Önce olanları bir başka lisanla anlatalım: Dün, 23 Ekim günü, DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan’a, İmralı Cezaevinde 43 aydır kimseyle görüştürülmeyen PKK lideri amcası Abdullah Öcalan’la görüşmesi için Adalet Bakanlığının izin verdiği, onun da “Teorik ve pratik güce sahibim” dediği gün, Türkiye’nin en büyük hava aracı üretim üssü olan TUSAŞ terör saldırısının hedefi oldu.
Ankara Kızılcahamam’da bulunan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) tesislerinda 23 Ekim’de bombalı ve silahlı saldırı gerçekleştirildi. İki saldırganın öldürüldüğünü açıklayan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 5 kişinin şehit olduğunu 22 kişinin de yaralandığını belirtti. Yerlikaya, öldürülen iki saldırganın isimlerinin Ali Örek ve Mine Sevjin Alçiçek olduğunu ve PKK üyesi olduklarını açıkladı. Sosyal medya hesabı
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de TBMM Grubuna hitabında Abdullah Öcalan’ın tahliye edilip Meclis’e gelerek DEM Parti Grubunda PKK’nın bittiğini açıklamasını istemesi siyaseti sarstı. Nasıl sarsmasın? Bahçeli, 1999’da Öcalan’a verilen idam cezasının durdurulmasında Başbakan Yardımcısı olarak sorumluluğuna rağmen, daha sonra AK Parti’ye muhalefet ettiği dönemlerde -o zaman Başbakan- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a mitinglerde “Asacaksan ipi benden”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel, Diyarbakır’da katıldığı toplantıda Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’ın “umut hakkından” faydalanması ile ilgili tartışma yaratan sözlerini değerlendirdi, “Kürt sorununun olup olmadığına Kürtler karar verir. Devlet karar vermez” dedi. Üç günlük Doğu ve Güneydoğu illerini kapsayacak gezisi çerçevesinde 23 Eylül’de Diyarbakır’da Kadın Sivil Toplum Kuruluşları
Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesiyle ilgili soruşturma tamamlandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 12 sayfalık iddianamede, amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. T24’ün ulaştığı iddianamede, Narin’in cansız bedeninin köy muhtarı olan amcası Salim
Neresinden bakarsanız bakın, Türkiye-AB ilişkilerinin mevcut durumu, moral bozucu bir tablo sunuyor. Bırakın AB müktesebatının gereği olan tam üyelik müzakerelerini (ki bu konuda yaprak kımıldamıyor) Brüksel ile tüm ilişkiler adeta durma noktasına gelmiş durumda. Beş yıl önceki statükoya dönmek bile başarı sayılacak neredeyse. Gümrük Birliği modernizasyonu, serbest vize rejimi, finans kanallarının açılması, dış politika ve
Ekrem İmamoğlu dün, 21 Ekim’de Ankara’daki ilk medya çıkarmasını yaptı; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı değil, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı şapkasıyla konuştu. Başlıktaki cümleyi değişik ifadelerle üç kere kullandı; hatta birinde “özeleştiri” diyerek, birinde “istersek kaybederiz” vurgusuyla. Bu vurgunun bir anlamı vardı. İmamoğlu’nun açıkça söylemeden CHP’nin “bugünkü görünümüyle bir sonraki seçimi de kaybeder” demek istiyordu. Son
Fethullah Gülen’i kim nasıl keşfetti, kim nasıl devşirdi, kim hangi akılları vererek sisteme soktu, kimler hangi yaratıcı yöntemlerle bir ara Türk devletini manipüle edecek gücü kazanmasını sağladı? Bu soruların bir kısmı hâlâ yanıtsız. Ama Erzurum’un fakir bir köyünde sekiz kardeşin ikincisi olarak doğup ilkokulu dışarıdan bitirmiş ve Ankara’daki askerliği sırasında 27 Mayıs 1960 darbesini görüp
CHP Genel Başkanı Özgür Özel 21 Ekim’de Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı’yı ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklama yapan CHP lideri, görüşmenin “siyasi anlamı olan bir ziyaret” olduğunu belirterek, “Türkiye’nin siyasi tarihine böyle bir görüşmeyi bırakmak bizler için utanç verici ama esas