Öncelikle şunu belirtmeli: ABD Başkanı Donald Trump 22 Haziran İran saldırısıyla inisiyatif almadı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun çizdiği hatta ilerleyerek, kendi üslûbunca, kişisel karakteri ve ABD’nin iç siyasetinin dengeleri doğrultusunda hareket etti. Elbette, buradan kendine bir “dünya liderliği” parsası çıkaracaktır. Ancak, gerçek “güdüldüğü” yönde giderek bu adrese çıktığıdır. İran’ın bu aşamada nükleer kaynaklarının bir kısmını,
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan İsrail-İran krizinde gerilimi düşürebilmek için iki gün üst üste, 14 ve 15 Haziran’da ABD Başkanı Donald Trump ile görüştü. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan son olarak Rus ve İngiliz meslektaşlarıyla aynı konuda temastaydı. Tıpkı Ukrayna-Rusya krizi gibi İsrail-İran krizi de Türkiye’nin ekonomik ve siyasi çıkarlarına aykırı. Bu nedenle Binyamin Netanyahu “Savaşa devam” dedikçe
Yeni bir anayasa yapılmasını ülke gündemine sokmaya çalışan, ülkemizi “seçimli otoriterlik” seviyesine geriletmiş olan 2017 değişikliğini gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi‘nin (AK Parti) üst yönetimindeki isimlerden ve Prof. Dr. Serap Özbudun’dan oluşan 11 kişilik bir anayasa komisyonu kurduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Suriye’deki gelişmeler üzerine, içinde Öcalan’ın da yer aldığı, kapsamını kamuoyunun
Belki de gaf değildi MHP lideri Devlet Bahçeli’nin bayramın ilk günü verdiği mesajda PKK’nın kurucu önderi Abdullah Öcalan’a “kurucu önder” demesi. MHP çizgisindeki Türkgün gazetesi ikinci gün Bahçeli’yi sansürledi, o sözlerin, çıkarıp “bölücü örgüt” sözünü öne çıkardı ama o kadar tv ve ajansın video kayıtları ortadaydı. Ben Bahçeli’nin sözlerini sıradan bir dil sürçmesi olmayabileceği kanısındayım.
Ekrem İmamoğlu mevcut durumu böyle anlatmış T24’te Murat Sabuncu’nun yazılı sorularını yanıtlarken: “Bugün CHP’yi düşman eden, yarın DEM Parti’yi düşman edebilir.” Zaten bir önceki döngü oydu. 2024’te 31 Mart seçim sonuçları CHP’nin ülke genelinde birinci parti durumuna yükselmesinin hemen ardından başlayan ve kısa süren “normalleşme sürecinde” DEM Parti düşmandı. Hatta MHP’den yükselen sesler, HDP gibi
Terörsüz Türkiye projesinde bir sonraki kritik aşama olan silah bırakma işleminin ne zaman, nerede, nasıl başlayacağına dair resmi bir açıklama henüz yapılmadı. PKK’nın “örgütü feshediyoruz, silahlı mücadeleye son veriyoruz” açıklaması önemli bir aşamaydı ama barışa gidecek bir yol varsa, silahların teslimi onun ilk adımı olmak zorunda. İşte bu ortamda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan “Terörsüz Türkiye” hedefine
CHP lideri Özgür Özel’in Van’da “Terörün durmasına, Terörsüz Türkiye’ye ‘evet’ diyoruz” demesinden ve “terör örgütünün” silah bırakma haberinin “bir an önce” gelmesini beklediğini söyledikten kısa süre sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da kısa ama iddialı bir cümle kurdu: “Her an müjdeleri alabilirsiniz, alacaksınız”. Bir gün önce, 9 Mayıs’ta, PKK’nın silah bırakma ve fesih kongresini topladığını açıklayıp