Ankara içişleri Siyaset Kulisleri Haber Yorumlar: Ankara’nın siyaset kulislerinden derinlemesine bilgi, analiz ve tahminler veren ancak Ankara’nın ötesinde yerel siyasetin nabzını tutan haber ve yorumlar.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan birkaç yıl önce CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Bay Kemal” ismini taktı. Böylelikle küçümseyici bir yabancılaştırma etkisi uyandırmak istiyordu. “Bay Kemal” aynı zamanda Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında insanların isimlerinin başına efendi, molla, reis gibi hitaplar yerine Bay ve Bayan gibi saygı sıfatları önerilmesine de göndermeydi. Ama geri tepti. Kılıçdaroğlu, Bay Kemal sıfatını benimsedi ve
Editörüm Murat Yetkin’in 6 siyasi partinin bir masa etrafında toplanarak birlikte başka bir Türkiye hayali ile yola çıkmasının iyi bir şey olduğu görüşüne katılıyor olmakla birlikte hayal edilen Türkiye’nin daha iyi olup olmadığına ilişkin soru işaretlerim var. Altılı Masanın 28 Kasım’da sunduğu anayasa değişikliği önerisindeki bazı önemli konulardaki risklere dikkat çekmeyi bir görev biliyorum. Öneri
“Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’la nerede, ne zaman, hangi koşullarla görüşecek?” sorularının yanıtı henüz yok. Geçen yıl Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) 15 Temmuz darbesini Fethullahçılar üzerinden ABD ile birlikte desteklemekle suçlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisi aleyhinde yayınlar yapan Sedat Peker’i getirmek için mi Abu Dabi’ye gidip “darbeci” Muhammed bin Zeyid tarafından kabul
CHP, DEVA, DP, Gelecek Partisi, İyi Parti ve Saadet Partisi imzalı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi metni kamuoyuna açıklandı. Bu metin, önümüzdeki süreçte, çoğulculuk ve uzlaşma ilkeleri doğrultusunda toplumun tüm kesimleri ile müzakere edildikten sonra seçimlerin hemen ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulacak. Altı siyasi partinin genel başkan yardımcıları Anayasa değişikliğinin gerekçesini, yönetimde keyfiliğe
Altılı Masanın Anayasa Değişikliği Önerisi komisyonu üyeleri sahnede konuşmalarını yaparken ben de bir yandan bulunduğum yerden liderleri izliyorum. İYİ Parti lideri Meral Akşener salona biraz gergin girdi. Ancak biraz sonra hemen solunda oturan Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ile küçük sohbetlerle açıldı. Salona alışıldık üzere diğer liderlerin önünde değil arkalarında giren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu
Türkiye, Balkanlar, eski Sovyetler Birliği, Orta Doğu, Kuzey Afrika/Akdeniz bölgesi gibi dört büyük fay hattının kesiştiği küresel ve bölgesel anlamda sancılı bir coğrafyada yer alıyor. Tarih boyunca güçler dengesinin sık yer değiştirdiği, geçmişteki düşmanlıkların etnik ve dini çatışmaların, siyasi anlaşmazlıkların, büyük istikrarsızlık ve belirsizliklerin hüküm sürdüğü, Müslümanlıkla Hristiyanlığın ve Yahudiliğin yakın ve sıcak temas halinde
Muhalefetin Altılı Masa kanadı iktidara geldiklerinde Meclis’e sunacakları Anayasa taslağını 28 Kasım’da ilan ediyorlar. Altı muhalefet lideri bu yılın başlarında, 28 Şubat’ta yine Bilkent Oteli Konferans Merkezinde “güçlendirilmiş parlamenter sistem” bildirgesini açıklamışlardı. Ağır işleyen bir süreç de olsa, bir bebeğin anne karnındaki doğum süresi olan dokuz ayda çıktı Anayasa taslağı. Açık konuşalım. Bugünkü siyasi dengeler
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan 23 Kasım’da TBMM Grubuna hitabında Türkiye’nin güvenlik stratejisini tek cümlede özetledi: tehditleri sınırların ötesinde karşılama ve yok etme. Bu güvenlik stratejisi sadece Erdoğan’ın vurguladığı gibi Türk Silahlı Kuvvetlerini değil, Dışişleri Bakanlığı, Millî İstihbarat Teşkilâtı ve İçişleri Bakanlığını da kapsama alanına alan yeni bir yaklaşım. Artıları ve eksileriyle
İran’da Mahsa Amini’nin ölümü ile başlayan protesto dalgaları, dini lider Ali Hamaney’in ve Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami’nin sert açıklamaları ve artan şiddete rağmen artarak devam ediyor. 16 Kasım haftasında, 2019’daki Yeşil Dalga protestolarının 3. yıl dönümünde, ülkede yeni bir protesto dalgası başladı ve bu sefer eylemler, işçi grevleri ve esnafların kepenk kapatmalarıyla daha da
Türkiye’nin Suriye ve Irak topraklarındaki PKK hedeflerine 19-20 Kasım’da yürüttüğü Pençe-Kılıç Hava Harekâtı ardından kara harekâtı uyarısında bulunması hem ABD hem Rusya’nın alışılmadık içerikte durdurma çabalarına yol açtı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hem Vaşington hem Moskova’dan gelen tepkilere rağmen Suriye/PKK restinin arka planında dikkat çekici gelişmeler var. Önce ABD ve Rusya’dan gelen mesajların iki ortak noktasına









