Gazeteci-Yazar
CHP 2023 başından bu yana sadece kendi seçmenine değil Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan iktidarına artık yeter diyen seçmene yaşattığı hayal kırıklığının bedelini 31 Mart’ta ağır ödeyebilir. Bugün AK Parti adayı Murat Kurum’un siyaset deneyimsizliğinden kaynaklanan eksikliklerine ve gaflarına rağmen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kaybetme ihtimali konuşuluyorsa, bu sadece AK Parti ve MHP değil aynı zamanda hemen
Türk lirası ABD doları karşısında 11 Mart Pazartesi günü rekor seviyeye düştü; 1 dolar bir ara 32 lirayı geçti. Aynı şekilde İngiliz Sterlini 41, Avro ise 35 lirayı aştı ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in tepki vermesine yol açtı. Bunun görünür bir gerekçesi yoktu. Örneğin, Türkiye’nin dış ilişkilerinde, özellikle ABD ile bir çatışma ortamı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 8 Mart’ta Vaşington’da ABD’li karşıtı Antony Blinken ile görüşmesi ve diğer temaları ardından düzenlediği basın toplantısında “Pozitif bir gündemle yeni bir sayfa açarak yolumuza devam etme imkânı var” dedi. Türkiye-ABD ilişkileri “mazisi olan” bir ilişkiydi, “Geçmişte pek çok krizler” yaşamıştı ve o “krizleri yönetme” konusunda da iki ülke arasında bir “hafıza
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Ömür boyu sürecek” bir iktidarın peşinde olduğu sorusunu sormanın zamanı geldi. Hayır, sadece AK Parti seçim kampanyasının sıcak günlerinde “Bu benim son seçimim” demesi nedeniyle değil. Bu Erdoğan’ın seçmenlerinin vicdanına ilk “Bu seçim son seçimim” deyişi de değildi, böylelikle kendisinden sonra “acı günlerin yakında” olduğunu ima edişi de. Erdoğan’ın ömür boyu
İYİ Parti 31 Mart seçimlerinde Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olabilir. Ayrıntısına birazdan gireceğim ama önce o konuyla da teğet bağlantılı olarak Kürt seçmen üzerinden oynanan “faullü siyaset” konusu üzerinde durmak istiyorum. Kürt seçmen üzerinden faullü siyasetin son örneğini CHP’nin Afyon Belediye Başkan adayı Burcu Köksal’ın, seçildiği takdirde belediye kapılarının DEM Parti dışında herkese açık
Son günlerde seçim öncesi havayı koklayıp seçim sonrasında yatırım ortamını kestirmek isteyen yabancı yatırımcılar Türkiye’ye gelip yetkililer ve ilgililerle görüşmeler yapıyor. Bunlardan bir kısmıyla görüşüp bilgi almak imkanım oldu. Aslında neleri merak ettiklerini öğrendim demek daha doğru olur. Çünkü oturmuş kanılarından çok soruları olduğunu gözlemledim. Bunları paylaşacağım ama neticede hepsinin dönüp dolaşıp bakacağı ölçünün aynı
AK Parti Ankara’da havlu atmak üzere. Bu kanıya varmamın üç nedeni var. Mansur Yavaş etkisini biraz sonraya bırakarak önce daha güncel olan diğer ikisini söyleyeyim. Biri, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 5 Mart’ta Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve halen AK Partili Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’a destek için ilçeyi ziyareti. Haberi alınca aklıma ilk
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Türkiye-ABD Stratejik Diyalog Mekanizma toplantıları çerçevesinde Amerikalı karşıtı Antony Blinken ile görüşmek üzere Vaşington’a gideceğini duyurmuş ancak Dışişlerinin 7-8 Mart tarihini henüz doğrulamadığını daha önce aktarmıştık. Diplomatik kaynaklar dün de tarihini de doğruladı. Bu arada bir gelişme daha meydana geldi. İstihbarat kaynakları MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın da CIA Başkanı William Burns
Ortalığı sarsan ifşaat, 1 Mart günü, Rus muhalif Aleksey Navalni’nin Moskova’da bir protesto gösterisine dönüşen cenaze töreninden birkaç saat sonra Rus kamu yayıncısı Russia Today’in Genel Yayın Yönetmeni Margarita Simonyan tarafından yapıldı. Simonyan, üst düzey dört Alman subayın konuşma kayıtları olduğu iddiasıyla bir ses kaydı yayınladı. 38 dakikalık ses kaydında Alman subayların Ukrayna’ya sevk edecekleri
AK Parti’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum şimdiden sosyal medyada siyasi mizah ya da siyasi gaf içeriği üretenlerin en gözde siyasetçisi oldu. Hemen “troller” deyip geçmeyin; maalesef bir trol gerçeğimiz var, bu doğru ama Kurum’un attığı neredeyse her adım, söylediği her söz sosyal medya için de siyasi rakipleri için de İliç’teki Anagold madeninden