“İki devlet, bir millet” sözünü ben defa Ebulfez Elçibey’den duydum. Elçibey henüz yasaklıyken, 1992 başlarında Azerbaycan Sovyetlerden bağımsızlığını ilan etmişken, Bakü’de Halk Cephesine ait bir bodrum katında Semih İdiz ve Aziz Utkan ile söyleşiye gitmiştik. Bizim ülkücü-milliyetçi takım bozkurt selamı gibi bu sloganı da Azerbaycan’dan öğrenip ithal etmiştir. Etkili bir slogandır ama “Bir devlet, bir
İklim kriziyle birlikte tüm dünyada görülme sıklığı ve şiddeti artan orman yangınlarıyla mücadele amacıyla yürütülen ve Koç Holding’in Tarım ve Orman Bakanlığı ile işbirliğiyle hayata geçirdiği “FireAId” projesi, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından Davos Zirvesi’nde örnek uygulama olarak gösterildi. WEF’in zirve kapsamında yayınladığı “Orman Yangınlarıyla Mücadelede Sonraki Aşama: FireAId Pilot Projesi ve Ölçeklendirme (The Next
Geçtiğimiz yıl hem dünyada hem ülkemizde önemli çevre felaketleri yaşadık. Türkiye’de tarihinin en büyük orman yangınları, artan sıcaklıklar nedeniyle geçtiğimiz yıl deneyimlendi. Bunun yanı sıra can alan seller, kuraklığın sonucu yok olan göl ve gölcüklerimiz aslında gözümüzün önünde olan ama bir türlü farkında olmadığımız çevresel kayıplar olarak kayıtlara geçti. Dünya ekonomik forumu küresel riskleri sıraladığında,
Bu yazının yazıldığı 16 Ağustos sabah saatlerinde Batı Karadeniz’deki sel felaketinde ölenlerin sayısı 70’e yükselmişti. Yetkililer en az 77 kişinin henüz sağ olup olmadığının öğrenilemediğini söylüyor, CHP kaynakları toplan kaybın 300’ü geçebileceğini iddia ediyordu.İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, belki de Antalya ve Muğla orman yangınları ardından gelen eleştirilere atfen “Kimse ‘nerede bu devlet?’ demedi” dedi. Devlet
Antroposen dönemle, yani insan çağıyla çok farklı açılardan yüzleşiyoruz. Geçtiğimiz yıldan bu yana yaşadığımız Kovid-19 salgını, Avustralya yangınları, bugünlerde Akdeniz havzasında görülen yangınlar ve Türkiye’nin yaşadığı orman yangınları, seller. Ayrıca, tüm bunların yanında uzun süredir gündemde olan kuraklık problemi. Hepsi insan çağının bize sunduğu maliyet. Birleşmiş Milletler (BM), ülkelerin su, arazi yönetimi ve iklim acil
Orman nasıl yaban hayatıyla, bilcümle canlısıyla, çiçeğiyle, suyuyla, örtüsüyle bir bütünse, hukuk da tüm dallarıyla, alanlarıyla, yasalarla, uygulamayla bir bütün. Ülkemizde geçen hafta tam 181 ayrı noktada, aynı anda çıkan devasa afet orman yangınları tedbir, hazırlık, zarar azaltma, olaya müdahale, iyileştirme iradesi ve uygulamasını ele almayı gerektiriyor. Kamu yararı kavramı, konulan kurallar ile gerçekleştirilen idari
“Kâğıttan kaplan” bir Çin deyimi. Yüksek perdeden tehdit eden, esip gürleyen ama devamını getirmeyen, getiremeyen kişi ya da kurumlar için kullanılıyor. Deyimi dünya siyasetine dahil eden kişi Çinli komünist lider Mao Zedung. Mao, bu sözü, Çin’i sürekli tehdit eden ABD’ye karşı kullanmış ve gerçekten de Çin konusunda ABD’nin “kâğıttan kaplan” olduğu büyük ölçüde anlaşılmıştı.Nereden mi
Orman yangınlarının baş gösterdiği 28 Temmuz’dan itibaren pek çok ülke gibi İsrail’den de yangın söndürme uçağı gönderme talebi geldi. Türk hükümeti de 2016’daki orman yangınları sırasında yardım teklif etmiş, İsrail’den olumlu yanıt alınca da Türk Hava Kurumu’ndan (THK) kiralanan uçaklar İsrail’e giderek yangınların söndürülmesine katkıda bulunmuştu.Bu defa İsrail’in yardımlaşma talebi Dışişleri kanalıyla Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a
Bir yandan orman yangınları devam eder, diğer yandan kovit koşullarında yeni eğitim ve öğretim yılının açılış belirsizliği devam ederken hükümete iki konuyla bağlantılı iki çağrı yapıldı.Birinci çağrı orman yangılarında kamuoyunun pek dikkatini çekmeyen bir tehlikeye ilişkin. Hem uyarı hem de çözüm önerisi ile birlikte.İkinci çağrı Boğaziçi Üniversitesindeki rektörlük sorunuyla ilgili. Boğaziçi Üniversiteliler, Melih Bulu sorununun