Terör konusu ülkenin en hassas meselesiyken, gündemi sarsan absürt bir öneri daha… Öyle ki, ağırlaştırılmış ömür boyu hapse mahkum edilmiş terörist başının TBMM altında konuşması gibi akıl almaz fikirlerle halkın dikkati dağıtılıyor. Bu öneriyi yapanlar, iktidar ortağı olmanın korumasıyla “ifade özgürlüğü” kullanabilirler elbette. Başkası bu ifadede bulunsa, çoktan hapiste ifade vermekteydi ve hatta niyetinin barışa
“Allah’ın cezaları kırmızı bültenle arayıp istediniz, operasyon da yaptınız. Artık ne yaptınızsa? Bize duruşmalar boyu ne izlettiniz siz, biz anlamadık. Edebimizle katıldık, size bizim gücümüz yetmez. Bizim kaybımız geri gelmez. Ancak bu ülkeye de adalet gelmez. İnanan varsa buyursun inansın, benim ne güvenim ne de inancım var…” Bu sözler Şengül Hablemitoğlu’nun. Adaletsizlik artık Türkiye’nin yeni
Aslına bakarsanız bugün yazımda bu Bayram günü haksız yere hapiste tutulduğuna inandığım kişileri hatırlatacaktım. Kimilerini şahsen tanıyorum; Osman Kavala’yı, Selahattin Demirtaş’ı, Hakan Altınay’ı, Gültan Kışanak’ı. Her birini şahsen tanımam da gerekmiyor; siyaseten ibret olsun diye hapiste tutulduğuna inandığım Gezi Davası tutukluları örneğin. Aralarından Can Atalay 14 Mayıs’ta milletvekili seçildi ama bırakılmıyor. Onlara bu Bayram gününde
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2023 seçimlerinden sonra iktidara gelmeleri halinde muhalefetin “geniş kapsamlı” bir af paketini yürürlüğe koymayı planladığını belirtti. 13 Ocak’ta sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “6 ay sonra geniş kapsamlı afların gündemimizde olduğu doğrudur,” diyen Kılıçdaroğlu, afların “ehliyet afları, sicil ve borç afları, eğitim ve denklik afları, Bağ-Kur tescil