Ana muhalefet CHP Genel Başkanı Özgür Özel 24 Mart’ta Saraçhane mitinglerini yayınlamayan bazı medya kuruluşlarına ve bağlı markalara karşı boykot çağrısını 29 Mart’ta Maltepe mitinginde genişletti. “Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nu, Özgürlük Mitingi meydanını görmeyenlere yüzümüzü dönüyoruz. Boykot listesinden çıkana kadar […] bize ihanet eden [yayın kuruluşlarına] […] reklam verenlerin ürünlerini almıyoruz” diyen Özel’in çağrısı sosyal
İki yüz yıla hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü çabamızda gün itibarıyla geldiğimiz yeri anlatacak en ciddiyetsiz, en traji-komik örnek belki de alışveriş boykotunun da soruşturma konusu yapılması oldu. Nobel ödüllü romancımız Orhan Pamuk 27 Mart’ta birkaç Avrupa gazetesiyle birlikte T24’te yayınlanan yazısında “Sınırlı demokrasi de halkın en çok sevdiği ve gelecek seçimde en çok oyu
AK Parti-MHP Cumhur ittifakının, PKK’yı silahsızlandırma planı tutmazsa ne yapacağı, yani B-planı az çok belli olmaya başladı: başarısızlığı CHP’ye yıkmak. Sanki İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşları 19 Mart sabahı sansasyonel bir şekilde gözaltına alınmasaydı da CHP meydanlara inecekmiş gibi, bunu “Terörsüz Türkiye” hedefine “sabotaj girişimi” haline getirmek. Bu senaryoyu son birkaç gündür MHP’nin
18 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptaliyle başlayan siyasi kriz ciddi bir kırılma yarattı. Bu süreci başta demokratik gerileme, yargının siyasallaşması ve toplumsal hareketler olmak üzere pek çok başlık altında hiç şüphe yok ki uzun süre inceleyeceğiz, tartışacağız ve anlamaya çalışacağız. Bunu hakkınca yapabilmek için belki henüz erken, çünkü sarsıntı çok taze