Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron 20 Mayıs’ta ABD Başkanı Donald Trump’la bir Covid-19 salgını, bir de Libya konusunu görüştü. Macron, Libya’da “artan dış müdahaleden” çok endişeliydi. Macron’un demek istediği, ABD’nin Türkiye’yi Libya hükümetine askeri destek vermekten vazgeçirmesiydi. Çünkü Türk askeri danışmanları ve insansız hava araçları sayesinde iki gün önce, 18 Mayıs’ta Libya hükümet güçleri isyancı Hafter
Covid-19 krizi patlamadan önce Türkiye’nin hop oturup hop kalktığı, her biri hükümet tarafından son bağımsız Türk devleti için beka sorunu, yani ölüm kalım meselesi diye öne çıkarılan krizleri hatırlayan var mı?Nerede kaldığımızı hatırlatayım. En son Yunanistan sınırında kalmıştık. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yön göstermesiyle Suriye ve Asya ülkelerinden binlerce mülteci, son durak Almanya hedefli Avrupa Birliği
Uluslararası ajanslar ABD’de görülen Halkbank davasında savcıların, bundan böyle Halkbank avukatlarının duruşmalara katılmayacağı her gün için 1 milyon dolar ceza kesilmesini talep ettiklerini 21 Ocak’ta duyurdular. Aynı gün ABD Başkanı Donald Trump, Davos Dünya ekonomik Forumunda, ABD’nin “açık arayla evrenin en büyük gücü” olduğunu iddia ediyordu; dünyanın değil, kibrinin boyutlarını anlatabilmek adına dikkatinizi çekmek isterim,
Türkiye ve Rusya’nın 8 Ocak’ta yaptığı, 12 Ocak’ta ateşkes çağrısına son olarak Libya’nın Doğu ve batı komşuları Mısır ve Cezayir’in de destek vermesiyle Doğu Akdeniz’de savaş ihtimali yerini yerini Almanya’da yapılacak barış görüşmelerine bırakıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın riskli asker gönderme tehdidinin taşları yerinden oynatarak uzlaşma sonucu çıkmasında önemli payı olduğu görülürken Libya sahasında kazananlar ve
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 8 Ocak’ta İstanbul’daki görüşmelerinin ardından ortak ateşkes çağrısı yapacakları, doğrusu pek az kişi tarafından tahmin edilebilirdi. Dışişleri Bakanları Mevlüt Çavuşoğlu ve Sergei Lavrov tarafından verilen ilk havadisi yazılı açıklama izledi. İki lider “arabulucu” sıfatıyla Libya’nın meşru hükümetinin başındaki Feyiz Serrac ile isyancıların başındaki Halife Haftar’ı 12
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 7 Ocak akşamı 8 Ocak’taki Türk Akımı açılışına katılmak için İstanbul’a gelişine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan iki bakımdan yeterince sevinemedi. Birincisi, Putin’in taşıyan Tu-214 başkanlık uçağı, İstanbul (üçüncü) Havalimanına değil, artık sadece kargo uçuşları yapılan Atatürk Havalimanına inebildi. Dünyanın en büyük ve pahalı havalimanlarından biri olarak, yeri konusundaki bütün uyarılara rağmen
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’a hayli kızmış ve alınmış olduğu anlaşılıyor; İran’lı komutan Kasım Süleymani’yi Irak’ta vuracaklarını önceden haber vermemesi nedeniyle. Bunu 5 Ocak akşamı şöyle ifade etti: “Biz o akşam Trump ile görüşme yapmıştık. Bizim görüşmemizden 4-5 saat sonra oldu. Herhalde hazırlanmıştı, planlanmıştı. Biz de haberi bu noktada alınca şok olduk.” Kaldı
“We are watching the situation closely and carefully”, told Fatih Yıldız, Turkey’s Ambassador to Baghdad, to Yetkin Report on the phone on January 1; “It is worrying how easy the militants could get into the Green Zone and raid the U.S. Embassy. I believe no harm will come from Iraqi people to Turkey but the