Kadir Has Üniversitesi’nin her yıl hazırladığı Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması bu yıl da akut bir kafa karışıklığı tablosu çiziyordu ve hayli şaşırtıcı ya da bana göre açıklanması zor verilerle doluydu. Örneğin giderek milliyetçi söylemin başat konularından birisi haline gelen göçmenler konusunda rakamlar hayli şaşırtıcı. 2019 yılında mevcudiyetleri yüzde 67,7 tarafından memnuniyetsizlik sebebi olarak görülen
ABD Başkanı Joe Biden’ın 10-16 Haziran’daki Avrupa turunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan başka iki ülke lideriyle daha ikili görüşmesi olduğu açıklandı. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre, bunlar İngiltere Başbakanı Boris Johnson ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. Ve bir de NATO zirvesiyle ABD-Avrupa Birliği zirvesi var; onlar ikili değil, kurumsal, malum. Yani Biden’ın seçilmesi ardından denizaşırı
“Yaptığı açıklamalar ilişkilerimize ilave ek yük getirse de”, her şeye rağmen Başkanı Joe Biden ile Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir dönemin arayışında olduğu sözleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a ait. Erdoğan’ın 26 Mayıs’ta önde gelen 20 Amerikan şirketinin yöneticileriyle yapılan video-konferans sırasında söylendi.Toplantı, Türkiye’nin yeni ABD Büyükelçisi Murat Mercan ile ABD Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Myron Brilliant’ın girişimleriyle
Günümüzde yaşadığımız olaylar devletlerin yaptıklarının yanlarında kar kaldığını göstermekte. İsrail’in son saldırıları, dünya ne derse desin, ne kadar bağrılıp çağırılsa da hiç kimsenin Filistinlilere yönelik darbe ve yıkıma devam edilmesinin engelleyemeyeceğini gösterdi. İsrail’i en azından yavaşlatabilecek tek ülke Amerika Birleşik Devletleri olayları seyretmeyi tercih ediyor. Hamas, İsrail’i yok etmeye kararlı bir terör örgütü olarak kabul
Geçtiğimiz Cuma, 7 Mayıs günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Mayıs ayı rotasyon başkanı olan Çin Halk Cumhuriyeti, daimi ve geçici üyeleri özel gündemle topladı. Konu, BM merkezli uluslararası sistemin ve çok taraflılığın nasıl sürdürülebilir olduğunu irdelemekti. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin başkanlık ettiği toplantıda ABD yönetimine net bir başkaldırı vardı.Wang Yi, “Ülkeler, birbirlerine karşı zorbalık
Çin’in Ankara Büyükelçiliği 7 Mayıs tarihi itibarıyla Türkiye’ye 26 milyon doz Sinovac aşısı teslim ettiklerini açıkladı. YetkinReport’un sorularına isimlerinin saklı kalması kaydıyla yanıt veren Çin büyükelçilik kaynakları aşı teslimatında “yavaşlama” olduğunu kabul ederken, yavaşlamanın kasıtlı olmadığını, “siyasi bir nedene de dayanmadığını” söylediler.CHP Sözcüsü Faik Öztrak, 7 Mayıs’ta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya, daha önce, 600 milyon
Pandemi sonrasında yeni ve beklentilerimizi karşılayacak bir dünya düzeni ortaya çıkacak mı? Bence çıkmayacak. Aksine, dünya, tekrar bir soğuk savaşla karşı karşıya kalacak gibi görünüyor.Bu soğuk savaşın mahiyeti de farklı olacak. Kısacası, hiç hazır olmadığımız bir düzene girmenin arifesinde olduğumuzu söyleyebiliriz. Yeni soğuk savaşın bir tarafında ABD ve AB, diğer tarafında ise Çin ve Rusya var.
Pandemi tüm dünyayı üçüncü bir dalgayla vururken, bir senelik bir yorgunluğun ardından hayatımızın belki de en zor dönemlerinden birini yaşıyoruz. Öte yandan, pandemi ile geçen yaklaşık bir senenin sonunda bilim insanları veriyi daha detaylı analiz edebilme ve pandemiyi daha yakından tanıma imkanları buluyorlar. Türkiye pandemi başında görece daha başarılı bir performans sergiledi. Benzer tedbirler alan ülkelere
Matruşka, malum bir Rus oyuncağı. Rus folklorunun en canlı renklerini yansıtan tahta bir bebek. Ortadan ikiye ayrılıyor, içinden aynı şekilde bir bebek daha çıkıyor. Onu da açıyorsunuz, bir bebek daha; sayıları 7’ye kadar çıkabiliyor, sonunda artık açılmayan tek parça matruşka bebeğine ulaşıyorsunuz. Ona ulaşana dek çaba harcamanız, bir önce açtığınız bebek ne kadar göze hoş