Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, içerdeki yoğun gündeme rağmen binlerce kilometre yol katedip Tianjin’deki Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Zirvesi’ne katılması tesadüf değildi. Zirve, yalnızca Erdoğan–Şi Cing Ping görüşmesine değil, Erdoğan–Putin temasına da sahne oldu. Bu buluşmalar diplomatik nezaketin ötesinde, Türkiye’nin yeni jeopolitik pozisyonunu işaret eden güçlü sinyallerdi. Ankara artık yalnızca Batı ittifaklarının pasif bir üyesi değil. Doğu ile
ABD Başkanı Donald Trump 5 Eylül’de ABD Savunma Bakanlığının ismini Savaş Bakanlığı olarak değiştirdi. Trump, “Artık saldıracağız da. Amerika geri döndü” diyor. Bu yalnızca bir isim değişikliği anlamına gelmiyor. İlk sonuçlarından biri “yeni nesil savaş” çerçevesinde tekonoji kullanımnda öne çıkıyor. Silikon Vadisi’nin “sivil teknoloji cenneti” olarak anıldığı günler geride kalıyor. Yapay zeka, otonom sistemler ve
Türkiye’de Kürt meselesine çözüm arayışında tartışmalar genellikle PKK’nın silahsızlandırılması, demokratikleşme adımları, barış sürecine kamuoyu desteği ve Suriye denklemi etrafında dönüyor. Oysa barışın sürdürülebilirliği için nadiren gündeme gelen bir aktör var: köy koruculuğu sistemi. Barış mimarisini sağlam kurmak istiyorsak, PKK mensuplarının yeniden entegrasyonunun yanısıra korucuların geleceğini de sürecin ayrılmaz bir parçası olarak tasarlamak zorundayız. Dünyada
Ankara’da konuşulan siyasi yıkım senaryoları arasında Türkiye’deki siyasi hayatın geleceği bakımından en tehlikelisi şu: – İstanbul İl Başkanlığının görevden uzaklaştırılması örneği 2023 CHP Kurultayının iptali davasına uygulanır. Bunun anlamı yargı süreci devam ederken yönetimi “tedbiren” görevden uzaklaştırmaktır, – Buradaki açık, CHP’de Özgür Özel yönetiminin “Mutlak butlan” yani yapılmamış sayılma talebinin görüşüleceği 15 Eylül’e dek ihraç
Hayır, Gürsel Tekin ile açmayacağım CHP’de “zayıf halka” tartışmasını. O artık zaten ayrı bir tartışmanın konusu Ne de Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınmasıyla su yüzüne çıkan İstanbul Büyükşehir Belediyesindeki yolsuzluk iddiaları soruşturmasında ilk etkin pişmanlık dilekçesini veren Murat Abbas’tan başlayacağım. Ama itirafçı olarak yeni belediye başkanlarının, belediye çalışanlarının tutuklanmasını sağlayan, örneğin ilk on isme
CHP lideri Özgür Özel, mahkeme tarafından CHP İstanbul İl Başkanlığına kayyım atanan Gürsel Tekin ile, bu görevi sürdürdüğü müddetçe randevu vermeyeceğini söyledi. Bunun Asliye Hukuk mahkemesinin kayyım kararını tanımak anlamına geleceğini söyleyen Özel, Tekin’in “cenaze kaldırmaya geldiği” sözlerineyse sert tepki gösterdi. NOW TV’de İlker Karagöz’ün sorularını yanıtlayan Özel şunları söyledi: • “Ne cenazesi? Bırakırsa kokacakmış.
CHP’nin İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetimin yargı kararıyla görevden uzaklaştırılıp yerine Gürsel Tekin’in kayyım atanması sadece CHP’yi değil, olduğu gibi siyaset ve siyaset-yargı ilişkilerini karıştırdı. CHP lideri Özgür Özel kararı tanımayacaklarını, Tekin’in partiden ihraç edildiğini ve “İstanbul’u bırakmayacaklarını” ilan etti; CHP direnişe geçiyordu. Buna karşı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Özel’in yargı kararını tanımama
CHP lideri Özgür Özel, demokrasi için işbirliği önerdiği MHP lideri Devlet Bahçeli’nin kendisine verdiği sert “yollarımız kesişmez” yanıtına, kendi MHP genel Başkanlığını da zamanında Meral Akşener’e karşı bir Asliye mahkemesi kararına borçlu olduğu hatırlatması ve Cumhur İttifakının da böyle kurulduğu iddiasıyla yanıt verdi. Özel, İstanbul 45’inci Asliye Hukuk Mahkemesinin İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve
İstanbul 45’inci Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP’nin 8 Ekim 2023’te yapılan İstanbul İl Kurultayını, seçime hile karıştırıldığı” gerekçesiyle iptal ederek İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetimini görevden aldı. Mahkeme Adli Yılın açılışıyla birlikte 2 Eylül’de aldığı kararla bu göreve CHP’nin önceki Genel Sekreterlerinden Gürsel Tekin’i ve 4 eski ilçe başkanını kayyım olarak atadı. Kararla CHP Kurultayındaki
Fotoğrafları Rusya Dışişleri Bakanlığının Telegram sayfasından aldım. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in 1 Eylül’de Çin’in Tianjin şehrinde 31 Ağustos-1 Eylül tarihlerinde yapılan Şangay İşbirliği Örgütü zirvesi çerçevesinde yaptıkları görüşmeden. Rus resmi fotoğrafçısı sadece toplantı masası dizilimini değil iki liderin toplantı sırasında birbirlerine bakışlarını da çekmiş yakalamış ve daha önemlisi, Rus Dışişleri de









