6 Şubat depremlerinin birinci yıldönümü ardından siyaset arenasında yerel seçim muhalefet cephesindeki aday tartışmalarıyla gündemdeki yerini aldı. Hali hazırda adaylığı tartışma konusu olan CHP Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın deprem anmasında karşılaştığı protestonun ardından adaylığının gözden geçirilebileceği ihtimali gündeme gelmişti. Savaş adaylığı ile ilgili soru işaretlerini giderdi, ancak hakkındaki eleştirilere nokta koyamadı. DEM Parti’de ise
Başak Demirtaş, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile görüştüklerini, ortak alınan karar ile 31 Mart seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olmayacağını açıkladı. Yazılı bir açıklama yayınlayan Demirtaş, “Gelinen aşamada benim İstanbul Büyükşehir Belediyesi adaylık beyanımın bir başvuruya dönüşmemesi konusunda da Partimizle ortak görüş birliğine varmış bulunmaktayız,” dedi. Tutuklu siyasetçi ve HDP’nin
Mevzu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 19 Ocak’ta Yalova’da söyledikleriyle başladı. Cumhurbaşkanı “Bay Kemal’i günah keçisi ilan edip, yalnızlığa itip, CHP’nin başına Özgür efendiyi getirenlerin ilk işi” dedi; “Bu parti ile bölücü örgütün güdümündeki partiyi demlemek oldu”. Gerçekten ince hesaplanmış bir propaganda cümlesi olduğunu kabul etmemiz lazım; Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde aldığı maaşları en çok hak eden kişiler
PKK’nın Kuzey Irak’taki Türk askeri varlığına saldırısında Milli Savunma Bakanlığı açıklamasıyla 9 askerin öldürülmesi siyaseti de sarstı. Partiler seçim çalışmalarını askıya aldı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 14 Ocak’taki aday açıklama programını, CHP 14 Ocak’ta Ankara’da düzenlediği “Anayasa’ya Saygı” mitingini iptal etti. Öte yandan Ankara’da siyaset kulisleri yerel seçimde il ve ilçelerde gösterilecek adaylar üzerinden yürütülen tartışmalarla