Deprem siyaseti de sarstı ama herhalde en çok MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sinirlerini bozdu. Dün -yine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la birlikte gittiği- Elbistan’da sıkıntılarını dile getiren depremzedeleri fena azarladı. Hazin, ibret verici bir manzaraydı. Erdoğan’ın seçim kararı arifesindeyken iktidar cephesindeki bu gerginlik eğer acılı depremzedeleri hedef almamış olsa belki anlaşılabilir. Muhalefet cephesinde ise gerilimi düşürmek için
Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 22 Şubat toplantısında Halk TV, Tele-1 ve Fox TV’ye deprem yayınları nedeniyle yayın durdurma ve para cezaları verdiği akşam Halk TV’de depremzedelere çadır ve kira yardımı için bağış toplama yayını vardı. Gün 23 Şubat’a dönerken Halk TV, Tele-1 yayınının kesilip ekranının karartılmasını da canlı olarak yayınladı. Türkiye’de basın özgürlüğüne uygulanan
Türkiye’yi sarsan, hayatları söndüren deprem silsilesi Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Tayyip Erdoğan’ı da seçim taktiğini değiştirmek zorunda bıraktı. Hem Ankara’da iktidar çevrelerinden alınan izlenim hem de Erdoğan’ın son hamle ve çıkışları Cumhurbaşkanının devletin yapacağı deprem onarım ve yeniden inşa faaliyetini AK Parti’nin seçim kampanyasına dönüştürme hazırlığında olduğunu gösteriyor. Bu taktik deprem felaketi ardından yaşanan
Kılıçdaroğlu’nun deprem isyanı ve Erdoğan’ın “defter tutma” tehdidine geleceğim. Ama önce bir gazetecilik başarısından söz etmek istiyorum. Çoğu yerde yakınlarının enkaz altından çıkarılmasını bekleyen, yardım alamayan vatandaşların, öfkelerini gerçek durumu anlatmaktan çekinen, hatta bazıları terbiyesizlik yapan TV ekiplerine nasıl yansıttığına şahit olduk. HaberTürk’ten Mehmet Akif Ersoy ise bin kelimeye değer bir habercilikle manzarayı gösterdi. Kübra
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 21 Ocak’ta Bursa’da (yine toplu açılış töreni kılığına sokulan) AK Parti mitingi vardı. Miting kamuoyunda Erdoğan’ın başarılarını anlattığı konuşmasıyla değil, “Sinan Ateş” pankartı açılması ve polise pankart açanlara müdahale emri verilmesiyle konuşuldu. Seçime bugün 110 gün kalmışken sonuncu baş ağrısı olup olmayacağını bilemeyiz ama Sinan Ateş cinayeti Erdoğan’ın son baş ağrısı. Erdoğan
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın erken seçim tarihi olarak 14 Mayıs’ı işaret ettiği 18 Ocak konuşmasını izlerken daha önce AK Parti grubunu bu kadar coşturan, asabiyet ve heyecanı bu kadar yüksek bir konuşmasını daha hatırladım: “Abdullah Gül kardeşimizi” 2007 Cumhurbaşkanı adayı ilan ettiği konuşmasıydı. Demokrat Parti’nin Adnan Menderes’in 14 Mayıs 1950 seçiminde CHP’yi devirerek iktidar olurken “Yeter!
Türkiye’nin kritik 2023 seçimine giderken yaşadığı çelişkiler arasında Anayasaya uygun politika ile Almanca “ilkelere değil, koşullara uygun politika” anlamında kullanılan “realpolitik” arasındaki uçurum da bulunuyor. Bu durum kendisini en çok Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden aday olup olamayacağı konusunda gösteriyor. Muhalefet liderleri Erdoğan’ın adaylığı konusunu, hukukçuların uyarısına rağmen “Yirmi yıllık iktidar
Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Tayyip Erdoğan’ın 9 Ocak’ta yeni Fırtına obüslerinin teslim töreninde yaptığı konuşmanın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldığı bölümünde generaller tarafından alkışlanmasına yeni bir tartışma başlattı. Erdoğan BMC ve Katar hisseleriyle gündeme gelen tank-palet fabrikasında Kılıçdaroğlu’nu “Sıradan işletme devir işlemini çarpıtarak sermaye düşmanlığı” yaparken “Amerika’dan İngiltere’ye, oradan Almanya’ya kapı kapı” dolaşıp
Dünyada örnekleri görülen yeni bir aşırı sağ taktiği, dikta heveslilerinin seçimi kaybedince orduyu darbeye çağırmak dahil iktidarı ellerinden bırakmamak için her kirli taktiğe başvurabileceklerini gösteriyor. Bundan tam iki sene önce, seçimi kaybeden ABD Başkanı Donald Trump’ın görevi Joe Biden’a devretmesine günler kala 6 Ocak 2021’da Kongre binası, Trump yanlısı aşırı sağcı milislerce basılmış, Trump’ın seçim
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2023 seçimlerinde yeniden aday olabilir mi? AK Partililer elbette olabilir düşüncesinde iken Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu; “Erdoğan’ın adaylığı için özel bir tartışma yapmayacağız. Aday olmak istiyorsa buyursun gelsin” diyor. Murat Yetkin’in “Milyonluk” dediği bu soru hukukçuları ve kanaat önderlerini yoğun bir şekilde meşgul ediyor. Tartışmaların çoğu “Sayın