Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kendisine seçim avantajı sağlamak için Meclis’i feshedip ülkeyi 18 Haziran’dan erken seçime götürebilir. Böyle söyleyince “Meclis karar almazsa Cumhurbaşkanı seçimi öne çekme kararı alabilir” demekten daha farklı duruyor, değil mi? Bu şeklini günlerdir TBMM Başkanı Mustafa Şentop’tan AK Parti TBMM Grup Başkan Vekili Özlem Zengin’e dek AK Parti ileri gelenleri söyledi. İlk
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti lideri Meral Akşener arasında 27 Aralık akşamı Ankara’da yapılan baş başa görüşme konusunda ilk açıklama Akşener’den geldi. YetkinReport’un sorularını yanıtlayan Akşener, görüşmede İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun aldığı ceza ardından CHP ve İYİ Parti arasında yaşanan sorunun ele alındığını söyledi. “İmamoğlu’nun kellesi giderken tartışmanın Meral Akşener’in rol
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üçüncü dönem aday olması yönündeki anayasal engelin erken seçim tartışmaları ile yürüdüğünü belirterek, CHP’nin Nisan’dan önce yapılacak bir erken seçime onay vereceğini belirtti. 26 Aralık’ta Ankara’da internet üzerinden yayın yapan gazetecilerle bir araya gelen Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın “seçilemeyeceğini anlarsa seçime girmeyebileceğini” belirterek, Cumhurbaşkanının bu hamlesini Yüksek Seçim Kurulu’nun
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı 21 Aralık’ta, aynı zamanda lideri olduğu AK Parti grubunda izliyorum bir yandan not alıyorum. Toplantı sonrası Erdoğan’ın önceki bakanlarından Çağatay Kılıç “Ne kadar sert not alıyordunuz?” diye takıldı kuliste; “Not almanın serti yumuşağı mı olur? Niyet okumayın” diye şakayla karşılık verdim. Ama bir yandan konuşmasından notlar alırken diğer yandan Erdoğan’ın birkaç yıl
“İmamoğlu büyük lokmadır, boğazınızda kalır, boğarız, boğarız!” CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 20 Aralık’ta partisinin TBMM Grup toplantısına davet ettiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu görevden alabileceğini söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu böyle uyarıyordu. Doğru, 2019 seçiminden bu yana İmamoğlu lokması AK Parti’nin boğazında kalmıştı ama CHP için de kolay lokma olmadığı görülmüştü. Dün Meclis’teki
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen mahkûmiyet kararının ardından Google arama motorunun “bilgi paneli” sekmesinde İmamoğlu’nun “Eski İstanbul Belediye Başkanı” olarak tanımlanması tartışma yarattı. Tartışmanın basına yansımasının ardından hata yetkililere bildirilerek bilgi kartından bu ifade kaldırıldı. Tartışma 19 Aralık’ta CNN Türk’te yayınlanan programda Ahmet Hakan’ın Google araması sonucunda İmamoğlu’nun “eski belediye başkanı” olarak
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, özellikle de verilen haksız cezadan sonra seçimde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı alt edeceği yolunda hem iktidar hem muhalefet cephesinde yaygın bir inanç var. CHP yönetim ve örgütü ise Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı görmek istiyor. İYİ Parti saflarından ortaya atılan “seçilebilecek aday” talebi CHP ve diğerlerine bu seçimin Altılı Masa
Bu yazıyı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen 2 yıl 7 ay 15 günlük hapis cezasının hemen sonrasında yazıyorum. Kararın onanması durumunda İmamoğlu’na siyasi yasak da gelecek. Aday olması zaten Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylık arzusundan vazgeçmemesi nedeniyle zor gözükürken, bu kararla birlikte hukuken karışan statüsü adaylığını iyice zora sokacak. Bu kararın muhalefet cephesinde iktidar açısından
Altılı Masa liderlerinin 15 Aralık’ta Saraçhane’de Ekrem İmamoğlu’na destek mitingi, fiilen seçim kampanyalarının başlangıcı oldu. Yüzbinden fazla insan uzun aradan sonra yapılan haksızlığı protesto etti. Saraçhane mitingi çağrısını yapan bir gün önce uyduruk bir hakaret suçlamasıyla hapis ve siyaset yasağı cezasına çarptırılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu tarafından yapılmıştı. Başta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na uyduruk bir hakaret suçlamasıyla verilen 2 yıl 7 ay 15 gün cezanın amacı sadece İmamoğlu’nu siyaset dışına itmek değildi. Sadece böylece Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ı zorlayacak bir aday adayını devre dışı bırakmak değildi. Aynı zamanda 2019’de CHP’nin AK Parti’den seçimle aldığı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına yargı kararı üzerinden el koymaktı.