Yöneylem araştırma şirketinin yayınladığı son anket sonuçları da MetroPoll araştırma şirketinin geçenlerde yayınladığı sonuçlarla uyum içinde. Sizi rakamlara boğmayacağım. Ama manzara az çok ortaya çıkıyor. HDP’nin kendi adayını çıkarması, ya da iki ittifaktan birine destek vermemesi durumunda ne Cumhur İttifakının ne de Millet İttifakının Cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda alması mümkün görünüyor. Her iki ittifakın da
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden hiçbir gerekçe olmaksızın geri çekilmesine sebep olan Cumhurbaşkanı kararının iptali istemiyle açılan davaların esastan görüşüldüğü dördüncü duruşmada bir kez daha Danıştay’daydık. 23 Hazirandaki duruşma öncesinde Eşitlik İçin Kadın Platformu’nun (EŞİK) Danıştay bahçesinde basın açıklaması yapması engellendi. EŞİK gönüllüsü Avukat Hülya Gülbahar bu konudaki eleştirisini Mahkeme Başkanı’nın dikkatine şu sözlerle sundu: “Bu sabah
Geçtiğimiz haftanın önemli tartışma konularından biri de MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a tehdit niteliğinde sözleri oldu. Sözler daha sonra “şiddet” kelimesini de içeren bir şekilde MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın tarafından tekrarlandı.MHP belli ki 25 yıl sonra Ankara Belediyesini yeniden CHP’ye getiren Mansur Yavaş’ın ülkücü tabanı etkileme potansiyelinden rahatsız.Ama
İktidar pahalılık, işsizlik gibi konularda ne zaman sıkışsa dümeni din konularına, inanca çeviriyor. Daha bir kaç gün önce sanki 19 yıldır ülkeyi başkası yönetiyormuş gibi “fahiş fiyatlardan” söz eden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “fiyatlar gayet uygun” dediği gün, Cumhurbaşkanlığındaki sayısı sürekli artan “baş danışmanlardan” İsmail Kahraman Anayasa’nın ilk dört maddesinin de değiştirilebileceğini söyledi. Derdi din işlerişnin
Bahçeli, Arınç’tan sonra şimdi de Kılıçdaroğlu’nun başını istiyor Erdoğan’dan. MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan Arınç’ı “ahmak” diyerek göndermesini istediği 24 Kasım konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da “acilen” hapse attırmasını istedi. MHP yönetiminde İYİ Parti lideri Meral Akşener’i de yargı yoluyla Meclis dışına atma çabaları öteden beri biliniyor. Erdoğan hukuk, ekonomi ve siyaset
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Covid’den iyi korunuyor. Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanına yakın çalışan ekibe de her gün test yapıldığını açıkladı. Cumhurbaşkanını Covid’den koruma çerçevesinde yanına yaklaşacaklara önceden test yaptırma zorunluluğu sayesinde bazı milletvekillerinin de “pozitif” olduğu ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı, ailesi, yakın ekibi Covid’den iyi korunuyor ama Türkiye’de yaşayanların geri kalanı maske kullanma tavsiyelerine emanet.Reuters haber ajansının
Adeta mezarlıkta ıslık çalarak korkularını yok saymaya benziyor Ankara’nın Covid salgını karşısındaki durumu. Denizin bittiği aşamaya geliyoruz. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hükümeti sıkı Covid önlemlerini yeniden devreye almak zorunda kalacak. Ancak bunun geciktirildiği her gün riskin artma ihtimali var. Sağlık Bakanlığının kurallara uymadan deneysel ilaç kullanımına göz yumması gibi yollar çıkış değil. Dünya Sağlık Örgütünün son
Halk TV’nin 28 Ağustos yayınında Şirin Payzın güzel sordu, İyi Parti lideri Meral Akşener de iyi yanıt verdi.Soru şuydu: “Esnaf gezmeniz Cumhurbaşkanlığı adaylığı için bir nabız yoklama mı?”Soru yerindeydi. Çünkü son zamanlarda Akşener ve Anadolu’da çarşı-pazar vatandaşla konuşması sayesinde vatandaşın sesi ekranlarda duyulur oldu. Halkın arasında -şatafatlı törenlerde değil, yüzünde Covid maskesiyle örnek olarak- onlarla
Madem artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemindeyiz, madem artık Cumhurbaşkanlığı tek yetkili ve dolayısıyla tek sorumlu makam, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, özellikle de şu zor günlerde ülkenin her köşesinden, toplumun her kesiminden gelen seslere kulak vermek zorunda. Artık çok geç olmadan… Hangi seslere mi? Hoşuna gitmese de ülkenin, halkın, hepimizin iyiliği için konuşan seslere. Belki Tarabya’da, ya da