15 Nisan’da geçirdiği kalp krizi ardından kaldırılıp ameliyata alındığı İstanbul Florence Nightingale hastanesinde 3 Mayıs günü “çoklu organ yetmezliği” nedeniyle 62 yaşında vefat eden TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, 4 Mayıs’ta Levent Barbaros Camiindeki Cenaze Namazı ardından İstanbul Zincirlikuyu mezarlığında toprağa verildi. Cenaze töreni öncesinde Atatürk Kültür Merkezinde (AKM) yapılan
Bu yazıya başladığım 3 Mayıs sabah saatlerinde uluslararası gözlemciler Şam üzerinde İsrail İHA’larının yeniden görüldüğünü haber veriyordu. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi 2 Mayıs’ı 3 Mayıs’a bağlayan gece İsrail savaş uçaklarının Başkent Şam ve Hama’ya yürüttüğü 20’den fazla saldırının şimdiye kadarki an ağırı olduğunu duyurmuştu. Lazkiye’den da İsrail saldırısı haberleri geliyordu. Özellikle Suriye’nin elinde kalan son
Ortadoğu’nun enerji haritası Türkiye’yi devre dışı bırakabilecek Irak-Suriye petrol boru hattı projesiyle değişebilir. Irak’ın 2003’ten bu yana pasif bekleyen Kerkük–Baniyas petrol boru hattını tekrar canlandırma kararı, yalnızca bir altyapı yatırımı değil; bölgedeki güç dengelerini sarsacak stratejik bir hamle anlamına geliyor. Türkiye, bu koridorun devreye alınması halinde hem transit gelirlerini hem de bölgedeki “enerji dağıtım merkezi”
Doktorlar 15 Nisan gecesi kalp krizi geçirerek tedavi altına alınan DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in sağlık durumunun ağırlaştığını ve “bir mucizeyi gerçekleştirmeye çalıştıklarını” açıkladılar. Önder ile birlikte PKK kurucu lideri Abdullah Öcalan ve hükümetle diyalog içinde “Terörsüz Türkiye”, ya da PKK’nın silahsızlandırılması projesinde rol alan DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan ise parti
Suriye’de siyasi denklemi değiştirecek önemde gelişmenin haberi 10 Mart akşam saatlerinde geldi. Suriye Demokratik Güçleri, Şam yönetimine katılma kararı aldı. Anlaşma Suriye Geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile SDG lideri Mazlum Abdi’nin imzaladığı anlaşmayla taraflar Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, yeni yönetime Suriye’deki bütün unsurların katılması ve Kürtlerin Esad rejimi altında tanınmayan vatandaşlık haklarının tanınması konularında anlaştı.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim’de DEM Partiyle tokalaşmasıyla başlayan, 28 Aralık’ta DEM ağır toplarından Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in İmralı’da PKK’nın kurucu lideri Abdullah Öcalan’ı ziyaretiyle ikinci aşamayı geride bırakan yeni diyalog sürecinin sonuç verme ihtimali bu defa öncekilerden yüksek olabilir. İç, dış ve ekonomik nedenleri var; hemen sıralayalım. En önemlisi Meclis Bu
İstanbul Ekonomi Araştırma şirketi 15 Kasım’da yayınladığı “Türkiye Raporu” çalışmasında daha önce yapmadığı bir şey yapmış. 1-6 Kasım tarihlerinde 26 ilde 1866 deneğe kendilerini etnik olarak nasıl tanımladıklarını sormuş; Türk mü, Kürt mü, Zaza mı, Arap mı, Çerkes mi? Kürt sorunu olduğuna inanıp inanmadıkları, Kürt sorunu ya da PKK sorunu olarak yanıtlasınlar, çözümü nerede gördükleri,
İsrail’in önceki Dışişleri Bakanı İsrael Katz kafayı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a küfretmeye takmıştı, cevabını vermek de Dışişleri Sözcüsü Öncü Keçeli’ye düşüyordu. Binyamin Netanyahu, Gazze’yi yerle bir eden Savunma bakanı Yoav Gallant’ı artık yeterince şahin bulmayınca yerine Katz’ı getirdi. Yeni İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’ın ilk açıklamalarından biriyse “Siyasi bağımsızlığı olmayan büyük milletlerden biri” ve “Yahudilerin doğal
Rawest Araştırma’nın “Kürt Meselesi, Kürt Siyaseti ve Demirtaş” başlıklı araştırmasının sonuçlarına göre Kürtler 31 Mart seçimlerinden “ihtiyatlı bir şekilde memnun,” kendilerini ağırlıklı olarak “Müslüman” olarak tanımlıyor, sosyal demokrat ve dindar bir partiyi tercih ediyor ve HDP’nin tutuklu eski eş-başkanı Selahattin Demirtaş’ı lider olarak görüyor. Rawest Araştırma Şirketi’nin 31 Mart yerel seçimlerinin ardından 1406 kişiyle yüz
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu 24 Ocak’ta Saadet Partisi ortak grup toplantısında bir gün önce MHP lideri Devlet Bahçeli’nin kendisine “Serok Ahmet” diye hitabına Kürtçe karşılık verdi: “ser sera, ser çava”. Türkçe “Başım, gözüm üstüne” demek. Bahçeli, “Başkan” sıfatını özellikle Kürtçe kullanıyor, PKK’lıların Abdullah Öcalan’a “serok” demelerine gönderme yapıyor. Davutoğlu’nun TBMM tutanakları için “yabancı dil