Başlıktaki sözü başka türlü de söyleyebilirsiniz. Örneğin siyasette “Seçimle gitsem, yargıyla gelirim” gibi de söylenebilir; aynı kapıya çıkıyor. Bunun somut örneğine 24 Eylül’de CHP İstanbul İl Kurultayında tanık olduk. Daha önce, 2 Eylül’de CHP’li Özlem Erkan’ın şikayetiyle CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetimini görevden alarak yerine Gürsel Tekin’i atayan İstanbul 45’inci Asliye Hukuk
31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı Ekrem İmamoğlu kazanmış, ancak itirazlar üzerine Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) iptal ettiği seçim 23 Haziran 2019’da yenilendiğinde, İmamoğlu bu kez 806.000 oy farkla tekrar kazanmıştı. İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatıyla yurtdışında yaptığı bir konuşmada, o dönem İçişleri Bakanı olan AK Parti milletvekili Süleyman Soylu’nun
Türkiye’de siyaset bugün iki temel eksende şekilleniyor: İktidar, muhalefet içinde bitmeyen tartışmalar algısını kullanarak CHP’yi içe kapatmaya ve ülkenin asıl sorunlarından uzaklaştırmaya çalışıyor. Bu strateji, muhalefetin geçim krizi ve dış politika riskleri gibi toplumun öncelikli gündemlerinde güçlü bir söylem geliştirmesini zorlaştırıyor. Son aylarda CHP’nin kendi kitlesini ve sokakları hareketlendirmesine rağmen bu baskı altında yıprandığı ve
Hayır, Gürsel Tekin ile açmayacağım CHP’de “zayıf halka” tartışmasını. O artık zaten ayrı bir tartışmanın konusu Ne de Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınmasıyla su yüzüne çıkan İstanbul Büyükşehir Belediyesindeki yolsuzluk iddiaları soruşturmasında ilk etkin pişmanlık dilekçesini veren Murat Abbas’tan başlayacağım. Ama itirafçı olarak yeni belediye başkanlarının, belediye çalışanlarının tutuklanmasını sağlayan, örneğin ilk on isme
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu soruşturmalarının televizyonlardan canlı yayınlanmasının kendileri açısından sorun yaratmayacağını söyledi. Gürlek, 1 Eylül’de İstanbul Anadolu Adliyesindeki Anadolu Adliyesi’nde yapılan 2025-2026 Adlî Yıl açılış töreninde gazetecilerin sorularını yanıtlarken, “Kanunda öyle bir madde yok, düzenleme olursa ancak olabilir. Biz dosyamıza güveniyoruz. Canlı da olsa basına kapalı da olsa gerekli
Yıllardan sonra İstanbul’un turistik vitrinlerinden Beyoğlu İlçesini CHP’ye getiren Belediye Başkanı İnan Güney 15 Ağustos’ta Ekrem İmamoğlu soruşturmaları çerçevesinde gözaltına alınmış, sonra da tutuklanmıştı. CHP lideri Özgür Özel, İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınışıyla başlattığı protesto mitinglerinden 50’incisini 27 Ağustos’ta Beyoğlu Belediye Başkanlığı önünde yaptı. Konuşmasında Güney’in İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla polis tarafından el konulan belgeler
Öncelikle şunu söylemek lazım: AK Parti ile MHP arasında son haftalarda su yüzüne çıkan gerilim “Cumhur İttifakında çatlak” denecek boyutta değil. İki parti çıkar birliği bağıyla bağlı; bugüne dek daha ağır badireleri atlattılar. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 2002 yılında Bülent Ecevit’e çektiği rest gibi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Haydi seçime” resti çekmesi çok zor. Öte yandan
CHP’nin zor Eylül’ü başlığı yanıltıcı olabilir; çünkü CHP zaten 2025 başından bu yana zor sınamalarla karşı karşıya. Bir yandan Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınması ve peşi sıra gelen CHP’li belediye başkanları soruşturmaları gibi CHP-dışı etkenler, diğer yandan Kurultay iptali davası gibi CHP-içi etkenler CHP’de Özgür Özel yönetimini çok cephede aynı anda mücadeleye zorlandı. Özel
Seçmeni kazanamıyorsan, seçileni kazan. Ya da Seçmenin oyunu alamamışsan, o seçmenin başka partiden oyunu almış olanı ister teşvik ister tehdit ya da iknayla transfer et. Ya da medya kampanyalarıyla soruşturmalara, tutuklamalara zemin hazırlanmasını sağla, yerine kayyım ata; yani saf dışı bırak. AK Parti’nin 31 Mart 2024 yerel seçimlerinden bu yana izlediği siyaset tarzı bu. Bu
CHP lideri Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın artık “yorulduğunu, yaşlandığını, ümit veremediğini” öne sürdü. Partisinin 20 Ağustos akşamı Üsküdar’daki mitinginde konuşan Özel, Erdoğan’ın “salon merkezli” siyaset yaptığını, sokağa, çarşı pazara çıkamadığını, kendisininse Türkiye’nin şehirlerinde halkın karşısına çıktığını söyledi. Anketlerde Ekrem İmamoğlu’nun Erdoğan’ın “açık farkla” önünde olduğunu, Erdoğan’ın bu yüzden seçimden çekindiğini ileri süren Özel, Mücahit









