Suriye’de Esad rejimini deviren harekatın hazırlığının bir yıldan fazla bir süredir yapıldığı, Türkiye’nin, ABD’nin ve diğer bazı ülkelerin bu süreçte şu veya bu şekilde yer aldıkları, ayrıca, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, HTŞ lideri Ahmed “Golani” el Şara ve terör örgütü YPG’nin başındaki Mazlum Abdi’nin muhtelif açıklamalarında teyit ettikleri üzere de,
Beşar Esad 2011’de başlayan Suriye krizinin başından bu yana en zor günlerini yaşıyor. Ağırlıklı olarak Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) yer aldığı cephede Esad karşıtları Halep ve Hama’yı ele geçirdiler, Humus’a doğru ilerliyorlar. Kuzey’deki cephede Suriye Milli Ordusu (SMO) Tel Rıfat’ı aldı ve şimdi, SMO’nun YPG’yi oradan da sürmek için Münbiç etrafında yığınak yapmaya başladığı söyleniyor.
Suriye’nin kuzeyinde başlayan ve Halep’in büyük bir bölümünün muhaliflerin kontrolüne geçmesiyle sonuçlanan çatışmalar Hama kentine sıçrarken Türkiye yoğun diplomasi trafiği yürütüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan son 24 saat içinde hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hem de Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile telefon görüşmeleri gerçekleştirdi. Erdoğan Putin ile görüştü: “Suriye’nin toprak bütünlüğü” Cumhurbaşkanlığı İletişim
Suriye’de yıllardır devam eden iç savaş, Halep ve Hama’da muhalif grupların ilerleyişi ve Şam’da darbe girişimi iddialarıyla yeni bir boyut kazandı. Beşşar Esad rejimi hem muhalif saldırılar hem de iç çatışmalarla sarsılırken, bu gelişmelerin Türkiye ve bölge üzerindeki etkileri giderek daha belirgin hale geliyor. Muhaliflerin kazanımları, rejimin zayıflayan kontrolünü gözler önüne sererken, Türkiye’nin bu krizden
Suriye’de muhalifler baskın harekatla birkaç gün içinde inanılması güç ilerleme kaydettiler. Al Majalla gazetesinde 26 Kasım 2024 tarihinde yayınlanan makalemde, Beşar Esad’ın, iç savaşta, Rusya ve İran’ın desteğiyle muhalefete karşı üstünlük sağladığını ve iktidarı elinde tutmayı başardığını, ancak babası Hafız’ın 1980’lerde Suriye’deki Müslüman Kardeşler ayaklanmasına karşı kazandığı mutlak zafere ulaşamadığını, zira ülkenin yüzde 30-35’lik bölümünde
Türkiye ile Suriye arasındaki normalleşme süreci, karşılıklı açıklamalarla yeni bir boyut kazanırken İsrail’in Batı Şeria’da başlattığı operasyon bölgede tansiyonu yükseltti. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Türk askerlerinin Suriye’den çekilmesinin müzakereler için bir ön koşul olmadığını ifade etmesinin ardından Dışişleri Bakanlığı kaynakları ilişkilerin normale dönebilmesi için Ankara’nın 4 şartı olduğunu açıkladı. 2011 yılında Suriye iç savaşının
Bu başlığa bir Erdoğan daha eklemek lazım ama o iç siyasetle ilgili: AK Parti MHP’den vaz geçebilir mi? Yine de verilecek yanıtlar çok farklı değil. Şu fani dünyada hiç kimse ve hiçbir güç vaz geçilmez değildir. ABD, PKK’dan; Putin, Esad’dan; Erdoğan, ÖSO’dan ve AK Parti MHP’den vaz geçebilir, ama günü gelip kullanım değerinin miadı dolduğunda.
Suriye’nin kuzeyinde PYD ve YPG kontrolündeki alanlarda 11 Haziran’da yapılması planlanan ve Türkiye’nin büyük tepki gösterdiği yerel seçimler bir kez daha ertelendi. 6 Haziran’da Suriye’nin kuzeyinin büyük bir bölümünü elinde bulunduran Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin Yüksek Seçim Komiserliği tarafından yapılan açıklamada, seçim sürecine katılan siyasi partiler ve ittifakların talepleri doğrultusunda ve seçim sürecinin
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi 16 Mayıs’ta Kobani Davasında ağır ceza yağdırdı. En çok öne çıkan, doğal olarak Selahattin Demirtaş’a 42 yıl ve onunla aynı dönemde HDP eş başkanı olan Figen Yüksekdağ’a 30 yıl ağır hapis cezası verilmesi oldu. Bu da tıpkı Gezi Davası gibi, tıpkı siyasi iklim değişince düşen Ergenekon serisi davalar gibi siyasi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 8 Mart’ta Vaşington’da ABD’li karşıtı Antony Blinken ile görüşmesi ve diğer temaları ardından düzenlediği basın toplantısında “Pozitif bir gündemle yeni bir sayfa açarak yolumuza devam etme imkânı var” dedi. Türkiye-ABD ilişkileri “mazisi olan” bir ilişkiydi, “Geçmişte pek çok krizler” yaşamıştı ve o “krizleri yönetme” konusunda da iki ülke arasında bir “hafıza