18 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptaliyle başlayan siyasi kriz ciddi bir kırılma yarattı. Bu süreci başta demokratik gerileme, yargının siyasallaşması ve toplumsal hareketler olmak üzere pek çok başlık altında hiç şüphe yok ki uzun süre inceleyeceğiz, tartışacağız ve anlamaya çalışacağız. Bunu hakkınca yapabilmek için belki henüz erken, çünkü sarsıntı çok taze
Dışişleri Bakanlığı 26 Mart’ta Boston’da İsrail’i protesto ettiği için 25 Mart’ta gözaltına alınan, Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk’ün haklarının peşine düşüldüğünü bildiren bir açıklama yayınladı. Çok güzel olması gereken budur, çünkü protesto hakkı korunmalıdır. İçişleri Bakanlığı ise 25 Mart günü, İmamoğlu’nun gözaltına alındığı 19 Mart’tan beri yapılan protesto gösterilerinde 1418 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının 19 Mart operasyonu ile topluca gözaltına alınmaları sadece siyasi değil, aynı zamanda hukuki bir güç gösterisi olarak okunmalı. Güç politikaları söz konusu olunca, güçlünün hukuku devreye giriyor, güçlü de kendi hukukunun gücünü sergilemek istiyor. Tarih boyunca böyle olmuş, şimdi de böyle. Dolayısıyla örneğin İmamoğlu’nun üzerine gidildiği
Türkiye’de siyasi ve ekonomik gündem o kadar hızlı değişiyor ki, bu yazıya başladığımda henüz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşları gözaltına alınmamış, borsa ve döviz dalgalanmaları yaşanmamış, siyasi gerilim biraz daha tırmanmamıştı. Sadece kendi başına önemli bir hadise olan diploma iptali, İstanbul Üniversitesinin İmamoğlu’nun diplomasını iptali etmesi konuşuluyordu. Ancak her yeni gün,
Mansur Yavaş “daha seçime 2-3 yıl var” diye düşük vitesle ilerlemeyi sürdürüyor ama Ekrem İmamoğlu Diyarbakır’da sanki yarın seçim olacakmış gibi konuştu, Kürt sorunuyla vites yükseltti. İmamoğlu 16 Mart’ta Diyarbakır’da yaptığı salon konuşmasında “Kürtler var dediği müddetçe Kürt sorunu vardır” diyen İmamoğlu; “Terörle hiçbir sorun çözülmez (…) Şehit ve gazi yakınları başta olmak üzere, tüm
Ekrem İmamoğlu CHP’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı için başvurusunu yaptı. Mansur Yavaş’ın katılmayacağı bu seçim zaten baştan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan karşısında adaylığını ilan ederek İmamoğlu’nun her gün bir yenisi açılan soruşturma ve davalara karşı koruma sağlamayı da amaçlıyor. Oysa son gelişmeler bu adaylığın AK Parti iktidarı ve yargı açısından pek bir caydırıcılığı olmayacağını gösteriyor. Dünyada ve Türkiye’de
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında aralarında CHP’li iki belediyenin başkan yardımcısı ve yedi belediye meclis üyesinin bulunduğu 10 kişi gözaltına alındı. Sabah saatlerinde yapılan operasyon kapsamında gözaltına alınanlar arasında Kartal ve Ataşehir Belediye Başkan Yardımıcıları ile Üsküdar, Sancaktepe, Fatih, Tuzla, Adalar, Şişli ve Beyoğlu belediye meclis üyeleri bulunuyor. Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada soruşturmanın 2023
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na bir dava da İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i tehdit etmek suçlamasıyla açıldı. Başsavcının “mağdur” olarak nitelendiği iddianameyi hazırlayan da yine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı. “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret”, “tehdit” ve “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamalarıyla İmamoğlu hakkında istenen ceza ise 2 yıl 8 aydan
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, ana muhalefet partisinde cumhurbaşkanlığı adayı belirleme sürecinin başlatılması ile ilgili tartışma ve eleştirilere sert tepki gösterdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın el ele fotoğrafını kürsüde gösteren Özel, “ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganını hedef alan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın İstanbul Adliyesi önündeki buluşması, CHP’de cumhurbaşkanlığı adaylık tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. İmamoğlu’na destek için adliye önüne gelen Yavaş’ın, otobüs üzerinde İmamoğlu’nun elini kaldırmasının ardından, CHP lideri Özgür Özel erken seçim için tarih vererek 2025’i işaret etti. Özel, İzmir’de yaptığı açıklamada “Sandığın gelmesi