Altılı Masa liderlerinin 15 Aralık’ta Saraçhane’de Ekrem İmamoğlu’na destek mitingi, fiilen seçim kampanyalarının başlangıcı oldu. Yüzbinden fazla insan uzun aradan sonra yapılan haksızlığı protesto etti. Saraçhane mitingi çağrısını yapan bir gün önce uyduruk bir hakaret suçlamasıyla hapis ve siyaset yasağı cezasına çarptırılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu tarafından yapılmıştı. Başta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak
Altılı Masanın Anayasa Değişikliği Önerisi komisyonu üyeleri sahnede konuşmalarını yaparken ben de bir yandan bulunduğum yerden liderleri izliyorum. İYİ Parti lideri Meral Akşener salona biraz gergin girdi. Ancak biraz sonra hemen solunda oturan Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ile küçük sohbetlerle açıldı. Salona alışıldık üzere diğer liderlerin önünde değil arkalarında giren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İYİ Parti’nin Millet İttifakındaki rolünü eleştirerek muhalefet partisini “konumunu yeniden gözden geçirmeye” ve “6’lı masayı terk etmeye” çağırmasına sert tepki gösterdi. 17 Kasım’da gazetecilerin konu ile ilgili sorusuna yanıt veren Akşener, “Milletimizin geleceğinin heba edildiği, ortaya sürüldüğü bir kumar masasında hiç olmadık. Bundan sonra da
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti Grup Toplantısı sırasında partiye katılan Mehmet Ali Çelebi’ye çocuk yapma tavsiyesi verirken kullandığı ifadeler muhalefet partilerinin ve sivil toplum örgütlerinin tepkisine sebep oldu. Erdoğan, 19 Ekim’deki AK Parti Grup toplantısı sırasında CHP’den ayrılarak önce Memleket Partisi’ne geçen, buradan istifa ettikten sonra tartışma yaratan bir açıklama ile iktidar partisine katılan
Muhalif kesimde cumhurbaşkanı adaylığı konusu zihinleri son derece meşgul etmekle birlikte bu konularla ilgili yazıp çizen, fikir bildiren kesimler üzerinde ciddi bir mahalle baskısı da oluşmuş durumda. Pek çok konunun aksine bu konu sağlıklı biçimde konuşulamıyor, süreç deliberasyondan oldukça uzak işliyor. Bu durum, muhalefete büyük zarar veriyor, gereksiz gerginliklere, kırgınlıklara ve heyecan kaybına yol açıyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İYİ Parti lideri Meral Akşener’in açtığı Abdülhamid tartışmasına en yanlış yerinden girdi. Mesela İkinci Abdülhamid’in reformcu kişiliğinden girebilirdi. Türkiye’de ilk eğitim reformunun onun zamanında başladığından, Anadolu ve Rumeli’yi softaların şiddetli tepkisine rağmen saat kuleleri ve taş mekteplerle donattığından, ilk defa kızların eğitimi için okullar açtığından da girebilirdi, 1876’da Birinci Meşrutiyet ile ilk
Altı partili muhalefet ittifakının seçimlerde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın karşısına kimi aday çıkaracağı artık ittifak içinde tartışmaları dışarı taşıran bir soruna dönüşmeye başladı. Adayın kim olacağı artık muhalefetin ekonomik krizden çıkış programının da önünde duran soruna dönüşüyor. Adayın isimlendirilmesi içinse gözler CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nda.Bunun üç temel nedeni var.Birincisi, CHP’nin ittifakın en büyük partisi olması. CHP’nin
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “Çekil, seçime gidelim” çağrısı yaptı. Çağrı, iki liderin “gündemdeki aciliyet üzerine” yaptığı olağanüstü toplantı ardından yapıldı. Görüşmenin ardından basın açıklaması yapan Kılıçdaroğlu Erdoğan’a seslendi, “ülkeyi yönetemiyorsunuz, daha fazla savurmayın, bir an önce seçime gidin, yeni bir hükümet gelsin doğru dürüst bu
Ankara’da siyaset kulisinde konuşulan yeni senaryo AK Parti ve MHP’nin önümüzdeki TBMM seçimlerine ayrı ayrı girmesi üzerine kurulu. Buna göre, Cumhurbaşkanlığı seçiminde MHP kendi adayını çıkarmayarak yine AK Parti adayı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı destekleyecek. YetkinReport’a bilgi veren siyasi kaynaklar Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli’nin seçim barajını yüzde 10’dan yüzde 7’ye düşürmek konusunda anlaştıkları beyanlarının