Mayıs seçimlerinin kaybedilmesinin ardından iç çatışmalarla boğuşan muhalefet kanadının yerel seçimler için ne tür stratejiler belirleyeceği hem CHP hem de İYİ Parti’de tartışmaları körükledi. İYİ Parti’de yerel seçimler için AK Parti ve MHP ile ittifak yapılabileceği olasılığı değerlendirilirken; CHP içindeki “değişim” tartışmalarında ön plana çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun liderlik adaylığı ile belediye
Bu ülkenin bölünmeleri, arzuları, hayalleri ve bütün bunlara bir biçimde bağlı oy verme biçimleri seküler-muhafazakâr çatışmasına sıkıştırılamayacak kadar karmaşık. Bu karmaşıklığı siyaset basit ve anlaşılır kimliklere ve/veya çıkarlara indirgeyip oradan bir dil kuruyor çoğu zaman. O karmaşık arzu, hayal ve çıkarlara sahip gerçek insanlara seçmen adı verip, sonra onu bir toplamın içindeki bir rakama indirgeyip
AK Parti İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş 7 Haziran’da yapılan oylamayla TBMM Başkanı seçildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan son beş yıldır Başkanvekili sıfatıyla AK Parti’yi emanet ettiği Kurtulmuş’a Meclis Başkanlığını da emanet etmiş oldu. Kurtulmuş’un üçüncü turda AK Parti ve MHP oylarıyla Meclis Başkanı seçilmesi, yeni dönemde tanık olabileceğimiz yeni ittifak, işbirliği, hatta transfer senaryoları ve aynı
Her seçim sonrası olduğu gibi bir keşmekeş aldı yürüdü. Her kafadan bir ses çıkıyor. Bir kısmı muhalefetin yenilgisinin nedenlerini araştırıyor, sorumlular buluyor, istifalarını istiyor. Diğer mahalle ise galibiyetin nemasının nasıl paylaşılacağını tartışıyor, yeni bakanlar kurulunda kimlerin yer alacağı konusunda isimler uçuşuyor. İki adım geri çekilip daha sakin bir kafayla durum değerlendirmek istendiğinde insanın gözünün önüne
Eriyen orta sınıf sorun ve soruları demem gerekirdi. Geçenlerde otomotiv sektöründen yetkililerle konuşuyordum. Ürün çeşitlerini yeniden düzenliyorlarmış; artık ya asgari güvenlik gereklerini karşılayan “fakirleşen” orta sınıf için ya da AK Parti nimetleriyle sınıf atlayıp zenginleşenler için lüks üretim yapmaya karar vermişler. Hani her fırsatta “göster telefonunu” diye çemkiren AK trollerin “bak, geçim sıkıntısı yok” diye
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Cumhur İttifakındaki yeni ortakları her gün hukuk, demokrasi, akıl ve vicdana uymayan yeni bir icat çıkarıyorlar. Eskiden de böyleydiler belki ama Cumhurbaşkanımız onları gözümüze sokana kadar görmüyorduk; ne olduklarını şimdi daha iyi görüyoruz. Demokrasi ve hukuka bakışlarındaki arıza kendini en çok kadın hakları ve kadın-erkek eşitliğine bakışlarında gösteriyor. Ama sadece o değil.
14 Mayıs seçimlerine 33 gün kala, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 11 Nisan’da Ankara’da düzenlenen etkinlikle partisinin seçim beyannamesini tantıttı. Sakin geçen etkinlikte ön plana çıkan ise AK Parti’nin seçim vaatlerinin muhalefet partilerinin önerilerine olan benzerliği, ekonomik ve sosyal itirazların görmezden gelinemediği ve Erdoğan’ın geçmiş başarılara yaptığı vurgu oldu. AK Parti
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan 14 Mayıs seçimlerine 34 gün kala partisinin seçim beyannamesini Ankara’da düzenlenen tanıtım etkinliği ile açıkladı. “Doğru zaman, doğru adam,” sloganı altında hazırlanan seçim kampanyası ve seçim beyannamesini tanıtan Erdoğan, AK Parti’nin 21 yıllık iktidarındaki hizmetlerine vurgu yaparak, söylemini Türkiye Yüzyılı projesi ve muhalefetin yetersizliği üzerine kurdu.