesz partisine döndüğü görüldü ve
İçinden geçtiğimiz yoğun ekonomik kriz etkilerini her gün daha ağır biçimde hissettiriyor. Hayat kontrolsüzce pahalanıyor, birikimler gün gün erirken ani şoklarla da el değiştiriyor, barınma ihtiyacı dev bir sorun haline geliyor. Sıradan vatandaş için gelecek karanlıklaşıyor. Seçimlere yaklaştığımız şu dönemde bu durumun siyasete etki etmemesi düşünülemez. Siyaset literatürü, bir iktidarın yeniden seçilmesinde en büyük etkenin
Seçimler henüz gündemde değil ancak iktidar partisi seçim kanunu çalışmalarında sona geldi haberleri çıkıyorsa seçim davulları çoktan çalmaya başlamış demektir. O halde en temel soruyu cevaplamaya çalışmakta fayda var: Seçmenin oyunu neler belirler?Oy verme hareketinin tek bir belirleyeni yok. Pek çok etmen bir arada kişilerin oy kararlarında etkili oluyor. Ahmet Bey işbaşındaki hükümet veya adayın