Gazeteci-Yazar
Bahçeli, Arınç’tan sonra şimdi de Kılıçdaroğlu’nun başını istiyor Erdoğan’dan. MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan Arınç’ı “ahmak” diyerek göndermesini istediği 24 Kasım konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da “acilen” hapse attırmasını istedi. MHP yönetiminde İYİ Parti lideri Meral Akşener’i de yargı yoluyla Meclis dışına atma çabaları öteden beri biliniyor. Erdoğan hukuk, ekonomi ve siyaset
Bülent Arınç, a founding member of Erdoğan’s ruling Justice and Development Party (AKP), wants to meet with him before deciding on whether he will resign. We found through Murat Çelik’s reporting. Let’s recall; President Tayyip Erdogan had made promises of reform after his son-in-law Berat Albayrak left the Ministry of Treasury and Finance. When Bülent
Arınç, Erdoğan ile görüşmek istiyormuş, ondan sonra karar verecekmiş istifa edip etmeyeceğine. Murat Çelik’in haberiyle öğrendik. Hatırlayalım; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan damadı Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığını bırakması ardından “reform” sözü vermişti. Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi Bülent Arınç da işi Kavala ve Demirtaş’ın yargılanmasına getirince Erdoğan tepki göstermişti.Aynı akşam gazeteci İsmail Saymaz, üst
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bir yandan AK Parti İl Kongrelerinde partililerine “Nerede o eski alkış tufanı” diye sitem ederken diğer yandan cümle arasında “kendimizi Avrupa’da görüyoruz” lafını sıkıştırması boşuna değil. On gün sürecek Aralık Fırtınası yaklaşıyor. Haftaya bugün, 1 Aralık 2020’da NATO Dışişleri Bakanları toplantısı var, iki gün sürecek. 10 -11 Aralık’ta da Avrupa Birliği Konseyi
President Tayyip Erdoğan’s greatest talent in politics is that he is a master of survival. Even in the most difficult situations, he has managed to stand on his feet, always knowing who and what to sacrifice. Because he has only one goal in politics, everything else is just a detail for him as long as
Tek parti iktidarı döneminde, 1944’te Ankara Valisi Nevzat Tandoğan’a atfedilen sözdür: “Milliyetçilik lâzımsa bunu biz yaparız. Komünizm gerekirse onu da biz getiririz.” Benzetmek gibi olmasın, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 17 Kasım konuşmasını dinlerken Tandoğan aklıma geldi. Hayır kovid önlemleri nedeniyle değil, reform konusunda söyledikleri nedeniyle. Erdoğan adeta “Muhalefet lazımsa, onu da biz yaparız, muhalefet partilerine ne?”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında bugün (17 Kasım) toplanacak Bakanlar Kurulundan koronavirüs Covid-19 salgınına karşı daha sert önlemlerin görüşülmesi bekleniyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca 16 Kasım’daki Bilim Danışma Kurulu toplantısı ardından, sağlıkçıların uzun süredir ısrarlı olduğu “somut tedbirlerin hayata geçirilmesinin” hükümete önerilmesi kararı alındığını söyledi. Bu gelişme üzerine konuşan Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Dr.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan “hukuk, ekonomi ve demokraside” yeni bir reform dalgası başlatacağını ilan etti. Seçim olmadı, yönetim değişmedi ama “yeni reform dalgası” neden gerekiyor? Yanıtı ağırlıkla ekonominin gidişinde yatıyor. Muhalefet liderleri bunun bir manevra olduğunu iddia ediyorlar. Muhalefete göre Erdoğan, damadı Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığını bırakması ardından ekonomideki hasarı atlatmak amacıyla göstermelik önlemleri
“Acı reçeteden” söz etmesi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonomi politikasının yanlış olduğunun, başına damadı Berat Albayrak’ı getirerek daha büyük bir yanlış yaptığının kabulüdür. “Acı reçete” ifadesinin, kamu harcamalarının azaltılması, ücret artışlarının frenlenmesi anlamına geldiğini herkes biliyor. Bir başka boyutu da “dev yatırımlara” ayrılacak paranın kesilmesi gereği. Kesintinin en azından bir kısmının da koronavirüs Covid-19 salgını nedeniyle
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 2002’den bu yana süren iktidarında bir tek şeyi hiç yapmamıştı. Muhalefetin ısrarla yüklendiği bir bakanını asla tartışmalar sıcakken feda etmemişti. Bunun ilk örneği Hazine ve Maliye Bakanı damadı Berat Albayrak oldu. Üstelik daha birkaç ay önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu istifa ettiğinde “Gitme, sana ihtiyacım var” diye kalmaya ikna etmiş olduğu halde.Bu








