Rusya, Türkiye’de seçimleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kazanmasından yana olduğunu gizlemiyor. Çıkarları bunu gerektiriyor. S-400 meselesiyle Türkiye üzerinden NATO içinde psikolojik savaş yöntemlerine milyarlarca dolar dökseler yol açamayacakları bir tartışma başlattılar, üstelik bunun karşılığında S-400’lerin bedeli olarak 2,5 milyar dolar aldılar. Rusya dışındaki ilk nükleer enerji santralini Akkuyu’da kuruyorlar. PKK’yı ABD gibi -kâğıt üzerinde de olsa-
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan uzun süredir ABD’ye çakma fırsatı bulamıyordu. Bir yandan F-16 alım talebi, Suriye’de PKK/YPG sorunu, diğer yandan 100 milyar dolar ticaret hacmi hayali, seçimlerde sadık taraftarı gözündeki dünya lideri bakışını pekiştirecek ABD’ye çakma söylemini kullanmasına engel oluyordu. Ancak geçen hafta öyle bir şey oldu ki, artık kendini tutmayı bıraktı. Bir zamanlar “Ayaklarımızın altına
14 Mayıs seçimlerine bir aydan biraz fazla süre kaldı. Her gün yeni bir gelişme yaşıyor, merakla yeni haberleri bekliyoruz. Cumhurbaşkanı adayları belli oldu. Partiler milletvekili aday listelerini de 9 Nisan’da YSK’ya teslim edecek. Yeni seçim yasası ittifak partilerinin ayrı liste ya da ortak liste çıkarmasının sonucu belirleyecek önemde olduğunu gösteriyor. O yüzden bu hafta seçime
“Mutsuz kadınlar ülkesi Türkiye”. Bunu sadece ben söylemiyorum, Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) tarafından Friedrich Ebert Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’nin katkılarıyla hazırlanan Kadınların Ekonomik ve Toplumsal Yaşamdaki Sorunları Araştırma Raporunun çarpıcı sonuçlarından biri olarak ortaya çıkmış. Rapora göre, Türkiye’deki kadınların yüzde 60,3’ü kendisini mutsuz hissediyor. Türkiye genelinde 18 yaş üstü, farklı eğitim düzeylerine sahip 1067 kadınla
Hayır, seccade tartışmasına “Dinimiz ne der?” açısından, kim haklı açısından girmeyeceğim. Muharrem İnce konusuna da bütün tartışmanın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yaradığı gerçeğini bir de ben tekrarlayarak girmeyeceğim. Seçimi Kemal Kılıçdaroğlu kazanırsa cennetin kapıları açılacak diyenlerden de değilim. Ama seçimi Kılıçdaroğlu’nun kazanmasının nüfusun büyük bölümü açısından cehennemin kapılarının kapanması anlamına geldiğini de görebiliyorum. Bir arkadaşım depremzedelere
Biri KONDA diğeri Panorama araştırma şirketlerinin yüksek ücret ödeyen özel aboneleri için yaptığı ve kamuoyuna açıklanmayan iki araştırma sonuçlarının muhalefete alarm zilleri çaldırması gerekiyor. İsmet Berkan’ın ulaştığı ve ücretli abonelerine gönderdiği 10Haber sitesinde yayınladığı araştırma sonuçları sosyal medyadaki muhalif kullanıcıların “kazandık, bitti” havasının tersini gösteriyor. Ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu’nun neden koalisyonu genişletmek için her kapıyı çaldığını
Son iki hafta içinde ülkesini seven herkesi üzmesi gereken iki önemli gelişmeye tanıklık ettik. Bunların her ikisi de basınımızın pek ilgisini çekmedi. Yayınlanan tek tük birkaç haber de, günlük hayatın sıkıntılarını yaşayan sokaktaki insanlar tarafından fark edilmedi. Her iki gelişmenin de kesiştiği yer şu soruyu davet ediyor: Türkiye’nin siyasi ve ekonomik bağımsızlığı ne durumda? Türkiye,