1974’teki Kıbrıs harekâtından beri kapalı olan ve Türklerle Rumlar arasındaki barış müzakerelerinde kritik önem taşıyan Maraş bölgesinin bir kısmı, ziyarete açıldı. Gazete Duvar’ın haberine göre, adanın Türk tarafında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminden üç gün önce gelen etkinlik kapsamında halkın ve basın mensuplarının asker ve polis eşliğinde “hayalet şehir” olarak bilinen bölgeye girişine izin verildi. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından rakibi
Her şey peşe peşe oldu… Ne de büyük bir raslantı… Günlerdir kafamda sözcük dağarcığı üzerine bir şey yazmak var. Ama nereden başlayacağımı bir türlü bulamıyorum. Düşünüp duruyorum. Geçenlerde Afs Zoom Sohbetlerinde, Tarık Günersel’i dinledim. Konuşmasının bir yerinde, “Dil ve felsefe bedava bir zenginliktir,” dedi. Bu cümle aklıma yazıldı. Peki acaba kaçımız bu varsıllığın tadını yaşıyor?
Adalet ve Kalkınma Partisi 2001’de kurulduğunda siyasete yeni bir nefes getirdi. O rüzgârla 2002’de yüzde 34 ile tek başına iktidar oldu. E-muhtıraydı, kapatma davasıydı, darbe girişimiydi derken iktidardaki 18 yılını dolduracak önümüzdeki ay. On sekiz yıl sonra Türkiye’nin geldiği noktayı daha iyi anlamak için adalet, kalkınma ve AK Parti’nin durumuna biraz geniş açıdan bakalım. Gerçi
Kıbrıs’ın ikiye bölünmesinden bu yana Yunanistan ne zaman Avrupa ve Amerika’nın desteğini talep etmiş ve bu talep olumlu karşılanmışsa, sonuç daima Türkiye’nin Batı’dan biraz daha uzaklaşmasına sebep oldu. Avrupa Yunanistan’a güçlü siyasi destek verdi 1 Ekim 2020 tarihinde Brüksel’de Devlet ve Hükümet Başkanları düzeyinde toplanan Avrupa Birliği Konseyi, yayınladığı ortak bildiride, “AB’nin, Yunanistan ve Kıbrıs’ın egemenliklerine
Soğuk sularda nefessiz de kalsak bir ahtapot ile güven ilişkisine girebiliyorsak toplumsal yaşam içinde de bunu başarabiliyor olmalıyız... İtiraf etmeliyim: Siyaset bile sıkıcı olabilir. Türkiye’de bile, sıkıcı olabilir. Bunun sorumlusunu nerede ararsanız orada bulabilirsiniz zorlanmadan. Memleketin medyası düzey kaybettikçe siyaseti izlemenin bunaltıcı havasından kaçmak şart oluyor. Neyse ki bir seçenek demeti sunan Netflix var. Birçok
Çocukken birçoğumuz yapmışızdır. Bebeklerimizi konuşturmuş ya da kafamızı çarptığımız kapının bize bir kastı olduğunu düşünmüş ve onu tekmelemişizdir. Bu yalnızca çocukların yaptığı bir şey değil, erişkinler, erişkin toplulukları da cansız eşyalara, yerlere vb özellikler atfederler. Yalnızca “ilkel” dediğimiz topluluklar değil, modern zamanlarda da. Sık bildiğimiz bir örnek Türkiye’de bir kazanın, tatsız bir olayın geçtiği bir
Akreditasyon sözcüğü günlük lisanımıza 28 Şubat sürecinde girdi. Genelkurmay gazetecileri “akredite” etmeye başladı. Yani öyle her gazeteci gidip Genelkurmay faaliyetini izleyemiyor, sadece “akredite”, yani denk, güvenilir, ehil olanlar izleyebiliyordu. Buna karşın Refahyol Başbakanı Necmettin Erbakan da Başbakanlık faaliyetini izleyecek gazetecileri akredite etmeye başladı.Bu akredite olma meselesi sonra hemen hemen her kuruma yayıldı ve iktidar sahipleri
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ülkesinin ordusunun Dağlık Karabağ’a yönelik operasyonlarının durması için şartlar öne sürdü.T24’ün haberleştirdiği ulusa sesleniş konuşmasında Aliyev, “Ermenistan ordusu topraklarımızdan çıksın. (Ermenistan Başbakanı Paşinyan) Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü tanıdığını açıklasın. Azerbaycan halkından özür dilesin ve Karabağ’ın Ermenistan toprağı olmadığını söylesin. Bize Ermenistan ordusunun işgal ettiği topraklardan çekilmesinin takvimini versin” dedi.Aliyev, “Şimdiki durumda başlıca
Son günlerde değişik vesilelerle gençlerin dünya görüşleri ve ideolojik duruşlarıyla ilgili iddialar dillendirildi. Gençler din etkisi altında bir dünya görüşünden uzaklaşıyorsa geleceğin siyasetinin de buna göre şekillenmesini bekleriz. Muhafazakâr bir dalga Türkiye’nin toplumsal sahillerine vurmuşsa ve henüz geri çekilir gibi görünmüyorsa nasıl olur da genç nesiller dinden uzaklaşıyor olabilir? Bu sorunun cevaplanması için uzun soluklu
CHP milletvekili Murat Emir, 29 Eylül günü Twitter hesabından Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı rakamların vaka sayılarını gizlediğini, Sağlık Bakanlığı Bilgi İşleme ait 10 Eylül 2020 tarihli bir belgenin vaka sayısını 29.377 olarak gösterdiğini, Sağlık Bakanlığı’nın ise aynı gün 1.512 yeni hasta ilan ettiğini açıkladı. Milletvekilinin iddiasına göre günlük vaka sayısı 30 binlerde, yani bakanlığın açıkladığı hasta