Gazeteci-Yazar
Avrupa Birliği zirvesinden beklendiği gibi sert yaptırım kararı çıkmadığı gibi, liderler genel anlamda Türkiye “sorunsalını” Mart ayıdaki zirveye bırakmayı tercih ettiler. Bu kararın çıkmasında Almanya Başbakanı Angela Merkel’in özellikle Fransa ile Rum-Yunan ikilisinin maksimalist taleplerini frenlemesi rol oynamış görünüyor. Karar iktidarı memnun etti. Hatta Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan isim vermeden Merkel’e ve ona destek veren
Türk basınında fazla yer bulmadı. Ancak AB dışişleri bakanları Türkiye’ye yaptırım konusunda topu 10-11 Aralık’taki devlet başkanları zirvesine atarken insan hakları alanında sicili parlak olmayan ülkelerle ilgili çok önemli bir karara imza attı. Pazartesi günkü toplantıdan çıkan Küresel İnsan Hakları Rejimi adlı düzenleme bundan sonra AB’ye, dünyanın her neresinde yaparlarsa yapsınlar ağır insan hakları ihlalinde
Turkey’s President Recep Tayyip Erdoğan’s remarks during a Nov. 15 visit to Northern Cyprus provided clues to Turkey’s shifting strategies about the divided island. The failure of the last reunification talks in 2017 in Crans Montana, Switzerland, reinforced the ruling Justice and Development Party’s (AKP) conviction that the exhaustion of all trials for a settlement
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Kasım’da KKTC’ye yaptığı ziyaret sırasında verdiği mesajlar önümüzdeki dönemde izlenecek politikalar açısından ipuçları taşıyor. Bu nedenle Erdoğan’ın bundan sonra Kıbrıs’ta iki devletli çözümün müzakere edilmesi gerektiği yönündeki söylemiyle kapalı Maraş’ın açılmasına ilişkin yaptığı açıklamaları mercek altına almakta fayda var. İki devletli çözüm söyleminden başlayalım. Aslında Kıbrıs’la yakından uzaktan ilgili hemen
Viyana’da 4 kişinin öldürülüp 15 kişinin yaralandığı 3 Kasım saldırısı sırasında çekilen videoda duyulan Türkçe sesler çoğu kişinin tüylerini diken diken etti. Saldırıları cihatçı Türkler mi gerçekleştirdi diye endişe edenler oldu. Neyse ki tersi çıktı. Saldırının geçtiği mekandaki Türkler risk alıp polise yardım bile etmişlerdi. Avrupa’da “İslam adına” gerçekleştirilen saldırılarda kabak Türklerin başına patlayacak korkusu
Başarının sahibi çoktur, başarısızlık ise yetim ve öksüzdür; Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’daki başarısının ardındaki nedenleri iyi analiz etmek, mevcut durumun ve önümüzdeki dönemin sağlıklı analizini yapabilmek için de önem taşıyor. Azerbaycan eğer 30 yıla yaklaşan bir süre Dağlık Karabağ’ı geri alamadıysa bunun baş nedeninin Rusya olduğu gerçeğini kabul etmek gerekiyor. Çözüm Rusya’nın elinde olduğu ve Rusya’yı
Joe Biden’ın seçimleri kazanmasıyla gözler ekibine çevrildi. Washington’da iktidar değişikliğinin Ankara açısından en önemli farkı ABD’yle diyalogun daha sağlıklı işleyip işlemeyeceği olacaktır. Uluslararası ilişkilerde iletişim, en az çıkarlar, jeopolitik kadar önemli. Daha sağlıklı bir iletişim, sorunların her zaman çözümünü sağlamasa da ilişkilere vereceği zararı aza indirebilir. Dolayısıyla Biden’ın kendisi kadar birlikte çalışacağı ekip de önemli.
- 1
- 2