Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Semerkant’taki Türk Devletleri Topluluğu zirvesinde yaptığı konuşmada “ortak güvenlik konseptinden” bahsetti ve “düzensiz göçe karşı ortak mücadele” vurgusu yaptı. Erdoğan yola çıkmadan önce basına Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’le arasında güven ilişkisi oluştuğunu, bunun da Ukrayna savaşı başta olmak üzere küresel ve bölgesel sorunların çözümüne katkı verdiğini söylemişti. Erdoğan’ın Rusya’yla Türkiye değil ama
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Rusya ve Ukrayna savaşının sona ermesi için Türkiye’nin arabuluculuk çalışmalarını sürdüreceğini belirterek, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile aralarında “güven ilişkisi” olduğunu söyledi. Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi için Özbekistan’a yola çıkmadan önce 10 Kasım’da Ankara’da gerçekleştirdiği basın açıklamasında konuşan Erdoğan, Rusya ve Ukrayna arasındaki arabuluculuk çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Erdoğan, “Eğer
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun İstanbul’da NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüştüğü 3 Kasım’ın akşamında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Sözcüsü İbrahim Kalın nükleer savaş uyarısı yaptı. Kalın CNN Türk yayınında “Savaş sadece Rusya ve Ukrayna topraklarında yaşanmıyor. Yaklaşık bir aydır nükleer savaş riski telaffuz edilmeye başladı. Nükleer savaş riski söz konusu” dedi. Bu Ankara’nın nükleer savaş
Son beş günde yaşanan gelişmeler Türkiye’nin de “Rusya kışı” gerçeğiyle karşı karşıya olduğunu gösterdi. Rusya kışı her ülkeyi ve bölgeyi farklı etkiliyor. Avrupa’da Rusya kışı doğal gaz kesintileri ve bunun getireceği iç politika sıkıntılarıyla etkileyecek. Rusya kışı Türkiye’yi ise zorlu dış politika dönemeçleri ve bunun ekonomiye etkileriyle etkilemeye başladı bile. Son beş gün içindeki hızlı
Rusya’nın Ukrayna’ya savaşı sonrasında İsveç ve Finlandiya NATO’ya üye olmak istemiş ancak kararların oy birliğiyle alındığı Batı askeri ittifakında Türkiye’nin terörle mücadelede ortaklık onayına takılmıştı. Son hafta içinde Türkiye’yi ikna girişimleri gözle görülür şekilde arttı. Yeni İsveç Başbakanı Ulf Kristersson 19 Ekim’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yazdığı mektupta Türkiye’yi ziyaret etmek ve konuyu görüşmek istediğini söylemişti.
Türkiye’nin ABD’den almak istediği gelişmiş 40 F-16 Viper savaş uçağı ve eldeki 245 adet F-16’dan 80’i için güncelleştirme takımının satışına Senato’da koyulmak istenen engel 11 Ekim günü kaldırıldı. Türkiye’nin bu uçakları Yunanistan üzerindeki uçuşlarda ve Suriye’de PKK bağlantılı SDG’ye karşı kullanmaması ile İsveç ile Finlandiya’nın NATO üyeliklerini onaylaması gibi iki şarta bağlanmak istenen engel, önerge
Önce Moskova açıkladı. Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin 13 Ekim’de Astana’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşecekti. Sonra Ankara açıkladı. Erdoğan 12-13 Ekim’de Astana’da hem Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Tokayev ile Türkiye-Kazakistan arasındaki strateji işbirliği görüşmelerine eş başkanlık edecek hem de Asya’da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler Konferansına katılacaktı. Putin’le orada görüşeceklerdi. Dünyada bu kadar sık görüşen iki
Avrupa Birliği liderlerinin 6 Ekim Prag zirvesinde kabul etmeleri beklenen Rusya’ya yönelik 8’inci yaptırım paketi Türk ekonomisini derinden etkileyebilecek bir madde taşıyor. Rusya’ya yılda 7 milyar avro daha zarara uğratması amaçlanan yeni AB yaptırımları Rusya ile hava ve deniz taşımacılığı, çelik ürünleri, kâğıt, makine ve makine aksamı kimyasal ve plastikler, yüksek teknoloji ürünleri, bilişim teknolojileri
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak, beraberindeki heyet ile 2 Ekim’de İstanbul’da kritik savunma sanayii işbirliği görüşmeleri gerçekleştirdi. Bayraktar Milli Teknoloji Merkezi’nde savunma sistemleri hakkında bilgi alan Yermak, ardından Cumhurbaşkanlığı Danışmanı İbrahim Kalın ve ABD Başkanlığı Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile görüştü. Yermak, sosyal medyadan yaptığı açıklamada Kalın ile görüşmesinde “Türkiye-Ukrayna savunma işbirliği ile
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin 21 Eylül’de “kısmi seferberlik” ilan etti. Putin’in Rusya’nın, Sovyetler Birliği dönemi dahil, İkinci Dünya Savaşından bu yana ilan ettiği ilk seferberlik ilanı bir tehdidi de içeriyordu. Rus topraklarına yönelik saldırılara bütün imkanlarıyla karşılık vereceğini söylemesi de elindeki nükleer silahlara da başvurabileceği anlamına geliyordu. Rusya’nın 2014’te ilhak ettiği Ukrayna’nın Kırım yarımadasını Rus