Avukat, İSTA, Daha İyi Yargı Dernekleri Başkanı, TÜRKONFED Başkan Yardımcısı
“Yargı ve hukuktaki sorunlar ve sıkıntılar kendini enflasyon, kur baskısı, halkın fakirleşmesi gibi ekonomik sorunlar olarak da ortaya koyuyor. Aralarındaki bağlantıyı inceleyince hukukun ve ekonominin birbirinden ayrı değil, aynı paranın iki yüzü oldukları görülüyor.” 31 Mart’taki yerel seçimler için yarış gittikçe hızlanıyor, fakat halka hizmetten çok belediyelerdeki yolsuzluk pastasına sahip olma yarışına benziyor. Ekonomik kötüleşme
Devletin tepesinde oynanan oyunun sonu, epeydir beklendiği gibi oldu. Hukuka aykırı ve hükümsüz bir dizi işlem ve karardan sonra, başkan vekillerinden Bekir Bozdağ’ın başkanlık ettiği, Türkiye Büyük Millet Meclis’nin (TBMM) 30 Ocak 2024 günlü birleşiminde, ilgili tezkere okunarak, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Av. Can Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü. Can Atalay Dosyası: Olaylar ve sorumlular
Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilme şartını yüzde 50+1’den yüzde 40+1’e indirmeyi ve tek turlu olmasını önermesi, 12 Eylül’de Ulucanlar müzesinde başlattığı yeni ve sivil anayasa söylemlerindeki ana amacının 2028’de yeniden ve kolayca seçilme arzusu olduğunu biraz daha netleştiriyor. Toplam görev süresi 2023’te dolmasına rağmen en fazla iki dönem yasağını Anayasa’ya aykırı bir yorumla aşarak 3’üncü
Gölgesi cüssesinden küçük kalmış Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) önceki genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Özgür Özel karşısında genel başkanlık yarışını kaybetti. Ekrem İmamoğlu başta değişimcilerin desteklediği Özgür Özel, Kılıçdaroğlu’ndan yüzde 50 daha fazla oy alarak CHP’nin Genel Başkanı seçildi. CHP’deki değişimcilerin elde ettiği bu başarı ülkemizin sorunlarının çözümüne ve ileri bir hukuk devletine ve demokrasiye dönüşmesine
Anayasa Mahkemesi (AYM), 10 Ekim 2023 tarihinde Resmî Gazetede ilan ettiği Keser Altıntaş kararı ile makul sürede yargılanma hakkı ihlallerine ilişkin bireysel başvuruları incelemeyeceğini, düşüreceğini ilan etti. AYM Genel Kurulu 9’a karşı 3 muhalefet oyu ile verdiği 25 Temmuz tarihli kararda; yargının makul sürede yargılama yapamadığını, bu hakkın sistematik olarak ihlal edildiğini, yargı sisteminin bu
Türkiye’nin önündeki asırlık fırsat penceresini aralamayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2023 seçimlerinde muhalefeti bozguna uğratması üzerine bu pencereyi hepten kapatmak, Türkiye’yi seçimleri de adaletsiz olan bir seçimli otokrasiye dönüştürmek istiyor olabilir mi? Eldeki taslak 2022’de mi, 2021’de mi yazıldı Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 Eylül 2023 Salı günü, Ankara’da, Ulucanlar Cezaevi Müzesi’ndeki “1982 Yerine 2023 Anayasası Sempozyumu’nun” açılışında,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhalefete ve millete sunacağı yeni anayasa taslağını daha önce cumhurbaşkanlığı bürokratlarına hazırlatmış olduğunu, 12 Eylül günü, Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde Hukuk Politikaları Kurulu’nun düzenlediği çalıştayda açık etti. Fakat Erdoğan’ın söylediği “Geçen yıl önce, anayasa konusunda söyleyecek sözü olan bilim insanlarının ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı bir dizi çalıştay düzenledik. Ardından da
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç bir TÜGVA etkinliğinde “Yaptığımız çalışmalar Anayasamızda […] vesayetçi ruhu tamamen ortadan kaldıramadı. Darbecilerin yaptığı anayasadan kurtulma zamanı gelmiştir. Bunda da AK Parti olarak, Cumhur İttifakı olarak bizler inşallah öncü olmaya devam edeceğiz” demiş; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve kendisinin 1 Eylül’deki Adli Yıl açılış töreninde ve TBMM başkanı Numan Kurtulmuş’un röportajlarındaki
Seçimi kazandığı 28 Mayıs akşamı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yeni ve sivil bir Anayasa çağrısını yineledi. Bu çağrıyı Erdoğan, 16 Nisan 2017 halkoylaması öncesinde de yapmıştı ve o zaman da nihayet askerlerin yapmadığı, sivil bir Anayasa’ya Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile kavuştuğumuz söylenmişti. Şimdi onun da tam sivil olmadığı söyleniyor. Erdoğan’ın yeni Adalet Bakanı Yılmaz Tunç röportajlarında
Seçimleri kaybederek dağılan 6’lı Masada katıldığı kararları eleştiren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener; Kılıçdaroğlu’nun adaylığını önleyemediğini, Ekrem İmamoğlu’nu veya Mansur Yavaş’ı cumhurbaşkanı adaylığına ikna edemediğini söyleyerek özür diliyor. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu; “Mitinglerde 6 liderin de konuşması hataydı” diyor. Seçimden kârlı çıkan diğer 6’lı masa liderlerinin özeleştiri yapmalarına gerek yok. Cumhurbaşkanı olma