NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg Madrid’de düzenlenen NATO’nun tarihi zirvesinin kahramanı oldu. İsveç ve Finlandiya’nın üyelik başvurularının karara bağlanacağı ve Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına karşı oluşturulan dayanışmanın teyit edilmesinin hayati önem taşıdığı; ayrıca NATO’nun yeni stratejik vizyon belgesinin kabul edileceği tarihi toplantının fiyaskoyla sonuçlanması Stoltenberg’in düzenlediği üçlü toplantıyla önlendi. Zirve toplantısından birkaç hafta önce Türkiye’nin, terör
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 28-29 Haziran’daki Madrid NATO Zirvesine yola çıkmadan bir gün önce Bayraktar TB2 silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) üreticisi Baykar’dan önemli bir açıklama geldi. Türkçe, İngilizce ve Ukraynaca olmak üzere üç lisanda yayınlanan açıklamada Ukrayna halkının aralarında para toplayarak almak istedikleri 3 adet TB2 pilotsuz uçağı karşılıksız olarak Ukrayna’ya hibe edildiği bildirildi. “Halkın
Ukrayna-Rusya savaşının etkileri pek çok alanda olacak gibi gözüküyor[1]. Mesela bitkisel hayattan uyanan NATO, büyük bir mülteci krizi, bir çok ülkeyi etkileyen yiyecek güvenliği sorunu (Ukrayna ve Rusya en büyük buğday ihracatçıları), Gaz ve enerji sıkıntısı (Rusya büyük bir ihracatçı) ve kripto paralar [2]. Ama etkilenen bir başka alanın “uydu sektörü” olduğu anlaşılıyor. Şimdiye kadar
En kötüsü Rusya-Ukrayna savaşının en azından bu yıl içinde bitecek gibi görünmemesi. Bütün göstergeler savaşın yaz boyunca daha da tırmanacağı, savaşan taraflarla birlikte dünyayı ve Türkiye’yi daha da yıpratacağı yönünde. Savaşın uzaması, küresel çapta ekonomik krizin derinleşmesi ve savaşa zaten ekonomik krizin ortasında yakalanan Türkiye üzerindeki etkilerinin daha da artması demek. Yaz başında en güncel
Rusya-Ukrayna Savaşı ve uluslararası yaptırımlar sebebiyle Karadeniz sahillerinde bekleyen 20 milyon tondan fazla tahılın dünya pazarına ulaştırılması için “tahıl koridoru” kurulacak. Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna yetkilileriyle aktif diplomasi yürüttüğü koridor için BM çatısı altında bir yol haritası hazırlandı. Taraflar önümüzdeki günlerde detayların konuşulması için İstanbul’da bir araya gelecek. Dünyanın en büyük tahıl ihracatçısı konumundaki Rusya
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 13 Mayıs’ta Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği başvurusuna olumlu bakmadığını söylemesi, Rusya’nın Şubat sonunda Ukrayna’yı istilaya başlamasından bu yana kapalı kapılar ardında devam eden ihtilafı açığa çıkardı. Avrupa Birliği üyesi olan ama NATO üyesi olmayan İsveç ve Finlandiya’nın Rusya korkusu ve ABD talebiyle NATO’ya üye olması projesi daha krizin ilk günlerinde
Son gelişmeler, Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’yı istilaya başlamasıyla başlayan savaşın kısa sürede bitmeyeceğini gösteriyor; kriz uzuyor. Krize komşu ve asli aktörlerden biri konumundaki Türkiye’de iktidar ve muhalefet dışında ekonomi dünyasının da hesabını bu ihtimale göre yeniden yapması gerekiyor.Savaşın ilk aşamalarında Türkiye’nin aldığı dengeci konum uluslararası planda olumlu karşılandı. Montrö Sözleşmesinin devreye alınarak Boğazların savaş gemilerine
Ukrayna Krizi nedeniyle ABD ve Rusya arasında Soğuk Savaştan bu yana en gergin günler yaşanırken iki ülke arasında Soğuk Savaş dönemimi andıran bir mahkum takası Türkiye’de yapıldı. ABD’de kokain kaçakçılığı suçlamasıyla 20 yıla mahkum Rus pilot Konstantin Yaroşenko ile Rusya’da içkili araç kullanma ve polise saldırı suçlamasıyla tutuklu Amerikan Deniz piyadesi Trevor Reed’in Ankara’da takas
Ukrayna’nın kriz derinleşirken uluslararası diplomasi de hareketlendi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres Ankara ve Moskova’da yüksek düzeyde görüşmelerinin ardından Kiev’e gidecek. İsveç ve Finlanda NATO başvurularını hazırlarken Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov’dan “Üçüncü Dünya Savaşı” uyarısı geldi, Rusya Polonya’ya gaz arzını kesti. Türkiye ise krizde “itidalli yaklaşım” mesajını yineliyor ve diplomatik çözüm için liderler
Ukrayna ve Rusya arasındaki silahlı çatışmaların tehlikeli şekilde sürdüğü bir güvensizlik ortamında zaman, herkese yeniden umut verecek, uluslararası toplumda görülen ağır kırılmaları hafifletecek, yeni bir uluslararası iklimin temellerine doğru yol alacak taşları döşeme zamanıdır. Türkiye, kritik bir coğrafyada bu dinamiği güçlü kılacak bir aktördür. Geçen yıl 24 Nisan’da Vaşington’da, Başkan Joe Biden 1915 olayları münasebetiyle