Daha birkaç saat önce Yeniden Refah Partisi, AK Parti’yle görüşmeleri sonucu seçimlerde Cumhur İttifakını desteklemeyi reddetmişti. Fatih Erbakan, sadece destek vermemekle kalmamış Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a karşı cumhurbaşkanlığı adaylığını da ilan etmişti. AK Parti bir şeyler yapmalıydı. Daha önce Erdoğan’ın kabineye yeniden katılma teklifini reddetmiş olan önceki Hazine Bakanlarından Mehmet Şimşek’in böyle bir günde AK Parti’ye
Türkiye’de Siyasal İslam’ı hem düşünsel hem de duygu dünyası bakımından şekillendiren tek bir isim sayılacak olsa, o da Necip Fazıl Kısakürek’tir. Cumhuriyete, devrimlere ve daha da önemlisi Mustafa Kemal Atatürk’e yapamadığı eleştiriyi İsmet İnönü’ye karşı inşa ettiği nefret üzerinden kurucu kadroya yöneltir Kısakürek. Ancak her İslamcı düşünür ve yazarda olduğu gibi onun da aşamadığı bir
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu HDP eş başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile 20 Mart’ta TBMM’de bir araya geldi. Genel başkanların ortak mesajı Kürt sorununun çözümünde TBMM’yi işaret etmeleri oldu. CHP Lideri ve cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu HDP eş başkanları ile 20 Mart’ta Meclis’te bir toplantı gerçekleştirdi. Olumlu bir havada
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin ilk bor karbür üretim tesisi açılışında yaptığı konuşmanın ardından pek çok medya kuruluşu Erdoğan’ın konuşmasında kullanmadığı cümleyi haber sitesinde manşete taşıdı. 10Haber.net sitesinin “Bir Medya Komedisi” başlığı ile verdiği habere göre, Erdoğan’ın 19 Mart’ta Bandırma Eti Maden Bor Karbür Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmasında yer vermediği “Dünyada söz sahibi ülkeler
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından düzenlenen “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” 15 Mart günü İzmir’de başladı. Kongre 21 Mart’a kadar devam edecek. [1] “Yeniliğe Davet” başlığıyla yapılan İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin 19 Mart’taki beşinci gününde Yüksek İstişare Kurulu üçüncü ve son kez toplanarak 21 Mart’ta tüm Türkiye ve dünyaya duyurulacak sonuç bildirgesinin
Seçimlerde ibrenin bu hafta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dan yana dönme ihtimali güçleniyor. Bunun birkaç işareti son birkaç günde ortaya çıkmaya başladı. Anketlerden söz etmiyorum. Hâlâ “Ankete inanma ama anketsiz kalma” aşamasındayım. İbrenin Kılıçdaroğlu’na dönme ihtimali İbrenin Kılıçdaroğlu’dan yana dönme ihtimali en fazla HDP öncülüğünde kurulan Emek ve Özgürlük İttifakının Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakına vereceği destek
Amerikan bankası Silicon Valley Bank’in geçen hafta batmasının ardından piyasalarda yaşanan güvensizlik, yatırım stratejileri ve müşterileri sebebiyle uzun süredir eleştirilere hedef olan İsviçre Bankası Credit Suisse’i de batmanın eşiğine getirdi. Ardarda gelen bu çöküşler yeni bir küresel kriz endişesini alevlendirerek finansal piyasalarda paniğe sebep oldu. ABD Başkanı Joe Biden Silicon Valley Bank’teki bütün hesapların federal
Özlem Zengin ve Türkan Elçi son günlerde duruşları nedeniyle, kendi sosyal ve siyasi çevreleri tarafından sosyal medyada linç girişimine hedef olan iki kadın siyasetçi. İki ayrı mahalleden, iki ayrı nedenle ama neredeyse aynı sözcük ve ithamlarla sosyal linç girişimiyle karşı karşıyalar ve savunmaları da neredeyse aynı. İkisi de eleştirilmekten değil, kendilerine yönelik eleştirilerin hakaret ve
Hatırlarsınız eminim: 9 Eylül 2009 günü, 8 kadın işçi, evleri ile vedalaşarak yola çıktılar. Özlem, Naciye, Bircan, Nebahat, Altun, Nuriye, Güldane ve Fikriye… Yük taşımak için üretilen ancak personel servisine dönüştürülen minibüste cam yoktu. Tehlikeyi farkedemediler bile. İstanbul’u aniden etkisi altına alan yağmur ve ardından oluşan sel felaketi bu kadınların da canavarı oldu. Diğer 30’u
Tam bir asır önce yaklaşık bu günlerde İzmir’de heyecanlı bir telaş vardı. Gazi Mustafa Kemal’in düzenlediği İzmir İktisat Kongresi toplanıyordu. Kongrede çiftçi, işçi, tüccar el ele henüz kurulmamış Türkiye Cumhuriyeti’nin yol haritası çizecekti. Atatürk’ün bizzat kendisi tarafından konan hedef netti: “Gerçek bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlıktan geçer!” Atatürk tam yüzyıl önce Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından aylar önce