Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhalefete ve millete sunacağı yeni anayasa taslağını daha önce cumhurbaşkanlığı bürokratlarına hazırlatmış olduğunu, 12 Eylül günü, Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde Hukuk Politikaları Kurulu’nun düzenlediği çalıştayda açık etti. Fakat Erdoğan’ın söylediği “Geçen yıl önce, anayasa konusunda söyleyecek sözü olan bilim insanlarının ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı bir dizi çalıştay düzenledik. Ardından da
İsrail, yargı reformu tartışmalarıyla başlayan derin bir siyasi krizin içinden geçiyor. Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümeti tartışmalı yargı reformu kapsamında Yüksek Mahkeme’nin yetkilerini sınırlayan yasal düzenlemeyi -içeriden ve dışarıdan gelen tepkilere kulak tıkayarak- meclisten (Knesset) geçirince kritik bir eşik aşılmış oldu. Kararı protesto etmek amacıyla ülkenin dört bir yanında binlerce kişi sokağa döküldü. Yolları kesen
Daha İyi Yargı Derneği Başkanı hukukçu Mehmet Gün, Türkiye’nin önünde gerçekten adalet dağıtabilen bir yargı düzeni için bir fırsat penceresi olduğuna inanıyor. Dün sanal ortamda yaptığı basın toplantısında bu fırsatı yeni bir Anayasa, ya da Anayasa’nın gözden geçirilmesi tartışmalarına bağlıyordu.Basın toplantısı, özellikle 1 Eylül’deki Adli Yıl açılışından önce düzenlenmişti. Zamanlamadaki amaç, yargının sorunlarının dile getirildiği
Elmalı’daki çocuk istismarı, Danıştay’daki İstanbul Sözleşmesi davası; yargı üzerindeki siyasi mücadelenin kamuoyunun hukuka güvenini kaybettirip yerle bir ettiğinin en yakın iki örneği. Kamuoyunun hassas olduğu davalarda konuetiketi (hashtag) açılarak kurulan sosyal medya mahkemelerinde yargı kararlarının doğruluğundan daha çok kararı veren hakimlerin liyakatli olup olmadığı, kararlarında hangi gizli elin veya odağın etkisi olduğu tartışılmakta; yargı camiası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yargı reformu kapsamında hazırlanan ve ifade özgürlüğünden tutuklama süreçlerine pek çok alana yayılan İnsan Hakları Eylem Planı’nı açıkladı. Dokuz amaç, 50 hedef ve 393 faaliyeti içeren planın ağırlıklı olarak mevzuata yönelik değişiklik vaatlerine odaklandığı gözlenirken, iki yıllık plan kapsamında uygulamada ne gibi iyileştirmeler geleceği merak konusu. Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki
Anayasa Mahkemesi, Osman Kavala’nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin ihlal kararına dayanarak yaptığı bireysel tahliye başvurusunu reddetti. Bir oy farkla reddetti. 30 Temmuz 2008’de AK Parti’nin kapatılması için dava da -o zaman- bir oy farkla, 5’e karşı 6 oyla reddedilmişti. AYM 29 Aralık 2020 oturumunda Kavala’nın tahliyesini 7’ye karşı 8 oyla reddetti. Mahkeme, 1155 gündür hakkında
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası başkanlığına deneyimli ve itibarlı Naci Ağbal’ı ataması, ardından ekonomiden sorumlu damadının bakanlıktan istifasını kabul etmesi, yerine tecrübeli isimlerden Lütfi Elvan’ın ataması ile eşzamanda ““Ekonomi, hukuk ve demokraside yepyeni bir seferberlik başlatıyoruz. Geçtiğimiz yıl başlattığımız hukuk reformlarını, ekonomik güven iklimini de tahkim edecek şekilde hızlandırarak sürdürüyoruz” demesi tahminimce herkesi
2019’da kamuoyuna sunulan Yargı Reformu Stratejisi 2019 belgesinde Temel hak ve özgürlüklerin korunması en öncelikli amaç olarak belirlenmiş; Hedef 1.1.’de “Hak ve özgürlüklere ilişkin standartları yükseltmek üzere mevzuat gözden geçirilecek ve gerekli değişiklikler yapılacaktır.” denilmiş bu hedefi gerçekleştirecek faaliyetlerden: (a) başlığı altında: “İfade özgürlüğüne ilişkin mevzuat ve uygulama analiz edilerek, bireylerin hak ve özgürlük alanlarını