Gazeteci-Yazar
Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in 30 Ekim’de Ankara’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la görüşmesi ardından X hesabından bir dizi Almanca ve Türkçe paylaşım yaptı. Hem Türkçe hem Almanca yaptığı tek paylaşımı asli, stratejik tutum olarak ele alabilirsek, şunları söyledi: • “Almanya ve Türkiye, NATO’da yakın ortaklardır: Türkiye, bizi ilgilendiren neredeyse tüm dış politika ve güvenlik politikası konularında önemli
İktidardaki AK Parti, Meclis’te kendisinden sonra ikinci ve üçüncü büyük gruba sahip muhalefet partileri CHP ve DEM’i, siyasetleri açısından değerli birer kişiyi hapisten çıkarma gündemine sıkıştırıp kendi gündemine odaklanma çabasında. İç siyasette olan biteni bir cümlede özetlemeye kalkarsanız işin özeti budur. Bir cümlede ifade edilemeyecek konu yoktur. Zordur ama beyninizi bir cümlede ifade etmeye zorladığınızda
Bundan on yıl kadar önce Batı Avrupa medyasında Sultan Erdoğan karikatürleri revaçtaydı. Türkiye Cumhuriyeti’ni, neo-Osmanlıcı, siyasi İslamcı siyasetle, Rusya’nın İran’ın eksenine sokmaya çalışan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Batı’nın antitezi gibiydi. Antipati o şiddetteydi ki 15 Temmuz 2016 darbe girişiminde Batı’dan doğru dürüst destek gelmedi. Erdoğan, Türkiye’nin Avrupa güvenliği için önemini anlatmaya çalıştıkça Batılılar demokrasiden, haklardan söz
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, birkaç saat sonra Ankara’da görülecek davada, aylardır köpürtülen CHP Kurultayına “mutlak butlan” davasının reddedileceğini biliyor muydu? Bunu bilemeyiz elbette ama tahmin ettiklerini varsayabiliriz. Acaba Ekrem İmamoğlu’nun bir casusluk örgütünün başı olduğu suçlamasıyla, daha Temmuz ayında açtığını söylediği soruşturmayı bu tahminle gündemi kapmak için mi Ankara 42. Asliye hukuk Mahkemesinin ret kararının açıklanmasından
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Özgür Özel arasında bir de Nadir Toprak Elementleri (NTE) tartışması sürüyor. Tartışma Erdoğan’ın 25 Eylül 2025’te Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinden bu yana hem muhalefetin hem Türkiye’nin gündeminde yer etmeye başladı. Özel, Erdoğan’ı Trump’ın kendi iktidarına destek vermesi karşılığında Türkiye’nin zengin NTE yataklarını “peşkeş çekmekle” suçluyor.
Ekrem İmamoğlu’nun diploma davasının görüldüğü 20 Ekim günü İstanbul’da 5’inci İdare Mahkemesinde yine ciddi gerginlik yaşanırken Diyarbakır’daki uluslararası yargı toplantısında siyasi davaların geleceği açısından olumlu konuşmalar yapıldı. Anayasa Mahkemesi (AYM) ile Avrupa Konseyi’nin işbirliğinde yürütülen “Anayasa Mahkemesinin Temel Haklar Alanındaki Kararlarının Etkili Şekilde Uygulanmasının Desteklenmesi Projesi” çerçevesinde yapılan toplantıda, özellikle Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez’in söyledikleri,
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan 18 Ekim akşamı Ülke TV canlı yayınına şık bir “power jacket içinde çıktı ve iki konuda önemli beyanda bulundu. Biri Türkiye’nin de imzaladığı Trump’ın Gazze Planı ve İsrail, diğeri de Yunanistan üzerine. Onlara geleceğim ama önce şu “power jacket” üzerinde duralım. İngilizce “power jacket” deyimi aslında bizde kullanıldığı gibi kullanılmıyor. Bu
Gerçekten acayip bir görüntü sosyal medyada dolaşan. ABD Başkanı Donald Trump 17 Ekim’de ünlü tenor Andrea Bocelli’yi Oval Ofiste ağırlıyordu. Halka Bocelli’nin yakında Beyaz Saray’da bir konser vereceğini de müjdeliyordu. Sonra, hazır gelmişken, sevdiği bir aryayı okumasını istedi Bocelli’den, playback hazırdı. “Con Te Partirò-Seninle Gideceğim” çalmaya başladı, Bocelli önce bocaladı, hazır değildi, sonra bir yerinden
Ankara deprem üreten jeolojik fay hatları açısından nispeten şanslı. Ancak politik fay hatları açısından durum tam tersi. Ankara’nın politik fay hatlarında sık sık biriken enerji, bazen hiç beklenmedik bir yerden açığa çıkıyor ve krizden hala çıkartılamayan ekonomiyi daha da kötü etkileyecek siyasi sıkıntılara, krizlere yol açıyor. Ankara’nın politik fay hatlarında son haftalarda yeniden bir enerji
MHP lideri Devlet Bahçeli 14 Ekim’de TBMM Grubuna hitabında medyada “Alevi açılımı” diye yorumlanan bir öneride bulundu. Cemevinin ibadethane sayılmasının gerektiğini, bunun için “atılgan ve cesur” davranarak engellerin kaldırılması gerektiğini söyledi. Kaldıracak kişi de belli. Bahçeli söylemese de yürütmenin tek hakimi, Cumhur Müttefiki, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AK Parti İktidarı. Bahçeli’nin Cemevinin ibadethane sayılması önerisi









