CHP’nin 31 Mart seçim zaferi yalnızca kendisine bağlı nedenlerden olmadı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yönetimindeki AK Parti’nin ülkeyi ekonomik krize sokması ve çıkış yükünü halkın omuzlarına yığması ve yöneticilerin halka tepeden bakan şatafatlı kibirleri de etkili oldu. Ancak CHP’nin uzun yıllardan beri ilk defa seçimden birinci parti çıkmasında yönetimiyle birlikte ittifak siyasetini değiştirmesi asli etken oldu.
İYİ Parti lideri Meral Akşener 8 Nisan sabahı yaptığı sürpriz açıklamayla 31 Mart seçiminde aldığı sonuç ardından 27 Nisan için ilan ettiği kurultayda Genel Başkanlığa aday olmayacağını duyurdu. Akşener “X” hesabı üzerinden “Büyük Türk Milletine…” başlığıyla yayınladığı duyuruda “seçim sonuçları kapsamında ödediğimiz ve ödediğim bedele razıyım” dedi. Akşener böylelikle İYİ Parti’nin 2023 Genel Seçimlerinde aldığı
Saptamayı yapan ben değilim, Hürriyet’te Sedat Ergin yapmış; sonucunu yazmamış ama o saptamış. Birlikte çalıştığımız yıllarda bazen “müddeiumumi” diye takılırdım; bir savcı titizliğiyle dosyaları didik didik edip başka kimsenin pek dikkat etmediği ayrıntıları ortaya çıkardığı için. Aynı zamanda kıdemli diplomasi yazarı olan Sedat Ergin son yazısında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 31 Mart seçim kampanyalarında ziyaret
Önce CHP’nin seçim galibiyetinin sadece AK Partili belediyelerde değil, Genel Merkez ve yerel teşkilatlarda da yol açtığı dağınıklık görüntüsü ibretlik. Son dakikada ilahe kaçıranlar mı ararsınız, dosya yok etmeye çalışanlar mı? Cumhurbaşkanı Başdanışmanlarından Mehmet Uçum’un Van hadisesin vesilesiyle “Kaydınızı tutuyoruz, gözümüz üzerinizde” uyarısıyla korku duvarının tamamen aşılmasına engel olma çabası manidar. Yine de yeni bir
İstanbul bir dünya kenti. Bir milyona yakın nüfusu ile, asırlar boyunca dünyanın en büyük şehirlerinden birisi, imparatorlukların başkenti olmuş bir kent. Tarihi eserleri, arkeolojik mirası çok değerli. Doğan Kuban, İstanbul’un potansiyelini nasıl heba ettiğimizi HBT’de yazardı. Ancak İstanbul hala çok güzel. Kent sakinlerinin şehirden memnuniyetini artırmak, belediyenin işi. İstanbul’un nüfusu katlanarak arttı 1980 yılından beri
AK Parti İstanbul adayı Murat Kurum, seçilmesi önündeki riskler arasında bulunan Yeniden Refah Partisi seçmeninin kendisine oy vermemek gibi bir “hataya düşeceğine” ihtimal dahi vermediğini söyledi. A Haber’deki mülakatında, Yeniden Refah seçmeninin kendi partisine vereceği oyların “CHP zihniyetine yarayacağını bildiğinden emin olduğunu da söyledi. Kimlik siyasetini önce çıkaran Yeniden Refah lideri Fatih Erbakan’ı, kimlik siyaseti
Başlıkta daha çok yer olsaydı cümlenin tamamı şöyle kurulmalıydı: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı adeta “Şark Hizmetine” gönderir gibi İstanbul’da Murat Kurum’a desteğe gönderdi ama 24 Mart İstanbul mitinginde kalabalığın önceki mitinglerinin yarısından da aza düştüğünü itiraf etti. Erdoğan’ın verdiği 650 bin rakamının doğru olup olmadığını tartışmıyorum bile;
Seçimde asıl yarışın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için olacağı daha Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kampanyayı “Yeniden İstanbul” hedefiyle açtığından bu yana belliydi. Şimdi, seçime 10 gün kala bu yarış kıran kırana geçiyor. 1 Nisan’da galibin CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu mu, AK Parti adayı Murat Kurum mu olacağı belli değil. İmamoğlu’nu da Kurum’u da önce gösteren
Bugünlerde enflasyonun bir türlü düşmemesini ay sonunu getirmeye çalışan dar gelirli vatandaşın kredi kartına taksitle gıda alışverişi yapmasına bağlayanlar var. Hulûsi Turgut’un Cavit Çağlar’ın hayatını yazdığı “Cavit Çağlar-Fırtınalı Bir Yaşamöyküsü” kitabının 1990’larla ilgili bölümünde Tansu Çiller’le ilgili kısımlarını okurken onlar aklıma geldi. Çağlar’ın Turgut’a anlatımına göre, DYP lideri Süleyman Demirel’in Kasım 1991’de SHP lideri Erdal
CHP 2023 başından bu yana sadece kendi seçmenine değil Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan iktidarına artık yeter diyen seçmene yaşattığı hayal kırıklığının bedelini 31 Mart’ta ağır ödeyebilir. Bugün AK Parti adayı Murat Kurum’un siyaset deneyimsizliğinden kaynaklanan eksikliklerine ve gaflarına rağmen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kaybetme ihtimali konuşuluyorsa, bu sadece AK Parti ve MHP değil aynı zamanda hemen