Gazeteci-Yazar
AK Parti’nin 23 Şubat 8’inci Olağan Genel Kurulunda en öne çıkan mesajlardan biri, “Yeni Türkiye’ye alışmak zorundasınız” oldu. Erdoğan bu sözü daha önce TÜSİAD yönetimine söylemişti ve kongre konuşmasında da ismini vermeden TÜSİAD’dan bahsederken kullandı ama konuşmanın bütünlüğü içinde değerlendirildiğinde tüm muhalif kesimlere hitaben kullandığı anlaşılıyor. Devamında kullandığı “kayıt dışı siyasete dönemi kapandı” sözüyse siyasete
Ekrem İmamoğlu CHP’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı için başvurusunu yaptı. Mansur Yavaş’ın katılmayacağı bu seçim zaten baştan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan karşısında adaylığını ilan ederek İmamoğlu’nun her gün bir yenisi açılan soruşturma ve davalara karşı koruma sağlamayı da amaçlıyor. Oysa son gelişmeler bu adaylığın AK Parti iktidarı ve yargı açısından pek bir caydırıcılığı olmayacağını gösteriyor. Dünyada ve Türkiye’de
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 19 Şubat AK Parti Grubunda “Haddinizi bileceksiniz” çıkışından birkaç saat sonra polis tarafından gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Aras hakkında zaten 13 Şubat’taki TÜSİAD Genel Kurulundaki konuşması nedeniyle açılmış bir soruşturma vardı. Başsavcılık Erdoğan’ın konuşmasını takiben -sorsanız Erdoğan’dan bağımsız bir değerlendirmeyle-
Son durumu şöyle özetleyelim: 18 Şubat’ta ABD ve Rusya Dışişleri Bakanları Suudi Arabistan’da Ukrayna’yı çağırmadan Ukrayna savaşını konuşurlarken Ukrayna Cumhurbaşkanı Ankara’da Türk Cumhurbaşkanında teselli arıyordu. Avrupa Birliği de masada yoktu, o konuya geleceğiz. ABD’nin yeni ABD Başkanı Donald Trump, bu toplantıdan kısa süre sonra Florida’daki malikanesinde gazetecilere Ukraynalıların “Davet edilmedik” yakınması üzerine “Üç yıldır durdunuz”
Bazı olguları anlatmak için cümleyi, aynı bilgilerle başka türlü kurduğunuzda zihninizde bambaşka bir pencere açılıyor. Örneğin cümleyi “Rus Büyükelçi, ABD Büyükelçiliğinin karşı kaldırımında Türk polis tarafından öldürüldü” diye kurduğunuzda 2016’daki Karlov suikastına bambaşka açılardan bakmaya başlıyorsunuz. Başlıkta yer alan “Yurtdışına çıkması yasak TBMM yöneticisi Irak’ta” tanımını “MHP’nin Öcalan Açılımı çerçevesinde Erbil’de temaslar yürüten DEM Partili
ABD’de Donald Trump’ın yeniden Başkan seçilmesi ardından Rusya ile beklenen yakınlaşma ve Avrupa Birliği ile beklenen uzaklaşma beklenenden çok daha hızla ilerlemeye başladı. Bunun son ve en saklanması mümkün olmayan göstergesi Münih Güvenlik Konferansı (MSC) Başkanı Christoph Heusgen’in 16 Şubat’taki kapanış toplantısını gözyaşları içinde bitirmesi oldu. Heusgen, “(ABD) Başkan Yardımcısı JD Vance’in (14 Şubat) Cuma
Yarın ne olur bilemem ama gün itibarıyla görünen, DEM Parti’nin AK Parti ve MHP’nin kurduğu Cumhur İttifakına yeni üye adayı olduğu. DEM’in son Parti Meclisi bildirisi ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Güney Asya temaslarından dönerken söylediklerini üst üste koyduğumuzda gün itibarıyla görünmeye başlayan formülün de “Öcalan tecritinin kaldırılması, artı Kürtçe eğitim eşittir Erdoğan’a ömür boyu başkanlık
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’ye el koyup Filistinlileri sürgüne gönderme çıkışına günler sonra ilk kez doğrudan Trump’ı ismen anarak sert tepki göstererek bir haftadan fazladır doğrudan eleştirmeme dikkatiyle tuttuğu Trump orucunu bozmuş oldu. Erdoğan 13 Şubat’ta Endonezya’nın Narasi TV kanalında gazeteci Najwa Shihab’ın Mata Najwa programında sorularını yanıtlayan Erdoğan, “Trump’ın Netanyahu denilen
ABD Başkanı Donald Trump’ın 12 Şubat’ta Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’le 90 dakikalık bir telefon görüşmesi yaptı. Asıl konusu Ukrayna olan görüşme ardından iki liderin muhtemelen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın davetlisi olarak Riyad’da yüz yüze de görüşeceği açıklandı. Bu kez Kremlin tarafından da doğrulanan görüşmeden çıkan birkaç sonuç var. Ver kurtul denilen.. Trump’ın
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’ı doğrudan eleştirmeme orucu devam ediyor. Üstelik birbiri ardına gelen, özellikle de Erdoğan’ı normal koşullar altında çok rahatsız etmesi gereken İsrail ve Filistin odaklı gelişmeler karşısında adeta Trump orucu tutuyor. Demek ki koşullar normal değil. Düşünsenize, Joe Biden döneminde dört yıl Beyaz Saray’a -defalarca davet beklediğini söylemesine rağmen adım









