Türkiye, Mustafa Kemal Atatürk’ün 29 Ekim 1923’te Cumhuriyeti ilanıyla açtığı tarihi sayfada 101 yılı geride bıraktı. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri bugün ne yazık ki birden fazla siyasi aktörce hedef alınan Anayasanın ilk üç maddesi ve onların değiştirilemeyeceğini öngören dördüncü madde kilidiyle korunmaya çalışılmaktadır. Bu Cumhuriyet Bayramında Anayasa’nın ilk üç maddesini hatırlamakta yarar
Devletin tepesinde oynanan oyunun sonu, epeydir beklendiği gibi oldu. Hukuka aykırı ve hükümsüz bir dizi işlem ve karardan sonra, başkan vekillerinden Bekir Bozdağ’ın başkanlık ettiği, Türkiye Büyük Millet Meclis’nin (TBMM) 30 Ocak 2024 günlü birleşiminde, ilgili tezkere okunarak, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Av. Can Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü. Can Atalay Dosyası: Olaylar ve sorumlular
İktidar yanlısı gazete, tv ve internet sitelerinin bugünlerde en sevdiği haberler arasında Avrupa’da halkın gaz, elektrik ve gıda fiyatlarını protesto için sokağa döküldüğü, hükümetleri istifaya çağırdığı haberleri bulunuyor. Psikolojik savaş taktikleriyle, Türkiye’de halkın sokağa dökülmediği, demek ki durumdan memnun olduğu mesajını vermek istiyorlar. İtalya’da, Fransa’da, Almanya’da, Yunanistan’da halk hukuk devletinin barışçıl protesto hakkını koruyacağına güvenerek
Ankara’daki Avrupa Birliği (AB) ülkeleri büyükelçileriyle 19 Ocak’taki yemekli toplantıda onların sorularına yanıt verdikten sonra CHP lideri “bir soru da ben sorabilir miyim?” demiş. Tabii demişler. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 13 Ocak’ta AB büyükelçilerine verdiği yemeği hatırlatarak “Erdoğan ile de konuştunuz? Ona ne sordunuz ne yanıt aldınız?” diye sormuş.Masada kahkahayla gülenler olmuş. Çünkü Erdoğan’a soru soramadık
Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği TÜSİAD önceki yıllarda hükümetlere verdiği siyasi-sosyal içerikli mesajlarıyla bilinirdi. Neticede ekonomiyi hukuktan, siyasetten, dış politikadan ayırmak mümkün değildi. Ancak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan daha başbakanlığı döneminde bu mesajları kendisine tehdit olarak algılamaya başladı. Ne de olsa geçmişte TÜSİAD’ın Bülent Ecevit hükümetine çıkışı, 12 Eylül 1980 darbesine giden yolda bir dönüm
Hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü tartışmaları ne yazık ki sadece Türkiye’de yapılmıyor. Geçtiğimiz günlerde hiç beklenmedik bir gelişme, Avrupa Birliği (AB) karar alma mekanizmalarında ciddi sarsıntı yarattı. 27 üye ülke büyükelçilerinin bir araya geldiği son bütçe toplantısında, Macaristan ve Polonya temsilcileri, ülkelerinin “hukukun üstünlüğü” şartı nedeniyle haliyle bütçeyi onaylamayacaklarını bildirerek önemli bir bunalım yarattılar.Bütçe prosedürü,