Teknoloji stratejisti - Yazar
Bugüne FreeWeb Turkey sitesinde yayınlanan bir veri sızıntısı haberi ile başladık. Türkiye’de ikamet eden herkesin tüm kişisel verilerinin bir internet sitesinde açıktan yayımlandığı haberi herkesi harekete geçirdi. e-Mail hesabı ile kayıt olunan, “Sorgu Paneli” isimli bir sitede Türkiye’de yaşayan herkesin TC kimlik bilgisi, açık adresleri, telefon numaraları, banka hesap bilgileri ve adresi ücretsiz üyelik ile,
Hepimize, her yerden mesajlar yağıyor. Hemen hepsinde AKP iktidarının yarattığı dünyanın karanlık bir parçası anlatılıyor. Öyle çoklar ki, örneğin ekonomist Dr.Murat Kubilay ekonominin ne durumda olduğunu anlatmış (üzerine tıklayarak lütfen bu bilgi selinin tamamını okuyun): 1- Finansal bağımsızlığımızı yitirmemize neden olan AKP'nin ülkemizi düşürdüğü durum bugün tarihi bir noktaya ulaştı. Merkez Bankası net rezervleri EKSİ
2007-2023 arasında rakam olarak söylersek, nüfusumuzun 14,6 milyon artmasına karşılık, seçmen sayımız 21,4 milyon artmış. Yani 16 yılda 6,7 milyon fark var. Başka deyişle, toplam seçmen sayısının yüzde 10,5’u. Bu yüksek farkın nedenini acaba bize YSK, partiler ya da nüfus işlerinden birileri açıklayabilir mi? Çok merak ettik ve çözemedik. Ben konuyla ekim ayından bu yana
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerinin ardından özellikle sosyal medyada sayım işlemlerinde hile olduğuna dair pek çok mesaj dönüyor. Bu iddiaları ve CHP’nin seçim sitesi “sts.chp.org.tr” ile ilgili tartışmaları CHP örgütüne sorduk. Aldığımız cevaplara beraber bakalım; Öncelikle görmeyenler olabilir, hep birlikte milletvekilliği seçimine dair bir tutanağın neye benzediğine bakalım; Bu tutanak, Bursa Osmangazi İlçesinden bir
Bütün gün sosyal medyada, hemen hemen herkesin “seçimde hile” teorileri yazdığını gördük. Aslında “hile teorileri” yazan insanların çoğu, kötü niyetle yapmıyor. Ama eminim, oralarda birileri de, bu ateşi harlıyor. Çünkü bu hile teorileri herkesi kızdırmak, küstürmek ve/veya umutsuzlandırmak için iyi bir yol. Birileri muhtemelen şöyle diyor; “En üstün savaş sanatı, düşmanı savaşmadan boyun eğdirmektir.” (Sun
Diyelim ki; bilgisayarınızı veya akıllı telefonunuzu açıyorsunuz ve her zaman alışkanlığınız olan bir haber sitesi ya da sosyal medyaya giriş yapmak istiyorsunuz. Web adresini yazıyorsunuz, ancak hedefinize yönlendirilmek yerine, boşlukla ya da o siteye girmenizin engellendiğini bildiren bir sayfayla karşılaşıyorsunuz. Olur mu? İnternet altyapımızın eksik olması yetmiyormuş gibi, bir de mevcut altyapıya bant daraltma, erişim
Deep Fake, makine öğrenme teknolojisi üzerine kurulu; yani kişilerin önceki videolarındaki mimikleri ve özellikle ağız hareketleri takip edilerek, görüntü oluşturuluyor. Deep Fake (Derin Sahtekarlık) 2019 yılında Stanford Mühendisleri tarafından eğlence sektörüne yönelik olarak geliştirilen bir teknolojidir. Örnek olarak; montaj sırasında, bozuk çıkan bir konuşma, yeniden çekim yapmadan düzeltebilir hale geliyor. Gerçi görüntü manipülasyonu, görüntülemenin kendisi
Naci Görür, 2018’den beri Kahramanmaraş depremi konusunda uyarı yapıyor. Ben de 2010’dan beri telekom altyapısının ne kadar kırılgan olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Anlaşılmadığını şimdi yeniden görüyoruz. Telekom altyapısı kırılgan çünkü gördüğümüz manzara şu ; “tasarruf adı altında uydurma gerekçeyle” altyapının çoklu olması engelleniyor. Bunun temel nedeninin Türk Telekom’un altyapıda tekel kalmasını sağlamak olduğu anlaşılıyor. Belki biraz
Telekomünikasyon alanında 20 yıldır palavra ve engelleme duyuyoruz. Geçen hafta katıldığım bir toplantıda 3 operatörün yetkilileri aynı şekilde masallar anlattılar. Ama sonucu görüyorsunuz. Hükümet, Elon Musk’ın ilk dakikalarda yaptığı yardım teklifini “bizim Türksat’ımız var, Starlink’e ihtiyaç yok” diyerek reddetti. Ama bölgeden mesaj atan futbolcu Gökhan Naz’ın mesajından ya da bölgeye giden İsmail Saymaz’dan ve diğerlerinden
Bu sabah, deprem bölgesinde olalım ya da olmayalım, hepimiz büyük bir üzüntü ile uyandık. Kahramanmaraş Pazarcık merkezli ama toplam 11 ili –Hatay, Kilis, Gaziantep, Osmaniye, Sanlı Urfa, Adıyaman, Diyarbakır, Malatya ve Adana’yı da– etkileyen deprem sonrası yine hep birlikte düşündük; bu depremlerin zararlarını daha aza indiremez miydik? Sayısını bilemediğimiz ama çok sayıda olduğu sanılan insan