Ülke gündeminde ne var demiştiniz? Ekonomi? Yoksulluk? Korona? Olabilir belki ama “yeni bir anayasayı tartışma vakti gelmiştir!” Bunu duyduk duyalı gündem doğal olarak farklı bir eksende dönmeye başladı. Yeni ya da değiştirilmiş bir anayasa Türkiye’de hiçbir zaman gündem dışı kalamaz. Değişim isteyen dinamik bir ülkede bu hep taraftarı bol bir teklif olur. Ama bol taraftar
150 yıllık tarihe sahip Hariciyemizin itibarının mum gibi erimekte olduğunu görüyor ve üzülüyorum. Türkiye’nin dış ilişkilerinin merkezindeki Bakanlık giderek profesyonellikten uzaklaşıyor. Adeta, bir siyasi partinin ideolojik komiserliğine soyunmuş gibi görünüyor. Bunun tezahürlerini Bakanlığımızın yayınladığı açıklamalardan görmek mümkün. Diplomasinin yerindelik, objektiflik, tutarlılık ve üslupta ölçülülük ilkeleri epeydir tamamen bir tarafa bırakılmış vaziyette. Üstten bakan, aşağılayan, meydan
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Tayyip Erdoğan’ın yeni Anayasa önerisine ilk yanıtını verdi. Türkiye’nin, “ilk dört maddenin aynı kalması kaydıyla” yeni ve demokratik bir Anayasaya ihtiyacı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, ancak yapılan önerinin “demokrasiyi değil otoriterliği güçlendirmesinden endişe ettiğini” söyledi.YetkinReport’a konuşan CHP lideri, “demokrasiyi güçlendirecek” bir Anayasadan beklediği altı önceliği de ilk
İnsan hakları, Türk diplomatları için daima zor bir konu olmuştur. Dışişleri Bakanlığında insan hakları NATO/Silahsızlanma veya Kıbrıs/Yunanistan konuları gibi uzmanlık alanı sayılmaz. Bunun bir nedeni de kariyerinizin herhangi bir evresinde zaten insan hakları konularıyla ilgilenmek zorunda kalmanızdır. Büyükelçiliklerde genellikle ülkemize yöneltilen eleştirileri yanıtlarsanız. Çok taraflı diplomaside çalışan arkadaşlarımız da belge müzakerelerinde, ileride Türkiye’nin aleyhinde kullanılabilecek
Hukukçu Kemal Gözler, Boğaziçi Üniversitesine bir gecede Cumhurbaşkanı tarafından Hukuk ve İletişim fakülteleri açılması kararı üzerine sert bir eleştiri yazdı. “Hoş geldin Boğaziçi Hukuk!” başlıklı eleştirisinde ortada ne hukuk ne iletişim fakültesi açığı varken alınan bu kararın sadece üniversitenin dokusunu değiştirmekle kalmayacağını yazdı. Gözler, bu hamlenin AK Parti iktidarının bilimsel kurumların “değersizleştirilmesi” stratejisinin bir parçası
Boğaziçi Üniversitesi, dışarıdan rektör ataması sonrasında başlayan protestolar ve polis müdahalesi ile uzun süredir gündemde. Üniversite, Türkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından birisi. Adını aldığı Boğaziçi ise aslında sadece bir coğrafyayı değil, bir tarihi; “Boğaziçi Medeniyetini” de anlatıyor.Boğaziçi, Bizans öncesinden, Antik Yunanca Bos (Geçit) ve Poros (Öküz) sözcüklerinin bileşimi olan Bosporus (Öküz Geçidi) olarak anılmış. Halen
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın geçenlerde Ankara’daki Avrupa Birliği (AB) Büyükelçilerine “Türkiye’nin geleceği Avrupa’da” demesi dış politikada revizyon iyimserliğine yol açtı. Daha nce, 21 Kasım’da “Türkiye’nin geleceğini Avrupa ile tasavvur ediyoruz” diye açmıştı kapıyı. Türkiye ve Yunanistan arasındaki Ege görüşmelerinden hukuk ve ekonomi reformlarına dek uzanan bir yelpazede başlayarak bir yakınlaşma süreci vaat etti.Bu vaadin Avrupa’da olumlu
Enis Berberoğlu hem teröristlik hem casuslukla suçlandı. Anayasa Mahkemesi ikinci defa milletvekilliğine geri dönmeli diyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ayak diriyor. Hem AİHM hem AYM Selahattin Demirtaş tutuksuz yargılanmalı diyor, ama iktidara göre Demirtaş terörist. Osman Kavala hem terörist hem casus hem de darbeci sayılıyor.Üniversitelerine paraşütle rektör indirilmesine karşı çıkan 51 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi yaka paça
Boğaziçi Üniversitesi’ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atanan rektör Melih Bulu’yu protesto gösterileri sırasında okulun kampüsünden gözaltına alınan ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 30 öğrencinin tamamı günün ilk saatlerinde serbest bırakıldı. Öğrencileri Çağlayan Adliyesi’nde bekleyen arkadaşları ve yakınları iki farklı mahkemede ifade veren öğrencilerin bırakılmasıyla büyük sevinç yaşadı. Pazartesi gecesi okulun Güney Kampüsü’nde gerçekleşen
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, henüz iki ay önce “ekonomi, hukuk ve demokrasi” reformları için Hazine ve Maliye Bakanı ile Adalet Bakanı’nı iş dünyasından öneri derlemeye göndermişti. En kapsamlısı Başkanı olduğum Daha İyi Yargı Derneği’nin “8 başlıkta 80 öneri” olmak üzere, iletilen yüzlerce öneri hakkında herhangi bir değerlendirme bile açıklamamış iken, yeni bir Anayasa çalışılması gerekliliğini